You really think that translate Turkish
4,353 parallel translation
Did you really think that I would let the best, most amazing, wonderful man I have ever met slip through my stupid, stubborn fingers?
Gerçekten şimdiye kadar tanıştığım de en harika en inanılmaz, en muhteşem adamı kendi... aptal ve inatçı ellerimle bırakabileceğimi mi düşündün?
Do you really think that he... Will let that happen?
Sence gerçekten de onun buna izin vereceğini mi sanıyordun?
You really think that's a good idea?
Bunun gerçekten iyi bir fikir olduğunu düşünüyorsun?
- Do you really think that's a good idea?
- Bunun iyi bir fikir olduğuna emin misin?
- Do you really think that she's watching?
Gerçekten izlediğini düşünüyor musun?
Did you really think that I could ever forgive this man for threatening to kill my family?
Ailemi öldürmekle tehdit eden bu adamı affedebileceğimi harbiden düşündün mü?
[scoffs] Brandon... do you really think that you're gonna feel comfortable, living in that house with Callie?
Brandon gerçekten de o evde Callie ile yaşarken rahat hissedeceğini mi sanıyorsun?
But, um, do you really think that I'm the only one coming for it?
O şeyin peşinde olan bir tek ben miyim sanıyorsunuz?
You really think that you can come between me and Richard Hendricks?
Richard Hendricks ile aramıza girebileceğini mi sanıyorsun cidden?
Do you really think that Pierre L'Croissant, the inventor of the cargo short, is accustomed to waiting for an appointment?
Kargo şortun yaratıcısı Pierre Le Croissant'ın randevuya ihtiyacı olduğunu mu düşünüyorsun?
You really think that boy is Jacob?
Gerçekten bu çocuğun Jacob olduğunu mu düşünüyorsun?
Did you really think that your D.N.A. could save the Human race?
Gerçekten D.N.A'nın insan ırkını kurtaracağını mı düşündün?
You really think that will wake him up?
- Bu onu uyandırır mı diyorsun cidden?
Do you really think that Queen Catherine knew about your mother's plot to have you legitimized?
Kraliçe Catherine'nin gerçekten annenin seni yasallaştırmak için.. ... uğraştığını bildiğine inanıyor musun?
Did you really think I was above that sort of thing?
Gerçekten benim bu tür bir şeyi umursayacağımı düşündünüz mü?
- You really think that's an effective...
- Sence bu gerçekten etkili bir...
I think that you two would really get along... if, uh, you just got to know each other, you know?
Sanırım, siz ikiniz baya iyi anlaşabilirsiniz... eğer, ımm, yani tanışmanız falan anladın mı?
Do you really think it's bananas to want to keep that from happening?
Bunun olmasını engellemek istemem çılgınlık mı yani?
what appeared to be a small boy's mouth, and you'd think, this is a kid that's really going to get somewhere if he doesn't die of scurvy.
İskorbütten ölmezse bu çocuk bir yerlere gelecek diye düşünürdük. - Aaron sıra sende.
You didn't think that's what really happened, did you?
Sen de böyle olduğunu düşünmedin, değil mi?
I can't say that it's never crossed my mind, but you really think it's a good idea.
Hiç aklımdan geçmedi diyemem ama eğer iyi bir fikir diyorsan - Jeff Malone.
I know that you all think you're being all open-minded by electing these two homecoming queens, but I think you all should know they're not really lesbians.
Hepinizin bu ikisini kraliçe seçerek kendinizi açık görüşlü hissettiğinizi biliyorum, ama bence hepiniz onların gerçekten lezbiyen olmadığını öğrenmelisiniz.
Jules, you really can't think that the universe is conspiring against you.
Jules, evrenin sana karşı komplo kuracağını gerçekten düşünüyor olamazsın.
You really think you can do that?
Bunu gerçekten yapabileceğine inanıyor musun?
- I think that'll really fire you up.
- Evet. - Bence bu seni havaya sokacak.
You really think we're that special to him?
Onun için o kadar özel olduğunu mu düşünüyorsun?
All I'm asking is that you really think this through, Tricia.
Tek istediğim bunu ciddi ciddi düşünmen Tricia.
Okay, listen... I really think that you deserve... hey. Sorry, I forgot about the line.
tamam dinle gerçekten bunu hakettiğini düşünüyorum pardon çizgiyi unuttum.
You really think... After everything that's happened, after what you've done, that they'll still let you be mayor?
Gerçekten de olan her şeyden sonra yaptığın şeyden sonra hâlâ belediye başkanı olmana izin verirler mi sanıyorsun?
You really think you're that good?
O kadar iyi olduğuna cidden inanıyor musun?
Mr. Hutton, I am sorry that your son is missing, I really am, but you're way off-base, if you think I'm responsible.
Bay Hutton, Oğlunuz kaybolduğu için çok üzgünüm, gerçekten öyleyim ama bundan benim sorumlu olduğumu düşünüyorsanız yanlış yoldasınız.
Don't you think that's really dangerous?
Sence de bu tehlikeli değil mi?
Did I really just hear you tell our son that you think he should get the surgery?
Az önce oğlumuzun ameliyata girmesini istediğini söylediğini mi duydum?
I think what I what I really want to say what I'm most ashamed of is that I loved getting high more than I loved you.
Demek istediğim gerçekten demek istediğim en çok utandığım şey kafayı bulmayı sizden daha çok sevmiş olmam.
- You really think I'm that desperate?
- Gerçekten o kadar umutsuz olduğumu mu düşünüyorsun?
You really think I'd swallow that bullshit?
İnanır mıyın sence bu saçmalığa?
Did you really think it would escape my attention that you visited Olivia today?
Bugün Olivia'yı ziyaret etmenin cidden gözümden kaçacağını mı sandın?
Who did you really think you were in that story, Bill?
Bu hikayede olduğunu kim düşünürdü sence Bill?
And I don't think that sarcasm really has a place in therapy, do you?
Ve bu alayın terapide bir yeri olduğunu sanmıyorum, sizce?
You don't really think that son of a bitch intends to let them go, do you?
Bu o. çocuğunun onları gerçekten serbest bırakacağını,... düşünmüyorsun değil mi?
Oh, Sandra, did you really think I wouldn't see that?
Sandra, gerçekten bunu göremeyeceğimi mi düşündün?
I don't know, I mean you really think it's something that is gonna help us out in the real world?
- Sence gerçek hayatta gerçekten isimize yarayacak bir sey mi?
If you don't feel anything for me and that's what this is really about then I wish you the best with everything in your life'cause I think you're an amazing person.
Bana karşı hiç bir şey hissetmiyorsan ve bunlar gerçekten böyle ise o halde sana hayatında her şeyin en iyisini diliyorum çünkü bence sen muhteşem birisin.
I think that's really up to you.
- Bence bu sana bağlı.
I think that would look really good on you.
- Bence bu sende gerçekten iyi durdu.
You think about it, then you give me a call when you realize that you really can have it all.
Düşün ve gerçekten bunun güzel bir teklif olduğunu anladığında beni ara.
Whoa. Look, I'm really happy to see you, but I don't think of you that way.
Bak Robin, seni gördüğüme çok sevindim ama artık o gözle bakmıyorum sana.
Look, Robin, I'm really happy to see you, but I don't think of you that way anymore.
Bak Robin, seni gördüğüme çok sevindim ama artık o gözle bakmıyorum sana.
Do you think I really believed that a complete stranger would let me live in his Malibu beach house forever? No.
Tamamen yabancı birinin beni Malibu sahilindeki evinde sonsuza kadar yaşamama izin vereceğine gerçekten inandığımı mı sanıyorsun?
You think that you're alone in the world, and that's actually really selfish because you're not alone.
Sen, sendünyada yalnız olduğumuzu düşünüyorum ve bu aslında gerçekten bencilce sen yalnız değilsin çünkü.
If you think that, you're mistaken. Really?
Böyle düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz.
you really shouldn't have 29
you really do 96
you really think so 206
you really hurt me 29
you really 167
you really mean it 21
you really want to know 115
you really think 43
you really don't get it 45
you really don't remember me 23
you really do 96
you really think so 206
you really hurt me 29
you really 167
you really mean it 21
you really want to know 115
you really think 43
you really don't get it 45
you really don't remember me 23