English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Темноту

Темноту translate Turkish

225 parallel translation
И затем этот героический мальчик действительно вернулся в ту ужасную темноту и, непонятно как, ему удалось вывести Бекки.
Ve sonra bu kahraman çocuk o korkunç karanlığa gerçekten geri döndü ve ne yapıp edip, bir şekilde Becky'mizi güvenliğe kavuşturdu.
Неужели вы думаете, что я позволю положить своё дитя в темноту, которую она так боится? "
"Çocuğum bu kadar korkarken onu karanlığa koyacağımı mı sanıyorsun?" Dadı, o aklını kaçırmış.
Ты будешь низвергнута в темноту, пока не выучишь урока.
Dersini alana kadar karanlığa mahkum edilmelisin.
Я люблю темноту.
Karanlığı severim.
Опять я ухожу в темноту, тишину.
Ben yine karanlık ve sessizlik içinde kaldım.
Да будет преследован тот, кто отправил меня в эту темноту.
Beni bu cehenneme gönderene lanet olsun!
Эти слова были как ветер который снес меня в темноту.
Bu sözler, beni karanlıkların ta dibine kadar fırlatacak tehlikenin adeta belirtileriydi!
Я был погружен в молчаливую темноту.
Derin bir sessizliğe bürünmüştüm.
Я люблю темноту, в сумерках как-то уютней.
- Karanlığı severim, huzur buluyorum.
Я всегда любил ночь, темноту.
Geceyi, içinde bulunduğu o karanlığı hep sevmişimdir.
Там ты стреляешь в темноту... во что-то, что движется вдали. Против вражеской униформы.
Savaş esnasında karanlığa, tepede hareket eden şeylere, mevzilere, üniformalara, düşmana ateş ediyorsun.
И я знаю, что когда я войду в эту темноту, я умру.
Ve biliyorum ki eğer karanlığa yürürsem öleceğim.
В синь лесов, и темноту теней, я...
Koyu mavi ormanlara ve mor gölgelere- -
В темноту лесов, и синь теней.
Koyu mavi gölgelere ve mor ormanlara.
- Я всегда смотрю в темноту.
- Karanlıkta her zaman bakınırım.
У него на голове была рана, как-будто он поскользнулся, и упал туда в темноту.
Derken kayıp düşüverdi... kafasında bir yara vardı.
Он не говорит "Я забью тигра с огнём" а потом пускает его к вам в темноту!
Kaplanı ateşle defedeceğim deyip karanlıkta gelip sizi almasına izin vermez!
Они убежали в темноту.
Gecenin derinliklerine gittiler.
В темноту.
Gecenin karanlığına.
А теперь, двенадцать долгие часы до восхода солнца, которое прогонит их обратно в темноту.
Şafağın söküp onları gecenin karanlığa sürüklemesine on iki uzun saat var.
Это достойная сожаления экстравагантность... которая отвращает дух, ослабляет сердце, и которая должна всегда возвращаться... в темноту, из которой она пришла!
Ruhları bezdiren, kalpleri hasta eden zavallı bir israf bu. Ve içinden çıktığı karanlığa geri gelmemek üzere dönmeli!
Телепортация в темноту меня пугает.
Bilinmeyene ışınlanmak sinir bozucu.
- Папа любил смотреть в темноту.
Babam karanlıkta hep dışarı bakar.
И когда я вижу бревенчатые стены и темноту сеней, я уже во сне знаю, что мне это только снится.
Ve o kütükten yapılmış duvarları ve karanlık girişi, rüyamda bile görsem, kendimi bunun bir rüya olduğuna inandırıyorum.
Однако, едва их хозяин и его творение удалились в темноту и уединение своей свадебной спальни, они почувствовали тревогу и неловкость.
Ancak, konukların ani gidişi ve onun yaratısı kasvetli düğün elbisesinde inzivaya çekilmesi onları endişeli ve huzursuz bir hale soktu.
Он забирает их наверх, в темноту, и оставляет их там.
Onları karanlığın içine alır ve kendi başlarına bırakır.
Я люблю темноту и тень, где я могу быть наедине со своими мыслями.
Karanlığı ve gölgeleri seviyorum. Oralarda düşüncelerimle başbaşa kalabiliyorum.
Они будут вспоминать, когда "Вояджеры" впервые увидели Титан в своем эпическом путешествии мимо планет-гигантов за пределы Солнечной системы, в межзвёздную темноту.
Titan'ın Voyager uzayaraçları tarafından ilk keşfedildikleri güne dönerek bu destansı yolculuk güneş sisteminin dışına yıldızlar arsındaki büyük karanlığa uzanıyor.
" емнота, вижу темноту!
Karanlık, karanlığı görüyorum!
Падай, падай, в бесконечную темноту Ада в омут крови, море огня и горы игл.
Git, git, cehennemin karanlığı sonsuzdur. Kan havuzu, ateş denizi ve iğneden dağları.
Какую-то женщину утащили в темноту.
Karanlıktaki bir kadın işte.
А потом было затмение и весь город погрузился в темноту.
Ardından da güneş tutuldu. Tüm şehir karanlığa gömüldü ve herkes çıldırdı.
Я люблю темноту.
Karanlığı tercih ederim.
Погрузили его в темноту на долгое время
Gömüldün karanlığa epey uzun süredir.
Я почувствовал, что погрузился в темноту.
Ben de karanlığa battığımı hissediyordum.
Я не люблю темноту.
Karanlığı sevmiyorum.
Осветим темноту.
Somut veriler. Rengi neydi?
В 21-09 той ночью переполненный добавочный поезд следовал к столице стремясь сквозь темноту.
O gece saat 9 : 09'da ek sefer yapmakta olan kalabalık tren, başkente doğru karanlığın içinde hızla ilerliyordu.
Баффи, я не рвусь в темноту, кишащую монстрами. Но я хочу помочь.
Buffy, canavarlarla dolu karanlık bir yere gitmeye can atmıyorum ama yardım etmek istiyorum.
- Я не пойду назад в темноту! В ч-чём дело?
- Karanlığa tekrar dönmeyeceğim!
Он не любит темноту, и плачет иногда... но кроме этого...
Karanlığı sevmiyor ve bazen ağlıyor onun dışında...
Телефон - его слушают, а темноту-ее видят.
Telefon işitsel bir şey. Karanlık ise görsel bir şey.
Не люблю темноту. Нужен свет.
Karanlığı sevmem... hem de hiç.
И если у тебя нет другого выбора Можешь следовать за моим голосом Сквозь темноту и шум
ve eğer başka şansın yoksa biliyorsun, sesimi takip edebilirsin kara ve sisli virajlarında bu küçük nefret dolu kasabanın
Если у тебя нет другого выбора Можешь следовать за моим голосом Сквозь темноту и шум
ve eğer başka şansın yoksa sesimi takip et kara ve sisli virajlarında bu küçük nefret dolu kasabanın.
И если у тебя нет другого выбора Можешь следовать за моим голосом Сквозь темноту и шум
Ah-hh başka bir şansın olmadığında biliyorsun, sesimi izleyebilirsin karanlık ve sisli virajlarında bu küçük nefret dolu kasabanın
Вы не можете почувствовать темноту или нечувствительность.
Karanlığı ya da uyuşukluğu hissedemezsin.
Сквозь темноту
Karanlığın içinde
Я ненавижу темноту.
Karanlığı pek sevmem de.
Я знаю, что значит чувствовать темноту и одиночество.
Karanlıkta yalnız yaşamak nasıldır bilirim.
Можешь осветить темноту Ты часто сюда заходишь?
Selam. Selam.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]