English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Верующая

Верующая translate Turkish

50 parallel translation
Ты верующая?
İnançlı birisin.
Мы должны вернуться на место рождения, посетить местную церковь, посидеть на улице с соседями, помолиться вместе с ними, даже, если ты не верующая, иначе мы пропадём.
Kiliseye gitmeli bu güzelim havayı komşularıyla soluyup, onlarla dua etmelidir tanrıtanımaz olsa da. Yoksa kaybolur çanı olmayan bir inek gibi.
- Она не верующая.
- Bence denemelisin.
Ты верующая, только когда тебе удобно.
Sadece işine geldiği zaman dindarsın.
Правильно, моя верующая красавица!
Evet... inançlı güzelim!
- Она верующая и злобная.
- Dindar ve katıdır.
Нет, я верующая.
Hayır. Benim inançlarım var.
Так что, другими словами... ты не истинная верующая?
Yani, başka bir deyişle gerçek bir inanan değilsin.
Плюс, она верующая.
Ayrıca, o dindâr.
Ты вроде верующая...
Biblo gibi şeyleri sevdiğini biliyorum.
Я так и не спросил. Ты верующая?
Hiç sormadım, herhangi bir inancın falan var mı?
Я очень верующая.
Ben çok dindarımdır.
Я - целитель, и я верующая, но не уверена, что эти два понятия связаны.
Bir sifaciyim, ve inancim da vardir, ama ikisinin beraber oldugunu bilmiyordum.
Дорогой дневник, я не верующая.
Sevgili günlük,... İnançIı biri değilim.
Вы верующая, агент Данэм?
İnançlı biri misiniz Ajan Dunham?
Видимо, ты верующая.
Sen belli ki inanıyorsun.
Куда ты собралась? Ты же не верующая!
Ama sen inançlı değilsin!
Всего лишь верующая душа.
Sadece iman sahibi biriyim.
Простите. Просто я очень верующая, дело только в приличиях.
Üzgünüm ama bu dini bir konu.
Госпожа, вы верующая женщина.
Hanımefendi, sen dindar bir kadınsın.
Насколько ты верующая?
Ne kadar Katoliksin?
Давай, моя тётка слишком верующая.
Hadi, teyzemin bunlara tahammülü yok.
Вы верующая, ведь так?
Bir Hristiyansınız, öyle değil mi?
Вопрос в том, знал ли мистер Клов, что Памела - верующая?
Soru şu ; Bay Clove Pamela'nın dindar olduğunu biliyor muydu?
Я не утверждаю, что они должны получить все права легальных иммигрантов, вы опытный политик и верующая женщина, и я не собираюсь тратить ваше время, пытаясь уговорить вас на нечто, о чем вы и так много думали.
Göçmenlerin toplumun bir parçası olmalarına izin verilmesin demiyorum... Sen, deneyimli bir politikacı ve kendini Tanrı'ya adamış bir kadınsın.. O yüzden zaten üzerinde ciddi ciddi düşündüğün bir konu hakkında seni konuşarak ikna etmek için zamanımı boşuna harcamayacağım.
Вы верующая, сестра Ли?
Bize inancınız var mı, Hemşire Lee?
Моя мама очень верующая, и я люблю оставлять ей сообщения на голосовую почту от малыша Иисуса.
Annem çok dindar ve ben de ona İsa Bebek'ten gelmiş gibi sesli mesaj bırakmaya bayılıyorum.
Можно просто сказать "верующая". И да.
Sadece "Hristiyan" demen yeterli.
Твоя жена Лукреция — верующая, не так ли?
Eşin Lucrezia, inananlardan değil mi?
Попи, ты верующая?
Poppy, dindar mısın?
Нет, нет, она не верующая.
Hayır, hayır, inancı var.
Моя мама верующая.
- Annem geleneklerine bağlıdır.
Ты сказал маме, что я закончила Гарвард, верующая, врач и к тому же знаменитая классическая пианистка?
Annene Harvard mezunu Hristiyan bir doktor olduğumu ve çok iyi de klasik piyano çaldığımı söylemişsin.
Как долго она скрывала, что она верующая?
ne zamandır imanını gizliyordu?
Я не особо верующая католичка.
Kurtarma bir katoliğim.
Ты верующая?
- Dindar mısın?
- Я знаю, вы не верующая...
- İnançlı olmadığınızı biliyorum...
Верующая.
Allah'a inanıyor.
Ты верующая, Карен?
İnançlı mısındır, Karen?
Я - верующая.
İnançlı bir insanım ben.
Валийская девушка, верующая в милость Бога.
Tanrının yanında olduğuna inanan umut dolu Welshli kız.
Дохуя верующая что ли?
Dindar falan mısın yoksa?
Она истинно верующая.
Gerçek bir iman sahibi.
Ты говоришь, как истинно верующая.
Gerçek bir Neo mümini gibi konuştun.
Ладно. Когда я учил английский, я читал книги на этом языке. Моя верующая мама услышала о книге про Нарнию...
Tamam, o zaman tamam, ben İngilizce öğrenirken, dilinizi okuyor olmalıydım ve dindar annem Narnia adında bir kitap duymuş...
Его жена - верующая женщина, и... и она всё утро провела с проповедником, так что...
Karısı Tanrının eşi gibiydi, ve o tüm sabahını vaizci ile geçirdi...
Я не шутила, когда пометила в анкете, что не верующая.
2790'ımı "yok" olarak işaretlediğimde, Ciddiydim.
Моя верующая родня тоже не в восторге от моего лесбиянства но я не обязана прятаться.
Benim de lezbiyenliğe hoş bakmayan dindar akrabalarım var ama ben saklanmıyorum.
Верующая выбрана.
Sadık seçildi.
Не знала, что ты верующая.
- Dindar olduğunu bilmiyordum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]