English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Вы едете

Вы едете translate Turkish

629 parallel translation
Я не знаю, куда Вы едете. Я не знаю, когда Вы вернётесь.
Nereye gittiğini, ne zaman geri döneceğini bilmiyorum.
Не злитесь. Куда вы едете?
Kızma bana Scarlett, Söyle bakalım, nereye gidiyorsun?
- Вы едете через лес одна?
Tek başına Shantytown'a mı yani?
Ретт, куда же вы едете?
Rhett, nereye gidiyorsun?
Да, но вы едете не в ту сторону.
Yanlış yöndesiniz.
Когда вы едете 80 миль в час на этой работе, уверен, вы даже не чувствуете.
Bu meslekte saatte 140 km hız yapsanız bile hissetmezsiniz.
Вы едете с секретным поручением?
Gizli bir göreve mi gidiyorsunuz profesör?
- Я знаю, вы едете в гости к Гитлеру.
Şimdi biliyorum işte, Berlin'e, Hitler'i ziyarete gidiyor.
- Вы едете с ним в отель.
- Onu oteline götür.
- Вы едете в Лондон?
- Şimdi oraya mı gidiyorsun?
В конце концов, вы едете в "Сент-Джордж" или нет?
Önce Aziz George Oteli'ne gitmek istedin şimdi de Aziz George Oteli'ne gitmek istemiyorsun...
А он знает, что вы едете на Килоран?
Kendisi, Kiloran'a gideceğinizi biliyor mu?
После полудня Вы едете?
Öğlen bir yere mi gidiyorsunuz?
Это помогает скоротать время... пока вы едете от Джексон Хайтс.
Jackson Tepelerinden geçerken... vaktin geçmesine yardım ediyor.
Это правда, что вы едете в Голливуд?
Hollywood'a gidiyorsunuz, değil mi?
Куда вы едете?
Nereye gidiyorsunuz?
О, вы едете в Нью-Йорк, и однажды мы о вас услышим.
New York'a gidiyorsun, ve birgün hepimiz seni duyacağız, değil mi?
Мои поздравления! Вы едете с Марком?
- Sen de Marc'la gidiyor musun?
Я знаю, что вы едете на Восток и вам пришлось задержаться.
Gideceğiniz yer Orient, ve geç kaldınız.
Выезжаем сегодня же! Вы едете с нами? Разумеется, едете!
Nikolai, Denisov'a göstermek istiyordu.
Куда вы едете?
Nereye gidiyorsun?
Когда вы едете обратно в город?
Kasabaya ne zaman geri döneceksiniz?
Вы едете, да?
Geliyorsun, değil mi?
Вам сказали, что вы едете в отпуск?
İzne çıkacağını mı söylediler?
Дон Винченцо, успокойтесь! Куда вы едете?
Don Vincenzo, sakin ol!
Так вы едете со мной?
Saklanmıyordu.
И куда вы едете теперь?
Peki şimdi nereye gidiyorsunuz?
Я не спрашиваю, куда вы едете.
Ailenizin ve sizin nereye gittiğinizi sormadım.
Откуда вы едете?
Nereden geliyorsunuz?
Вы едете с ним?
- Siz de mi Genç ile gidiyorsunuz?
Вы едете?
Geliyor musun?
Вы едете в Уанвиль?
Oinville'e gidiyor musunuz?
Вы едете в сторону Уанвиля?
Oinville'e mi gidiyorsunuz?
- Я бы хотел, чтобы Вы сказали, куда едете?
- Keşke bana nereye gittiğinizi söyleseniz.
Вы не можете, вы же едете как арестованный.
Ama halledemezsiniz ki. Oraya mahkum olarak gidiyorsunuz.
- А вы, случайно, едете не в Варшаву?
- Profesör, Varşova'ya mı gidiyorsunuz?
Леди, вы знаете, куда едете?
Nereye gittiğinizi biliyor musunuz, hanımefendi?
Едете вы далеко?
Uzağa mı gidiş?
Вы тоже едете?
Sen de mi gidiyorsun?
Я позвоню капитану Хэйнсу и передам, что вы уже едете.
Kaptan Haynes'i arayıp yolda olduğunuzu söyleyeceğim.
Вы куда едете?
Otobüs şoförü beni almaz.
- Вы едете к своему отцу? - Да.
- Nereye gidiyorsun?
Хорошо, что вы едете один.
- İyi ki rastlaşmışız.
Нет, вы не едете.
Hayır, olmaz.
- Вы куда едете?
- Yolculuk nereye?
Вы, товарищ, далеко едете?
Yoldaş, yolunuz uzun mu?
Извините, если помешал... Но, поскольку это поезд на Палермо, может быть, вы тоже в Палермо едете?
Niyetim sizi rahatsız etmek değil, ama bu Palermo treni olduğuna göre siz de oraya gidiyorsunuz herhâlde?
- Ну, что за тачка? - Куда вы едете?
- Araban.
Вы поэтому туда едете?
Getirin.
- Вы едете с нами, доктор. - Он не дьявол.
- Siz de geliyorsunuz, Doktor.
- Х-х-х-х-х-х-ха... Но и Вы, тоже едете за границу в первый раз?
Siz de yurtdışına ilk kez mi çıkıyorsunuz?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]