Wohl translate Turkish
50 parallel translation
- Schlafen Sie wohl. - And cut that out.
Ve kes şunu.
- Leben Sie wohl.
- İyi yolculuklar.
Ja wohl, Herr General.
Baş üstüne Generalim.
Ja wohl. Over 200, Herr General.
Evet. 200'ün üzerinde Generalim.
Ja wohl, Herr General, but never on such a scale.
Evet Generalim ama bu büyüklükte yapılmadı.
Ja wohl, Herr General Field Marshal.
Evet General Field Marshal. Hitler'e selâm.
Ja, wohl.
Tabii ki.
"Kennst du es wohl?"
" Söyle, o ülkeyi tanır mısın?
A call was placed to an emergency operator named Jean Wahl... at 2 : 28 a.m. to report the shooting.
O gece 911 arandığında santral memuru Jean Wohl'muş. Olayın sabaha karşı 2 : 27'de olduğunu söylemiş.
Mrs Wahl?
Bayan Wohl?
Uh, look, Mrs Wahl -
Bakın bayan Wohl.
Zum wohl
- Şerefe!
Ja wohl, Herr Colonel!
Emredersiniz, Albayım!
Who?
David Wohl.
David Wohl, notorious room thief.
ünlü oda hırsızı.
Well, David Wohl just checked into his room and he's probably cleaning us out as we speak.
Tamam, David Wohl odasına giriş yaptı, ve büyük ihtimalle biz konuşurken odayı temizlemiştir. Kim?
Who? David Wohl!
David Wohl.
Well! Here we are, Mr. Wohl.
İşte burası Bay Wohl.
Mr. Wohl is under investigation. He is a criminal?
Wohl gözetim altında.
David Wohl!
Kim?
Arrest him.
David Wohl!
Gudelia, I told you to call me if Mr. Wohl took anything.
Bay Wohl bişey alırsa söyle demiştim.
Pull up the footage from outside Mr. Wohl's room this morning.
BAy Wohl'un kapısının önündeki bu sabahki görüntüyü getir.
"Leb'wohl, mein Schatz, leb'wohl mein Schatz,"
İyi yaşa hazinem, iyi yaşa,
"Leb'wohl, lebe wohl"
İyi yaşa, iyi yaşa
- So approximately nine months after the murder of Andrew Wohl.
Yani, Andrew Wohl cinayetinden yaklaşık dokuz ay sonra.
For example, the cause of his running a sharp knife across the throat of Andrew Wohl... and the effect of Mr. Wohl bleeding to death within minutes?
Örnek verirsek, keskin bıçağı Andrew Wohl'un boğazına saplaması sonucu Bay Wohl'un oracıkta ölmesi gibi?
On the evening of November 12, 2005... Andrew Wohl, age 35, happily married... with two children...
12 Kasım 2005'de öğleden sonra 35 yaşında, mutlu bir evliliği olan, 8 yaşında Kevin, 6 yaşında Andrea isimli iki çocuğu olan Andrew Wohl, Los Angeles'da bir bar olan Rock Garden'a girdi.
No, I'm not leaving!
Yaklaşık bir saat sonra, oyun neredeyse bitmek üzereyken Andrew Wohl evine, ailesinin yanına dönmek üzere Rock Garden'dan ve arkadaşlarından ayrıldı. Olay burada kapanabilirdi, ama kapanmadı.
Confronted with this evidence... Mr. Hansen confessed... to the murder and robbery of Andrew Wohl... a confession that was later withdrawn.
Kanıtlarla karşılaştıktan sonra, Bay Hansen Andrew Wohl'u soyduğunu ve öldürdüğünü itiraf etti.
We come here today seeking justice. Justice for the murder of Andrew Wohl. Justice for his grief-stricken family and friends.
Bugün buraya adaleti aramaya geldik, Andrew Wohl cinayeti için adalet,... derin üzüntüye duyan ailesi ve arkadaşları için adalet,... bu çirkin, trajik suç için adalet.
Then later, when confronted with Mr. Wohl's murder... he took it further... imagining himself as the slayer.
Daha sonra, Bay Wohl'un cinayetiyle karşı karşıya geldiğinde bunu daha ileri götürüp kendini katil olarak hayal edebilir.
Could you, for example, reconvince him... so that he, in fact, believes he did murder Andrew Wohl?
Mesela siz onu tekrar Andrew Wohl'u öldürdüğüne inandırabilir misiniz?
Wohl and his two buddies, they were regulars.
Wohl ve iki dostu düzgün kişilerdi.
Ja wohl.
Hayhay.
Your little redheaded co-counsel Rosalyn Wohl?
Şu kızıl saçlı asistanın Rosalyn Wohl.
And I talked to Rosalyn Wohl and she says Gil snitched for her in a possession case last year.
Rosalyn Wohl'la konuştum. Geçen sene, Gil'in onun için bir mülk davasında muhbirlik yaptığını söyledi.
It's Rosalyn Wohl.
Ben Rosalyn Wohl.
I guess he's got Rosalyn Wohl.
Sanırım Rosalyn Wohl'u esir almış.
Yeah, well, Wohl was her mother's maiden name.
Şey, Wohl annesinin kızlık ismiymiş.
Zum wohl!
Şerefe!
A-WOHL?
- Firari?
Ja wohl, ja, ja.
Evet, tabii ki.
Ja wohl, mein Fuhrer.
Baş üstüne Fuhrer'im.
Ja wohl, Herr General.
Sizi daha fazla rahatsız etmeyeyim beyler.
Ja wohl, Herr General Field Marshal.
Baş üstüne General Field Marshal.
You will hear testimony from the victim's two friends, Mr. Greer and Mr. Walker... describing an altercation that occurred... between Mr. Wohl and Trey Hansen in this case...
Bu olayda Bay Wohl ve Trey Hansen arasında bir kavga yaşandığı biliniyor.