English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Winsome

Winsome translate Turkish

22 parallel translation
I could marry that handsome, winsome Charlie.
Yakışıklı, hoş çocuk Charlie ile evlenebilirim.
OK, dear, did you like the Winsome Wahini, which looked charming on you or the Bahimini Bliss?
Hangisini daha çok beğendin, tatlım? Winsome Wahini sende güzel durmuştu ya da Bahimini Bliss?
One winsome tulip we ceaselessly yearn for throughout our dreary workaday lives and you, my friend, have found your angel.
Bu sıradan köhne hayatımıza renk verecek ve hep arzuladığımız tek bir narin bir lale. ... ve sen değerli dostum, hayatındaki meleğini buldun.
Washed down with a winsome-yet-robust Chambertin.
Tatlı ama diri o güzel şarapla pişirirsin.
The story of Mademoiselle Renard a ravishing young aristocrat whose sexual proclivities ran the gamut from winsome to bestial.
Bu cinsel eğilimleri geniş bir yelpazeye dağılan çekici genç bir aristokratın Matmazel Renard'ın hikâyesi.
I don't know what you're talking about. I am talking about last month at the book-shop bake sale when Winsen brown came up and told us that her daughter Maude was just signed by ford, you know, as a baby model, and you were like, " oh, Winsen, that's wonderful.
Geçen ay kitapçının pasta satışında Winsome Brown, kızı Maud'un bebek manken olarak Ford tarafından işe alındığını söylediğinde "Dokuz aylık bir bebeğin dünyayı görmesi için ne harika bir yol" dediğin tonla aynıydı.
I need the winsome smile that hides the sad Jamaican clown inside.
İçinde Jamaikalı palyaçoyu saklayan sevimli gülüşüne ihtiyacım var.
- Hi, yourself. You're look positively winsome...
İnanılmaz bir albenin var...
The rage lurking beneath that little boy grin... the winsome charm he uses to keep from being found out.
Küçük çocuklar gibi olan sırıtışının ardında gizlenmiş olan öfke. Anlaşılmamak için kullandığı o hoş albeni.
No, sir. Have you, and I quote, "fallen under the winsome sway of agent Paul Briggs"?
Senin için "Paul Briggs'in çekiciliğine kapıldı" denilebilir mi?
My Winsome, lose none.
Biraz kazan, hiç kaybetme.
Winsome.
Winsome.
Winsome, we'll get you out of here right now.
Winsome, seni hemen buradan götürürüz.
Was it Winsome?
Winsome mı?
You got a winning smile and a winsome way.
Çok iyi bir gülümsemen ve harika bir havan var.
Before you had that winsome cane of yours.
Ondan önce evinizin neşesiydi.
My winsome young progeny here is with sperm!
Benim şirin yavrum karnında sperm taşıyor!
That's certainly ungracious, yes, and dismissive of Miss Judy Holliday's winsome performance.
- Çok nahoş bir ifade bu. Bayan Judy Holliday'in muhteşem performansına saygısızlık ediyorsun.
- I'm winsome. - Mm.
Çekici biriyim.
- Very winsome.
- Çok çekici.
Not just a little bit winsome?
- Hiç kazanma şansı yok mu?
-'Winsome'...?
-'Albeni'...?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]