Налетай translate Turkish
328 parallel translation
- Вот. - Вот, налетай.
Al, afiyet olsun.
- Давай, налетай.
- Hadi, stok yapın.
Подходите, налетайте.
Hadi sofraya!
Ну, давай, друг, налетай на яйца!
Oh.. hadi, yumurta senin, oğlum.
Налетай, Иерусалим, заходи, Иерусалим.
Uyan, Kudüs, Haydi Kudüs
Налетай, будешь рад цене. Заходи, уступлю вдвойне!
Uyan fiyatlar düştü En iyisine gel
Налетай, подходи. Колонны, колонны!
Pekala.
Налетай!
Hadi durmayın! Hadi!
Не хватит у вас пуль! Налетай!
Yağdırın bakalım!
Налетай.
Yumul.
Налетай, ребята.
Gelin de alın çocuklar.
Налетайте.
İşte geldi.
Если вы проголодались, по мясцу истосковались, на Пумбу налетайте, друг друга угощайте!
# Canınız güzel taze et çekiyorsa eğer # Pumbaa'yı yiyin o buna değer
Просто в очередь вставайте, слюнки морем потекли, на корейку налетайте!
# Sıraya girmeniz yeter # Canınız biraz # Jambon mu çekti?
Налетайте.
Bir peçete alın.
Налетай, пиздострадальцы!
Kadınseverler, içeri gelin!
Налетай, пиздострадальцы!
Haydi durmayın içeri girin.
Налетайте.
- Bulmuşken yiyin.
Эй, ребята, налетайте.
Hadi alın bakalım.
Налетайте!
Yumulun millet!
Налетайте!
Gelip alın!
Парни, налетайте!
Çocuklar...
Я привёз боеприпасы. Налетай!
Alabildiğinizi toplayın!
Отлично, налетайте.
Şimdi tamam. Yumulun bakalım
Налетай, ребята, мясо подвезли!
Anlaşılan yemekte yine et var çocuklar.
Налетай, выродок!
Gelin! Hadi, O. çocuğu...
Я сказал, не налетай на меня!
Bana çarpma dedim!
- Налетай, это бомба.
- Hey, bomba bur da.
Налетай.
Gelin de alın.
Значит, тебя не могли видеть рядом с банком во время налета?
Banka soyulmadan kisa bir süre önce yakininda görülen siz miydiniz
Налетайте!
Gelin ve alın!
Я взял эту машину прямо с завода за день до налета.
İşten önceki gece.
Что линкор Аризона и еще 5 военных кораблей были затоплены японцами в ходе воздушного налета на Пёрл Харбор две недели тому назад.
Arizona kruvazörü ve beş savaş gemisi daha kaybedilmiş. Donanma Sekreteri, kesin rakamlarla... 91 subayın ve 2638 erin öldüğünü belirtti.
Я понял, что никто не знает имени второго участника налёта в Нэи.
Neuilly'de ikinci adamın kim olduğunu kimsenin bilmediğini fark ettim.
В чем дело, налета никогда не видели?
Hiç baskın görmedin mi?
Вы же здесь ради налета.
- Affedersin. Bir baskın.
А также инструкторы и войска для поддержки его налета.
Baskın için onlara destek olacak danışman ve birlikler gerekli.
Однако мы встретились в Киото не только ради налёта на Исибэ.
Sana güvenebiliriz.
Кстати, насчёт этого налёта на Ватанабэ в Исибэ...
Bu arada, Watanabe ve adamlarına yapılacak Ishibe baskını...
Сколько у тебя налёта на спитах, Саймон?
Spitsfire'la kaç saat uçtun, Simon?
мальчик Хосе Анхель Сернеда 11-ти лет играл во дворе школы, и был разорван на куски осколками одной из бомб, упавших во время преступного воздушного налёта красных...
"On bir yaşındaki çocuk José Angel Cerneda... " okulun bahçesinde oynarken, düşman uçağının attığı... bir bombanın. " şarapnel parçaları yüzünden öldü.
Налетай.
Her tarafım ısırık izi, cüzzamlı gibiyim.
Жидкость от зубного налета.
Diş taşlarını temizleyen gargara.
Организация налёта говорит о том, что это работа профессионалов.
Ayarlı patlayıcı. Kullanılan patlayıcı, teknik olarak bilgili olduklarını gösteriyor.
ќн делает отбеливание зубов, укрепл € ет их, очищает от налета, шлифует.
Beyazlatıyor, köprü yapıyor, taşları temizliyor. Dolgu da yapıyor.
В магазине у Джамиллы был какой-то мужчина во время налета.
Jamilla'nin dükkanı soyulduğunda, orada bugün genç bir adam varmış.
Я не мог ни есть, ни спать с тех пор, как мы потеряли друг друга во время налета на колонию Арис.
Aris Kolonisi'nde birbirimizi kaybettiğimizden beri ne bir şey yiyebiliyorum, ne de uyuyabiliyorum.
Она была причиной, из-за которой я дрался за жизнь во время налета.
Savaş boyunca onu düşündüğüm için hayata tutundum.
Для налёта?
Senin sadece bir bulaşıkçı olmana inanmak zor.
Держи, Рик, налетай.
Al bakalım Rick. Bu seni kendine getirir.
Налетай!
Kaçın bakalım!