Wuv translate Turkish
39 parallel translation
I "wuv" the baby too.
Ben de bebeği seviyorum.
Oh, I "wuv" you so - What are you lookir at?
Seni çok sefiyoru - Neye bakıyorsun?
And what is this emotion you humans call "wuv"?
"Şevmek" diyerek neyi kastediyorsunuz?
Surely it says "love." No. "Wuv," with an Earth W!
- "Sevmek" demek istemişlerdir.
This concept of "wuv" confuses and infuriates us!
Kimse bizi "şevemez", bu bize hakarettir!
I wuv your widdle outfit.
Küjük ünifojmanı jok sejdim.
How much you wuv me?
Ne kadar çok seviyorsun?
Very nice. Baby says, "It's tight, but not too tight, and I wuv the way you powdered my wittle bottom."
çok güzel bebek diyor ki, "bu sıkı, ama fazla değil, ve ıslak popomu pudralama şekline hastayım"
What, like, will we ever hang at the mall and hold hands... and buy each other teddy bears with hearts that say, "I wuv you beary much"?
Nasıl? Alışveriş merkezinde el ele dolaşıp birbirimize, "Seni Seviyorum" diyen oyuncak ayı almamız gibisinden mi?
I wuv cookies.
Pastaları seviyorum.
You go, "I wuv you." Say it. "I wuv you, Cwistinith."
Hadi, "seni seviyoyum" de. "Seni seviyoyum, Cwistinith" de bana.
More trippy... um, apparently... you "Wuv hugz."
Daha da garibi, görünüşe göre "Kucaklanmayı seviyorsun."
I wuv you!
Seni seviyoyum!
Oh, Sare-bear, I wuv you so much.
"Sara'cık, seni çok seviyorum."
I wuv baby talk.
Ben çok şeviyorum!
I wuv them.
Cancişlere yardım edin.
* I'm just saying,'Cause I wuv you. *
# Bunu söylüyorum çünkü seni seviyorum #
I "wuv" her too.
Ben de onu veviyorum.
I do wuv that wittle ducky.
O ördeğe ben de bayıldım.
"I wuv you, Mommy, and I wuv my dress, and I would love to see you in the shower."
"Seni seviyoyum, anne. Elbisemi de seviyoyum. Seni duşta göymeyi çok istiyoyum."
Are you in wuv with him?
- Ona aşık mı oldun?
- Are you in wuv with little Ben Boyd?
Aşka mı geldin sen, kötü çocuk?
Oh, yes, with "twoo wuv."
Evet, iki gerçek aşıkla.
Pop-pop, I just weawized that... I wuv you.
Büyük baba, fark ettim de... seni seviyorum.
- Love you. - Wuv you.
- Gölüşürüz.
You know, maybe a cute little girl with a lisp who says something like, "I wuv you, Wiley."
Peltek konuşan tatlı bir kız "Teni teviyorum, Wiley" gibi bir şey diyebilir.
I wuv hugs.
Kucak istiyorum.
I wuv you, Dawwen!
Seni seviyoyum, Dawwen!
Yeah, man, you know I got "wuv" for you.
Değil mi? Seviyoy muymuşum ben onu?
Of course not, Wuv-Wuv!
Elbette, mukucum.
Well, you have us, and "we wuv you."
En azından bize sahipsin, ve "seni seviyoyuz."
"We aw wuv each other."
"Hepimiz biybiyimizi seviyoyuz."
"I wuv you, Mommy!"
"Seni seviyoyum, anneciğim."
I wuv you, Mommy.
"Seni seviyoyum, anneciğim."
And you wuv this couch, don't you?
Ve sen bu kanepeyi çok seviyorsun, değil mi?
Remember when you asked me to marry you? "I wuv you, Marianne."
Bana evlenme teklif ettiğin zamanı hatırlıyor musun? "Seni seviyoyum Meyien."
[Grunting] I wuv you.
Şeni sefiyovum.
- [Grunts] - I wuv -
Şeni sefi -