English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Твоей

Твоей translate Turkish

62,765 parallel translation
Краков в курсе твоей неприязни.
Krakow kişisel amaçlarının farkında.
- Тебе повезло с внешностью, как и твоей матери.
Annen gibi güzel olduğun için şanslısın.
Я стану твоей свекровью, и когда ты узнаешь меня лучше, то увидишь, что я умею любить и быть преданной.
Senin kayınvaliden olacağım sen de bana yakınlaştığında öğreneceksin ki sevgi göstermekte ve vefa göstermekte büyük bir yeteneğim vardır.
Та часть твоей жизни кончена, Лиззи.
Hayatının o kısmı artık bitti Lizzie.
Ради твоей репутации.
Bu senin itibarın için.
Но твоей работе не конец.
Ama işin daha bitmedi evlat.
Он был твоей крови!
Senin kanındandı!
А когда приготовишь завтрак, расскажешь, что в твоей коробке.
Kahvaltını bitirdikten sonra o küçük kutunda ne olduğunu söyleyeceksin.
Может хватить на пару-тройку банок краски для твоей старой машины.
Senin şu eski pikaba bir kaplama yapmaya ya da iki kat boya çekmeye yetebilir.
Забери я... хоть капельку твоей Тени, ушла бы не только твоя боль, но и связываться с Мариной не пришлось бы.
Gölgenin sadece az bir parçasını alabilirsem... sadece travmaların kaybolmayacak Marina'yı kullanmakla da bir sorunun olmayacak.
С твоим становлением, имя станет важной твоей частью.
Büyürken, isminizin önemli bir parçanız olur.
Даже очертания букв будут связаны с твоей волей, твоими уникальными способностями.
Harflerin şekli bile isteklerinizi şekillendirir. Eşsiz yeteneklerinizi de.
Просишь нас присоединиться к твоей команде?
- Yani ekip mi olalım?
Дело давно перестало быть в ней, все дело в твоей гордости.
Mesele çoktan ondan çıkıp senin kibrine bağlandı.
С твоей помощью.
Senin yardımınla.
Я на твоей стороне.
Ben senin tarafındayım.
Это касается твоей семьи.
Bu ailenle ilgili.
Твоего напарника убили, и тебя ищет вся Оккупация, но я и мои друзья в твоей команде.
Eşin öldürüldü, Ve tüm meslek seni arıyor, Ama ben ve arkadaşlarım ekibinizdedir.
Иногда в твоей голове появляется призрачная рука, которая заставляет тебя это делать?
Bir şey kafana giriyor dumanlı beyin eli gibi bir şey ve sana istediğini yaptırıyor öyle mi?
Но что-то же ты читал, что-то же есть в твоей библиотеке?
Ama belki bir şeyler okumuşsundur, kütüphanende bir şeyler vardır belki.
А со стороны твоей мамы...
Ya anne tarafın?
С твоей помощью или без неё.
Sen yardım etsen de etmesen de.
Твоей подруге это было легко из-за глаза.
Arkadaşın için kolay olmasının sebebi gözleri.
И что хорошего нам даст посещение твоей будки?
Oraya girmek ne işimize yarayacak?
Как расследовать убийство, так вы находите иголку в стоге сена, но когда речь о твоей собственной дочери...
Polisler. Bir cinayet olduğunda, samanlıkta iğne bulursunuz. Ama benim kızım söz konusu olunca..
Ну... у нас с твоей мамой не было шанса по-настоящему узнать друг друга.
Şey... annen ile benim birbirimizi gerçekten tanıma fırsatımız olmadı.
Я в твоей комнате или в твоей голове?
Odanda mıyım, yoksa kafanın içinde mi?
Если всё лишь в твоей голове, ничего не случится.
Eğer hepsi kafanın içindeyse, birşey olmaz.
– Двое мужчин возле твоей машины.
- Arabanın yanında bekleyen iki kişi.
В твоей машине подруга?
I assume that's her friend in your car? Farzedelim ki arabandaki O'nun arkadaşına ait.
В одной из книг твоей матери сказано, что кровь связана с переходом в мир иной, как у воинов на поле боя, или добычи охотника в агонии... человеческая жертва на алтаре... и иногда кровь – это валюта.
Çünkü annenin kitaplarından birine göre bu kan ölümün üzerinden geçmeyle ilişkilendirilmiş, mesela savaşta öldürülen savaşçılar gibi, veya bir avcının avının son hali... sunakta kurban edilen insan... ve bazen de kan para için kullanılır.
Я твоё доверенное лицо, достаточно моей подписи и деньги идут туда, куда нужно.
Hesap vekilin olarak benim imzam ihtiyaç duyulan yolda atıldı.
- Теперь это твое, Генрих.
Taht artık senin, Henry.
Твое королевство. Твой трон.
Krallık da senin taht da.
Твое дитя.
Senin bebeğin.
Твоё южное обаяние так о нём и напоминает.
Bu Güneyli tavırlarınla bana onu hatırlatıyorsun.
Вот твоё алиби.
Seni kurtaracak gerekçeye güle güle de.
Твоё отчисление было очевидным.
Seni kovmak bir seçenek değildi. Öğrencilerimi etkilemene o zaman izin veremezdim.
Я получила твоё сообщение на зеркале в ванной.
Banyodaki aynamda mesajını gördüm.
Успокойся, придет твое время.
Sabret, sıra sana da gelecek.
Вот что накопали на Бруссарда в твоё отсутствие.
Sen gittikten sonra Broussard ile ilgili bulduklarımız bunlar.
Это твоё.
Bu sana ait.
Мне нужно твоё оборудование.
Ekipmanını ödünç almam gerekecek.
Мне насрать на твоё доверие, землянин.
Güvenine ihtiyacım yok Dünyalı!
Твоё выглядит неправильно, потому что оно выглядит правильно.
Yüzün ters görünüyor çünkü aslında normal.
Ибо Твое есть Царство и сила и слава во веки.
Ve bizi duruşma zamanına getirme.
Это не твоё дело.
Bu seni ilgilendirmez.
Это твоё тело пыталось вернуться.
Dönüşmeye çalışan vücudundu.
Твоё здоровье.
Şerefe.
Не твоё дело.
Bunu bilmene gerek yok.
Интересно, твоё это или моё.
Ama senin ya da benim olup olmadığını bilmiyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]