Дни translate Turkish
5,908 parallel translation
Вы разговаривали с ним в последние дни? Нет.
Son birkaç gündür onunla konuştunuz mu?
Ну, в эти дни я стараюсь быть более доступным для поиска.
Bugünlerde daha çok bulunabilmeye çalışıyorum.
Впереди лето. будут и хорошие дни.
Yaz geliyor ve daha güzel günler olacak.
То дни твои сочтены.
# Günlerin artık sayılı demektir #
Я омрачу её дни и ночи, её сны и молитвы.
Her gününe, her gecesine, her rüyasına her duasına saldıracağım.
Летом дни были долгими. И мы пускались в приключения вместе.
Uzun yaz günlerinde... büyük serüvenlere atılırdık birlikte.
Кажется, мир наполнен романтикой в эти дни.
Bugünlerde dünyada romantizm rüzgârları esiyor gibi.
- В наши дни придумали хорошие протезы.
Günümüzde protezler de.. .. çok gelişti zaten.
Наш мир доживает последние дни.
Dünyamız küçülüyor canımın içi.
Дни, проведённые в офисе, кажутся выброшенными на ветер.
İş yerinde vaktim ziyan oluyor.
Я стараюсь изо всех сил, но некоторые дни, лучше, чем другие.
Elimden geleni yapıyorum, bazı günler öbürlerinden daha iyi geçiyor.
К тому же, у мамы появится твоя фотография, которая не вызовет у бабушки очередной инфаркт... а ты продолжишь покупать одежду в отделе для мальчиков все остальные дни в году.
Annenin de anneannene bir kalp krizi daha geçirtmeyecek bir fotoğrafı olacak. Sonra JC Penny's'in erkek bölümünden giyinmeye devam edebilirsin.
Как тебе может нравиться песня, в которой тупо перечисляются дни недели? Будто ты на Улице Сезам или еще где по телеку.
Haftanın günlerinden başka bir şey olmayan şarkıyı nasıl sevebilirsin?
И все, что вы должны сделать, это спеть про дни недели и прославиться.
Paraları sana vermek istiyorlarmış. Yapman gereken tek şey, haftanın günlerini söyleyip zengin olmakmış.
Я разговариваю с ней иногда, в те дни, когда она не полная сука.
Adilik yapmadığı zamanlarda konuşuyorum bazen.
Один день она разглагольствует о том какая эта ответственность размножаться, а теперь внезапно, высчитывает дни овуляции и записывает номер детского сада что, между нами говоря, выглядит очень подозрительно и опасно.
Önceden, dünyaya daha fazla insan getirmenin sorumsuzca olduğundan bahsederken şimdi ise birden yumurtlama saati geldi ve bebek eşyaları bakmaya başladı. Aramızda kalsın ama bu oldukça keskin ve tehlikeli görünüyor.
Должно быть, дамские дни пришли.
Bu benim hanımefendimin zamanı olmalıdır.
Слушай, я просто предлагаю напиться как следует в наши последние дни на воле, пока Эннализ не сдала нас.
Bak, söylemek istediğim, kafayı bulalım Annalise bizi ele vermeden önceki son günlerimizin tadını çıkaralım.
Последние дни он только и говорил, что про твоего отца.
Son günlerde tek konuştuğu babandı.
Дни, когда я могла брать от жизни всё, я растратила на написание резюме для жизни, которой у меня не будет.
Eğlenmeye ayırabileceğim zamanlar varken elde edemeyeceğim işe öz geçmiş hazırlarken geçirdiğim günleri.
Может, ты можешь им помочь и в другие дни года.
"Belki senenin geri kalanında onlara da yardım elini uzatırsın."
И может быть наши дни прокляты, но я так не думаю.
Bu aralar her şey felaket gidiyor olabilir ama ben öyle düşünmüyorum.
Я часто соболезную в эти дни.
Bugünlerde çok şeye üzülüyorum.
Дни и ночи напролёт.
Bütün gün, bütün gece.
Дни тянутся без конца.
Günler geçmek bilmiyor.
Я провожу дни, пытаясь осуществить идеи.
Fikirleri alıp gerçekleştirmek uğruna günlerimi harcadım.
Небольшая качка в последние дни.
Son birkaç gün biraz dalgalıydı.
Я подметаю полы дни напролет.
Günlerdir burada yerleri süpürüyorum.
Первые дни после женитьбы часто бывают такими счастливыми.
Evliliğin ilk günleri çok keyifli olur.
Ее дни — сплошные мучения.
Hayatının her günü acı çekiyor.
Ну, у тебя даже плохие дни интереснее моих удачных.
En saçma günlerin bile benim en iyi günümden daha eğlenceli.
А за дни, на протяжении которых мы шли к успеху, мы стали свидетелями массового исчезновения их кораблей с нашей планеты.
Ve zafere giden günlerimizde büyük bir göçe şahitlik ettik : Gemilerinin, gezegenimizden ayrılışına.
Ваши дети вырастут, видя отца через решётку в дни посещений.
Çocuklarınız, babalarını ziyaret günlerinde parmaklıklar ardında görür.
Я вижу, что вы расстроены, а даже в удачные дни вы и логика...
Ne kadar üzüldüğünüzün farkındayım... İyi bir gününüzde bile mantıkla aranızdaki ilişki...
Наши дни.
Günümüz.
И в трудные дни... я напоминаю себе об этом.
Zor günlerimde kendime bunu hatırlatıyorum.
И до сих бывают плохие дни.
Hala, kötü günlerdeyim.
Это друг, которого ты знаешь так хорошо и так долго, ты просто позволяешь ему быть рядом, и для него в порядке вещей, что у тебя бывают плохие дни и ты не звонишь ему.
O kadar iyi bildiğin ve uzun süredir tanıdığın bir dosttur ki beraber olmak istersin. Arada kötü günlerinin veya isteksiz olduğu günlerinin olması da sorun olmamalıdır.
Что ж, если у тебя все дни проходят как последние пару дней, то совершенно понятно, почему тебе нужны такие напоминания.
Eğer geçtiğimiz günler bir örnek sayılıyorsa, neden bir hatırlatıcıya ihtiyaç duyduğunu anlayabilirim.
Бывают дни, когда я вообще не понимаю, ради чего живу.
Uğruna yaşayacak bir şey kalmadığını düşünüyorum nasıl olsa.
Все свои дни я провожу, копаясь в своих сожалениях.
Günlerimi pişmanlıklar içinde yoğrularak geçirdim.
Последствия второй мировой, дни твоей славы?
Görkemli 2. Dünya Savaşı günlerinin devamı mı var?
У всех бывают неудачные дни.
Herkesin kötü günleri olur.
Эти дни давно позади.
Başından beri burada mıydın?
Спасибо, что так много на себя взяла в эти дни.
Geçtiğimiz günlerde bu kadar çok şeyi hallettiğin için teşekkürler.
Нет, рабочие дни здесь длиннее.
- Hayır, hafta içi iş saati daha uzun zaten.
Твои дни, блядь, сочтены.
Günlerin sayılı.
В эти дни кажется, будто они прячутся за каждым углом.
Bu günlerde her tarafta saklanıyor gibiler.
Я знаю как важны первые дни замужества.
Evliliğin ilk günlerinin ne kadar önemli olduğunu bilirim.
Лучшие дни впереди, я вижу.
İyi günler yolda, görüyorum.
Мы были просто говорю, любой человек, открыв шахту эти дни должны быть исключительно храбрый или очень глупый!
Biz de tam bu zamanda maden açan ya eşi görülmemiş cesur biridir ya da aptalın önde gideni diyorduk.