Yond translate Turkish
18 parallel translation
Yond Cassius has a lean and hungry look. He thinks too much.
Şu Cassius'un kupkuru, kansız suratına bak.
Yond light is not daylight.
Gördüğün ışık gün ışığı değil.
People will think you don't care about anything be yond the limelight?
İnsanlar spot ışıklarının dışında hiçbir şeyi önemsemediğini düşünecekler.
Now, by yond marble heaven in the due reverence of a sacred vow I here engage my words.
Göklerdeki mermer cennet üzerine yemin ederim ki kutsal andıma saygımdan yerine getireceğim sözümü.
Last night of all when yond same star that's westward from the pole had made his course t'illume that part of heaven where now it burns Marcellus and myself, the bell then beating 1 -
Daha dün gece şu karşıki yıldız kutbun batısında şimdi ışıldadığı yere geldiği sıra Marcellus ve ben, saat bire vururken...
I'm be yond such pettiness.
O kadar küçülecek değilim.
There are some shrewd contents in yond same paper, that do steal the colour from Bassanio's cheek.
O mektubun içinde sizi rahatsız eden bir şeyler olmalı. Çünkü yüzünüzdeki kan çekildi ve soldunuz.
One of you question yond man, if he for gold will give us any food.
Altın karşılığı bize yiyecek verir mi diye.
" Yond Cassius has a lean and hungry look ;
" Korkacağım adam kim olurdu bilmem bu sıska Cassius'tan başka.
Last night of all, when yond same star that's westward from the pole had made his course to illume that part of heaven where now it burns, Marcellus and myself, the bell then beating one...
Daha dün gece, şu karşıki yıldız, kutbun batısında, şimdi ışıldadığı yere geldiği sıra Marcellus ve ben, saat biri vururken...
But, look - the morn, in russet mantle clad, walks o'er the dew of yond high eastward hill.
Ama bakın, şafak, alaca etekleriyle, yürüyor doğu sırtlarının çiyleri üstünde.
But the fact is, we were both way be yond that now.
Ama artık, iş işten geçmişti.
The fringed curtains of thine eye advance and say... say what thou seest yond
Kaldır saçaklı perdelerini gözlerinin ve söyle bakalım ne görüyorsun.
Yond same black cloud, yond huge one looks like a foul bombard that would shed his liquor
İşte şu kara bulut, şu kocaman olanı her an patlayıp içini boşaltacak çürümüş bir şarap tulumuna benziyor.
Yond same cloud cannot choose but fall by pailfuls
Şu bulut bir delinirse kovayla boşanır yağmur bence.
We're in the Great Be-frigging-yond.
Bizler Harika Ötesi'nin daniskasındayız!