English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Г ] / Гордо

Гордо translate Turkish

443 parallel translation
Разве ты не ждешь того дня, когда сможешь прийти в этот дом уже не как слуга... и с гордо поднятой головой заявить :
Buraya gelip, ayaklarının üzerinde dikilip... "Bundan böyle her şey eşit olacak" diyeceğin günü... iple çekmediğini söyleme bana.
И гордо попирая прах, Он презрит рок, забудет страх.
Kaderi saymaz, ölüme aldırmaz olacak. Bitecek umutları, bilgi ve korkuyu aşarak.
Шагай гордо и высоко держи голову.
Çenen yukarda gururla dik bir şekilde yürümek zorundasın.
Этот человек в голубом кимоно, после того как заставил флиртовать с ним, Гордо сказал, что это был имеющий дурную репутацию Таджомару,
Mavi kimono giymiş şu adam bana zorla sahip olduktan sonra kendisinin ünlü Tajomaru olduğunu övünerek haykırdı ve bağlanmış durumdaki kocamla alay ederek güldü.
стать высокой, гордой, красивой, холодной недотрогой, чтобы мужчины падали к моим ногам.
Buraları doldurmam gerekiyor. Uzun boylu, gururlu, güzel, soğuk ve dokunulmaz.
Не будь такой гордой.
Bu kadar gururlu olma.
Видеть, как они встают с колен... и стоят гордо, с песней на устах. Что может быть слаще, чем слышать их крики, когда они прорываются через горы... или слышать их песни, разносящиеся среди долин.
Kölelerin başlarını topraktan kaldırdıklarını görmek... diz çöktükleri yerden ayağa kalktıklarını görmek... dudaklarında bir şarkıyla... dimdik ayakta... haykırarak... dağlarda koştuklarını duymak... ovalarda şarkılar söylediklerini duymak.
Именно такие вещи я хотел закончить нежно и гордо... и отправиться спать думая об этом.
Öyle şeyler ki ; nazikçe ve gururla sarılıp onları düşünerek uykuya dalacağım şeyler.
продолжат строить то, что начал его отец несколько лет назад... и когда ему исполнится 60 лет, он сможет так же гордо заявить, что он жил прожил не зря, и что он жизнь прожил с достоинством.
Ve 60'ıncı doğum gününe geldiğinde onun da, benim kadar içtenlikle harika, zengin ve doyurucu bir ömür geçirdiğini söylemesini.
Эти слова гордо говорят : "Мы, народ".
Büyük harflerle, gururla, "Biz insanlar" diyor.
Держись гордо.
Başın dik yürü.
Мы пойдем по этому миру с гордо поднятой головой.
Bu dünyada başımız dik yürüyeceğiz.
Те, кто льстят и пресмыкаются перед лицом шантажа и угроз, должны волей-неволей смотреть вверх на тех, кто стоит, гордо, укрытые законной уверенностью в себе.
Gözdağlarından korkup sinen ve sürünenler, haklı bir özgüvenle gururla ayakta duranlara kafalarını kaldırarak bakmalılar.
Он хотел уйти как солдат... гордо и красиво.
Asker gibi ölmek istiyordu hazır vaziyette.
Нет, но я могу в любой момент, когда захочу, выйти на улицу зайти в магазинчик к Гарри, и, гордо подняв голову, громко и отчетливо сказать :
Hayır, ama canım isterse yolun aşağısındaki... Harry'ye kadar gidip başım dik, yüksek ve titremeyen bir sesle şöyle diyebilirim...
Сбавь скорость, Гордо.
Biraz yavaş ol Gordo.
Гордо...
Gordo...
Гордо думает, что он один из тех известных пилотов, о которых ты постоянно слышишь.
Gordo kendini, şu hep sözü edilen uçuk pilotlardan biri sanır.
Что сказал Гордо?
Gordo ne dedi?
Я ухожу, Гордо.
Ben gidiyorum Gordo.
Она знает, что ты слишком хорош, Гордо.
Seni çok iyi tanıyor Gordo.
Я полностью согласен с Гордо.
Ben de tamamen Gordo'ya katılıyorum.
Я вижу свет там внизу в Австралии, Гордо.
Aşağıda, Avustralya'da bazı ışıklar görebiliyorum Gordo.
Гордо Купер пошёл выше, дальше... и быстрее, чем другие американцы.
Gordo Cooper bütün diğer Amerikalılardan... daha yükseğe, daha ileriye, daha hızlı gitti.
Гордо Купер стал величайшим пилотом в мире.
Gordo Cooper gelmiş geçmiş en büyük pilot oldu.
Эль-Гордо!
Nam-ı diğer Şişko!
Привет Гордо! Привет сладенький!
Selam, Gordon.
Инструкторы гордо смотрят, как мы рвемся с их поводков.
Uzmanlar, kendi kendimize bu hale geldiğimiz için gurur duyuyorlar.
Или мы произнесем, свобода или смерть, гордо подняв вверх руки, с нашими мечами?
ya da ellerimizde kılıçlarımızla dimdik durup, ya özgürlük ya ölüm mü demeliyiz?
Где те времена, когда мы жили с гордо поднятой головой?
Başımızı gururla kaldırmak için daha ne kadar bekleyeceğiz?
И всё, от черной икры до буханки хлеба будет гордо его нести.
Ve, yemek tencerelerinden beyaz ekmek dilimine kadar hepsi bu beyaz etiketi giyecek.
Я думаю нужно удалиться гордо и с достоинством.
haysiyetin ile gideceksin bence.
Встань и гордо скажи, Что ты лучше всех.
Dik dur. Özel olduğunu kabul et.
Столько лет мы гордо ходили в холостяках, но двое из нас все эти годы мечтали жениться. Измена в наших рядах!
Bunca yıldır bekardık ve bununla gurur duyuyorduk ve aslında bunca zamandır ikimizin evli olduğunu fark edemedik.
Хорошо тогда прими это. И носи гордо, как свободная женщина.
Pekâlâ o zaman bunu al ve özgür bir kadın olmanın gururuyla taşı.
Вы не можете себе ясно представить свитер так что мы покажем вам его на этой гордой кукле в натуральную величину.
Bir kazağı bile hayal edemiyorsunuz ki biz size gerçek boyutta bir kukla ile gösteriyoruz.
Она летит так грациозно над скалами, морем и песком. Паря над утесами, и нежно опускаясь на землю. Она гордо отвечает на дружеский зов и ее подруга отвечает `ко, ко, ко` пойдем со мной, чайка-лесбиянка
Kayaların, ağaçların ve kumsalın üzerinden zarafetle uçuyor... yamaçların üzerinden yükseliyor ve yavaşça karaya doğru alçalıyor... eşine seslenmek için mağrurca sesini yükseltiyor... ve eşi şarkı söyleyerek cevap veriyor "kav, kav, kav"
Так, теперь... голову вверх, будь гордой.
Tamam, sadece... Başını dik tut, Gururlu ol.
И носи гордо, как свободная женщина.
Özgür bir kadın olmanın gururuyla taşı.
Сказал ей - носи гордо, как свободная женщина.
Gururla takmasını istemiştim. Özgür bir kadın olarak.
Это надо произносить гордо!
Bunu gurur duyarak söyle!
Если хочешь её вернуть, то пора вести себя гордо.
Eğer onu geri istiyorsan, Soğuk davranmak zorundasın.
Всё, что от них требовалось - это сидеть на стадионе, гордо улыбаться и молчать о разводе.
Tek yapmaları gereken birlikte stadyumda oturmak, gururla gülümsemek ve boşanma hakkında konuşmamaktı.
Клингонские воины говорят гордо друг с другом!
Klingon savaşçıları birbileriyle gürültülü konuşur!
Гордо поднятая голова... лицо, не выдающее истинных чувств... сила ее голоса.
Başını gururla eğiyor... yüzünün hali onun gerçek duygularını yansıtmıyor... sesi güçlü.
Ты часть дома Ноггра, маленькой, но гордой семьи.
Noggra Hanesinin bir parçasısın küçük ama gururlu bir aile.
Надо идти гордо, как будто тебе на все плевать.
Hiç umurunda değilmiş gibi gururlu ol.
- Вы гордо носите этот значок.
- Görünüşe göre bu nişanı gururla taşıyorsunuz.
Я гордо щебечу себе - "Не имеет значения." Это имеет значение...
Gururla'ne önemi var'diyebilirim. Ama önemi var.
И буду носить его гордо. Брось, Ребекка.
Rebecca, hadi ama.
Гордой и богатой, уверяю вас.
Kibirli ve zengin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]