English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ З ] / Заблудился

Заблудился translate Turkish

493 parallel translation
И я сразу заблудился.
Anında kaybolmuştum.
Я заблудился.
Ormanda kayboldum.
Давай я объясню тебе, чтобы ты не заблудился.
Daha anlaşılır olması için anlatayım şunu.
"'но ещё и заблудился в лесу.'
"... aynı zamanda ormanda kayboldum. "
Мне нужно на улицу Вожирар. Я заблудился.
- Ben Vaugirard sokağını arıyorum.
Наверно, он заблудился.
Galiba kaybolmuş.
Я заблудился.
Kayboldum.
А в этот раз вообще заблудился.
Çıkış yolunu bulamadım
Я надеюсь вернуться в Киото, но я заблудился среди этих камышей.
Kyoto'ya dönmeyi umuyorum, ama bu yaban tarlaların arasında kayboldum.
Я надеюсь мистер Оним не заблудился в метели.
Umarım, Bay Owen kar fırtınasında kaybolmamıştır.
Я ищу своего друга, он, наверное, заблудился где-то здесь.
Bir arkadaşımı arıyorum.
- Рейнджер заблудился.
Bu Teksas korucusu kaybolmuş.
Ну, что, заблудился?
- yolunu mu kaybettin.
Это просто актёр, который заблудился в окрестностях города.
Sadece kasabayı dolaşan bir aktör.
- Я ни разу в жизни не заблудился.
Ben hayatımda hiç kaybolmadım.
Oни не первые, кто заблудился в здешних местах. С меня хватит.
Geçen gün insanlar yorgunluktan öldüler,... ve ben ne kadar endişelensem de bu iş bitmiştir.
Так вот, этот человек допрашивает меня, или он заблудился?
Şimdi, bu adam beni sorguya mı çekmiş olur yoksa sadece kayıp mı olmuştur?
- Он заблудился.
Kaybolmuş!
Так ты заблудился, так что ль?
Kayboldun, değil mi?
Отцепился, видимо, и заблудился.
Büyük ihtimalle geride kaldı ve yolunu kaybetti.
Да не заблудился он!
Hayır, yolu filan kaybetmedi.
Я заблудился в лесу.
Ormanda bir süre dolaştım durdum.
Может он заблудился.
Belki de yolunu kaybetmiştir.
Чёрт, кажется, заблудился!
Kahretsin, sanırım yolumu kaybettim.
Точно, заблудился.
Evet, kesinlikle kayboldum.
Тоже заблудился?
Sen de mi şans eseri geldin buraya?
Потому что я заблудился.
Kaybolduğum için.
Я 2 раза заблудился.
İki defa yolumu kaybettim.
Я заблудился. Это с людьми бывает.
Kayboldum.
Ты заблудился в своих прожектах.
Yaptığın tüm o planların içinde kayboldun.
Он сказал : "Я заблудился".
"Ben kayboldum" demiş yaşlı kadına.
Тоже заблудился?
Kayıp mı oldun?
- Может заблудился...
- Belki kaybolmuştur.
Мой мозг заблудился в твоих словах.
Tam sen konuşurken dikkatim dağıldı.
- Боже. Я заблудился.
- Karanlık bir yerdeyim.
Однажды он заблудился в собственном музее.
Uydurdum. Kendi müzesinde bile kayboldu!
Говоришь, он заблудился в музее?
Kendi müzesinde kayboldu demek?
Привет. Ты заблудился?
- Kayıp mı oldun, damızlık?
Я думаю, этот дурень просто заблудился.
Bence bu aptal muhtemelen kaybolmuştur.
И когда я вижу одного человека, без страха ступающего по нашей земле я не думаю, что он заблудился.
Bu yüzden topraklarımızda, tek başına, korkusuz bir adam gördüğümde onun kaybolmuş olduğunu düşünmüyorum.
- Он, наверное, заблудился в лесу.
Zavallı adam, ormanda yolunu kaybetmiş olmalı.
Хозяин, этот господин заблудился в лесу и...
Efendim, izin verin açıklayayaım. Bu beyefendi ormanda kaybolmuş.
- Я заблудился в лесу и...
B-Be-Ben ormanda kaybolmuştum, ve, ve...
А ты знаешь, Лио, Колумб ведь обнаружил всего лишь то, что заблудился.
Leo biliyorsun ki, Kolomb'un keşfettiği tek şey kaybolmuş olmalarıydı.
Сэр, он не только провалил тест, но и заблудился в платяном шкафу когда уходил.
Bu adam yetenek testinden kaldı... ve dışarı çıkarken tuvalette mahsur kaldı.
Я заблудился здесь недалеко.
Kırda yolumu kaybettim.
- Я заблудился. Ошибся на развилке дорог.
Yanlış yerden dönmüşüm.
Дорогу перекрыли, мне пришлось идти в обход, я заблудился.
Bana bir iyilik yap. Kayboldum ve buradan Kakiyo'ya en kısa yolu bulmam lazım.
Заблудился?
Yolunu kaybettin, değil mi?
Вероятно, он заблудился, отбившись от конвоя.
Kaybolmuştur.
Нет, я не заблудился.
- Hayır, kaybolmadım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]