English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ О ] / Освежает

Освежает translate Turkish

109 parallel translation
Это изменит всю его жизнь. Кажется, это очень освежает, когда появляется кто-то, кто не знает Мандели.
Ve benim fikrimce, sizin gibi birini bulması çok hayat verici bir şey, yani Manderley'e tamamen uyum sağlamamış birini, demek istiyorum.
Вода так освежает.
Su çok güzel.
"Капля освежает"?
"Hayatın gerçek tadı" yani.
Как освежает, когда особа королевской крови... обладает таким проницательным умом.
Kraliyeti böyle esprili görmek ne kadar hoş.
Это освежает на ветру и в дождь.
Yağmurlu yada rüzgarlı havalarda insanı ferahlatıyor.
Очень освежает, сэр.
Çok ferahlatıcı efendim.
Очень освежает.
Çok ferahlatıcı.
Освежает?
İyi geldi mi?
Боже, так освежает.
İşte bu canlandırdı beni.
Вы не представляете, как это освежает.
Bu, içimi ferahlatıyor.
Если рассмотреть какие-нибудь другие возможности, "навоз" даже освежает.
Diğer seçenekleri düşünürsen, "manure" çok rahatlatıcı.
- Очень освежает.
- Çok ferahlatacı.
Честно говоря, меня освежает пребывание вне 24-ого столетия - время от времени.
Açıkça bazen 24. yüzyılın dışında olmak Beni canlandırıyor.
Твоя честность так освежает.
Dürüstlüğün beni rahatlatıyor.
Вы не представляете, насколько это освежает чувства когда встречаешь человека, который не просто приходит в театр но ещё и отдаёт всего себя спектаклю. Эта толпа, они пришли только потому, что это светская мода.
Sizin gibi, tiyatroya gelip oyuna ruhunu katan kişileri tanımak öyle rahatlatıcı ki Şu kalabalık sadece oyun moda diye geliyor.
Ничто так не освежает голову, как холодный душ.
Duyuları uyandırmak için hiç birşey soğuk suyun yerini tutmaz
Освежает, не так ли?
Rahatladın ama, değil mi?
Как освежает!
Ah! İşte bu.
Это освежает.
Bu ferahlatıcı.
Это освежает. Спасибо. Я готов к новым километрам.
Bu dinlendirici oldu.Teşekkürler. Bir 10 mil daha giderim şimdi.
- Это освежает.
- Taze işte budur.
Освежает. [ классический слоган Кока-Колы : Delicious and Refreshing - "вкусная и освежающая" ]
Serinletici.
В жару очень освежает.
- Aslında ekmekle iyi gider.
Надо было поплавать в бассейне, вода холодная и освежает.
Havuzda biraz serinlemelisin. Soğuk su seni ayıItır.
Душ так освежает!
- Ferahladım cidden.
Ничто так не освежает как чистый, бодрящий вкус старого Канадского пива.
Bu Kanada birasından daha ferahlatıcı bir şey olamaz.
Думаю, небольшое легкомыслие освежает.
Sanırım, bu tür bir olay, bunu canlandırabilir.
Это освежает, правда?
Uzun süre aynı şekilde oturduktan sonra yürümek insanı rahatlatıyor değil mi?
Освежает.
Ferahlatıcı.
Ничто так не освежает как душ.
Beş yıldızlık otel duşları gibisi yok.
- Освежает, да? - Точно.
- Yeniden dekore edilmişti, değil mi?
Есть травка, которая освежает мозги ниггера.
Aklını başından alır oğlum bu
Нет, вообще-то, это правда, и это освежает.
Hayır, gerçekte, bu doğruydu ve de hoş.
Неплохо... слишком сухое, но зато очень освежает.
Ah, bu güzel... Biraz kuru gibi, fakat Bazen kuru sizi yeniler.
Oishi – вкусно ( яп. ) Освежает. тебе полезно.
Harika, serinletici.
Итак, один взмах освежает и жопу, и дыхание.
Tek bir dokunuşla hem kıçımı hem de nefesimi ferahlatıyorum.
Очень освежает.
Oldukça ferahlatıcı.
Но это же так освежает.
Ama bu çok umut verici.
Освежает.
Canlandırıcıydı.
А знаешь, я люблю кетчуп на лице, потому что он освежает кожу.
Aslında yüzüme ketçap sürmeyi seviyorum, çünkü deriyi gençleştiriyor.
Я говорила ей, что нам нужно больше времени проводить на людях, это освежает любовь.
Başkalarıyla daha fazla zaman geçirmeliyiz diyorum. Bilirsin, aşkı yaymak.
Освежает!
Taze!
И коктейль очень освежает в жаркий день.
Buzlu içecek sıcak bir günde çok iyi ferahlatırdı.
Ааа, освежает.
Ferahlatıcı.
Освежает.
İyi geldi.
Это так освежает.
Yani ben şimdiye kadar doğru olan şeyi mi yaptım?
А лед очень освежает.
Bunlar gayet ferahlatıcı, gayet güzel.
O, очень освежает.
- "Bebeğim"?
Ох, как хорошо он освежает.
Vantilatör çok güzel.
Он освежает.
Ferahlattı.
Ух-ты, освежает.
Gerçekten ferahlatıcı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]