English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Р ] / Решёткой

Решёткой translate Turkish

920 parallel translation
В Агромонто они прячут красоту и страстность за решёткой, пардон,.. ... за изящными ставнями.
Agromonte'nin olağanüstü görünmez kadınları... güzelliklerini ve ateşlerini demir parmaklıklar ardında gizlerler - affedersiniz - sunta kepenklerin ardında.
Передайте ему, либо он сдастся, либо проведёт остаток дней за решёткой.
Ona teslim olmasını söyle, yoksa hayatının geri kalanını parmaklıklar arkasında geçirecek!
Пошёл! Заночуешь за решёткой.
Karakolda bir gece geçirmen sana yeter.
За решёткой?
Hapishanede mi?
Если Натан за решёткой, как вы сможете собрать для меня урожай, когда весной придёт пора?
Nathan hapisteyken bahar mevsimi geldiğinde tarlayı nasıl ekip biçeceksin?
Я позабочусь, чтобы ты всю жизнь провёл за решёткой.
Sonsuza dek parmaklıkların ardında kalacaksın.
Представь себя на его месте. Он уверен, что я буду за решёткой.
Kendini onun yerine koy. 24 saat hapiste kalacağımı sanıyor.
"Медсестра за решёткой"
"Doğum hemşiresi demir parmaklıklar ardında."
Если Вивиан узнает, что я был за решёткой, она в два счёта меня выставит.
Vivian içerde olduğumu öğrenirse, beni anında sepetler.
Нам повезло, что мы за решёткой.
Şanslıyız. Hapiste olduğumuz için şanslıyız.
Подпиши, завтра ты в 9 часов должен быть в школе или снова окажешься за решёткой!
Yarın sabah 9 : 00'da okulunda olacaksın Culp yoksa o güzel kıçını buraya geri tekmelerler.
Когда вы думаете о тюрьме, вы представляете себе все те картины из кино, с кучей заключённых за решёткой.
Hapishane deyince aklınıza birtakım şeyler gelir. Bütün şu eski filmlerdeki, parmaklıklar arkasında sıra sıra adamlar.
И не подумаю - до тех пор, пока эта потаскушка не окажется за решёткой - там ей самое место!
O katil şırfıntı ait olduğu yere, parmaklıkların arkasına atılmadan olmaz. Onu dava edeceğim.
Мы находимся в тюрьме, в которую сами себя поместили... в то время как люди, которые должны быть за решёткой... свободно ходят по улицам.
Ve hapiste olanlar biziz. Çünkü hapiste olması gerekenler sokaklarda özgürce dolaşıyor.
Я сижу за обильным столом, а он сейчас за решёткой, и я не знаю, ел ли он вообще.
Burada harika yemeklere sahibim Ama o demir parmaklıklar ardına konmak için çok genç
Он также рассказал мне как ты выдал его властям и бросил его гнить за решёткой, а сам взял себе всю прибыль.
Ayrıca bana ona nasıl ihanet ettiğini ve sen kazancı alırken onu parmaklıklar ardına terkettiğini de anlattı.
Ребёнок всю ночь за решёткой.
Çocuğu hapse attı.
Мне не нравится видеть молодых людей за решеткой.
Gençleri hapiste görmek hoşuma gitmiyor.
Он может наделать неприятностей многим людям. А иногда шантажист может и сам в конце концов оказаться за решеткой.
Çok sayıda kişinin başına bir sürü dert açabilir şantajcı da sonunda kendini hapiste bulur bazen.
Твой красавец прекрасно смотрится за решеткой.
Yakisikli adaminiz parmakliklarin arkasinda iyi boy gösteriyor.
Этот тип провел двадцать лет за решеткой за то, что отравил ребенка.
Bu geri zekalı bir çocuğu zehirlemekten 20 yıl hapis yattı.
Знаете, я еще не за решеткой.
Aciliyeti var.
Возможно. Сказалось время, проведенное за решеткой.
Belki de sorun bu, belki de bu odanın içindekiler benim sinirlerimi bozuyor.
А судья отвечает : "Поздравляю. Теперь вас ждут 3 года счастливого отцовства за решеткой."
Sonra da hakim diyor ki, "Evet, tebrikler Dannomora'da üç yıl yatmaya hak kazandınız."
Дыры со стальной решеткой.
Çelik mazgallı delikler.
Доктор Сальватор за решеткой!
Dr. Salvatore tutuklandı!
Я побывал за решеткой везде, где только можно побывать за решеткой.
Oraya her ne sebepten giriliyorsa, ben bütün sebeplerden girdim.
Я, можно так выразиться, был за решеткой уже лет этак с девяти.
9 yaşımdan beri hemen hemen hep içerideyim.
Если бы не он, ваш справедливый шериф до сих пор держал бы за решеткой невиновного.
O olmasaydı sizin adil polis şefiniz, hâlâ içeride yanlış adamı tutuyor olacaktı. O polise kolaylık gösterilmesini istiyorum.
А весной мы ездим в Грецию, где уродливая деревенщина вроде тебя сидит за решеткой вместе со своими дурацкими тракторами.
Baharda Yunanistan'a gidiyoruz, senin gibi cahil köylüler dilerim, bu boktan traktörleriyle hapse girmiş olurlar!
Отче, Я хотел жить... Даже если б всю жизнь пришлось провести за решеткой.
Peder, yaşamak isterdim... hayatım boyunca burada tıkalı olsam bile.
- Пользуйся тем, что имеешь и смотри, чтобы такое не повторилось... или я прослежу, чтобы ты провел остаток жизни за решеткой.
Elindekilerle yetin, ve bunlar bir daha olmasın yoksa ömrünün kalanını parmaklıkların arkasında geçirirsin.
Максимальное наказание по закону пять лет за решеткой и штраф в 10 000 $
Kanunun öngördüğü maksimum ceza 5 yıl ve 10 bin dolardır.
Он за решеткой навсегда.
İçeriden zor çıkar.
Для него это много значило - не умереть за решеткой.
Yani, önemli olan buydu, bilirsin. O kodeste ölmemek. Orada ölmemek.
Если сложить то получится, что я провел за решеткой более половины своей жизни.
Eğer tam anlamıyla özetlemem gerekirse, Hayatımın yarısından fazlasını parmaklıklar arkasında geçirdim.
Но за решеткой трудно узнать город.
Parmaklıkların arkasından bir şehri tanıyamazsınız.
Не моё это дело, но таким как он место за решеткой.
Bunu söylemek bana düşmez ama, ait olduğu yer parmaklıkların arkası.
Ты дважды была за решеткой и снова решилась?
Sen üç kat eziksin. Sen parmaklıklar arasına gireceksin ve anahtarı alıp gidecekler.
- Она под решеткой.
- Izgaranın altında.
Тебя не телефонные звонки должны сейчас волновать, а то, что ты проведешь за решеткой 10 лет, потому что выдавал себя за агента ФБР.
Şu an en büyük sorunun telefon etmek değil... kendini FBI ajanı olarak tanıttığın için 10 yıl yatacak olman.
- Вилма, я обещаю тебе... Какая бы мразь этого не сделала она не перестанет бежать до тех пор, пока не окажется за решеткой.
Bunu hangi it yapmış olursa olsun, o kodese girmeden kimse oturmayacak.
Они все мертвы или за решеткой.
Hepsi ölü veya hapiste.
за решеткой, потому что, как уже говорили у мен € есть, что есть, тогда как многие звери недел € ми ход € т голодными
Ancak, bence burada olmak çok daha iyi... şey çünkü, hani nasıl derler, buradakiler iyi besleniyorlar, bazı hayvanlar vardır, günlerce yiyeceksiz kalırlar!
. Ѕиффорд окажетс € за решеткой.
- Sanırım Buford hapse giriyor.
У нас за решеткой больше людей, чем где и когда-либо в западной истории.
Mahkumlar.
Я не успокоюсь, пока один из нас не окажется за решеткой. Ты.
Sizlerden birini içeri tıkmadan....... rahat etmeyeceğim..
Я, скорее всего, вновь окажусь за решеткой, так или иначе, но если по-другому нельзя, то что ж...
Böyle olması gerekiyorsa,...
Теперь он - за решеткой, и все будет в порядке.
Artık o yakalandı. Her şey yoluna girecek.
И поэтому он сейчас за решеткой.
O yüzden şu anda parmaklıklar arkasında.
Пока она за решеткой наш магазин в безопасности.
O parmaklıkların arkasında olduğu sürece, dükkanımız güvende.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]