Погнал translate Turkish
58 parallel translation
- Погнал.
- Hazır.
- Погнал.
- Ses aksın.
- Погнал.
Hazır.
- Погнал.
Ses? - Hazır.
- Вот только без одолжений. - Все, я погнал.
- Bana iyilik yapma.
Скорее сюда, пока плановый взрыв не погнал кого-нибудь по коридору.
Çabuk gel, birilerinin zarar görmesi an meselesi.
- я погнал обратно в "Ёксельсиор".
Otele dönmek zorundayım.
Он выехал из двора и погнал по Амити в сторону Лексингтона.
Amity üzerinden Lexington'a doğru gidip kayboldular.
Ты дешевый порожняк погнал, что я бездарен.
# Çiftçi olarak büyüdüm. Ritimsiz olarak doğdum.
Джоб погнал с родителями в церковь... мимо Джорджа Майкла и Линдси... за которыми следовала миссис Мягкопоппинс.
Gob ailesini kiliseye sürükler George Michael ve Lindsay'i atlayarak çünkü Bayan Tüylüpopo tarafından takip ediliyorlardı.
Морского кота погнал.
Kedi balığı görmüştür.
Я всего лишь одолжил тачку и погнал на помощь Ли.
Sadece birinin arabasını ödünç alıp Lee'ye destek verdim.
Во погнал, а.
Vay be, çok hızlı.
Но сначала он погнал меня в душ.
Ama önce bana duş aldırıyor.
Ну и холодрыга. - Я погнал, котики.
- Sadece ayaklarımı sokacağım.
- Я погнал, Ари.
- Ben gidiyorum, Ari.
Не забудь того, кто погнал тему.
Soygunu planlayan adamı unutma.
Следующий, погнал.
Sıradaki hadi!
- Я погнал на площадку.
- Benim sete gitmem lazım.
Я погнал за дамочкой.
Hanımı çağıracağım.
Я погнал своего коня... к отцовской вилле
Babamın çiftliğine yetişmek için atımı mahmuzladım.
! Алё, это ты меня на Вестсайдское погнал.
Bak, Batı Yakası Anayolu'na gitmemi söyleyen sendin.
Погнал!
Motorları çalıştırın!
- Спасибки! Ну, я погнал...
Işıklar yandı sağol patron
Если Оз поинтересуется, я погнал домой.
Oz beni sorarsa, eve kaçtığımı söyle.
Ты погнал слишком быстро, слишком рано и измотал этого зверя.
Onu başlarken çok fazla zorladın ve gücünü bitirdin.
Ты бы только видела, как он погнал на машине!
Onun arabayla defolduğunu görmeliydin!
Так, я погнал.
Şimdi de kaçmam gerek.
Поэтому я прикинулся, что я вырубился, подождал свой шанс и погнал оттуда как сумасшедший.
Haliyle, bayılmış numarası yapıp bekledim, sonrada ortalığı dağıttım.
Этот дубина охранник погнал волну.
Şu ana kadar elimizde olanlar bu...
- Это тебе разгребать, а я погнал.
- Ooo, bu tam senlik bir durum. Ben kaçıyorum. - Hey.
Буквально, если бы на работе была муха, я бы погнал её к окну и выпустил.
Cidden, iş yerinde bir sinek girdiğinde pencereyi açıp dışarıya salarım.
Погнал муху... понятно.
Sinekleri salıyor... tamamdır.
Ну я погнал книжку переводить.
Ben kitabı halletmeye gidiyorum.
Полиция сказала, что собаки порвали сеточную дверь, а он погнал их в лес.
Polisler, tel örgülü kapıyı köpeklerin parçaladığını ve dedemi ormana doğru kovaladıklarını söyledi.
Я погнал на дно.
Ben aşağı iniyorum.
Ладно, я погнал.
Tamam, kapatıyorum.
Погнал я на работу.
Ben işe kaçayım. Birazcık geride durmak isteyebilirsin.
Так или иначе, я погнал.
Her halükârda, ben kaçar.
Так, пожалуй, я погнал.
- Hava alayım ben biraz.
- Я погнал.
- Tamam, güzel.