English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Тёмном

Тёмном translate Turkish

336 parallel translation
Видеть демона в каждом тёмном но я не даю своему воображению взять над собой верх.
Her karanlık köşede bir iblis görmek zor değil. Ama bunun sağ duyumu ele geçirmesine izin vermeyi reddediyorum.
Лица, всплывающие в тёмном зале : дядя, бабушка... кто-то, кого я мельком видела в автобусе.
Yüzleri kararmış seyircilerin arasında ; amcam, büyükannem bir zamanlar otobüste gördüğüm birisi.
Он наверное истекает кровью в каком-нибудь тёмном углу.
Bullpen'de ( Yedek atıcıların ısındıkları yer ) bile yaralı halde yatıyor olabilir.
В тёмном углу, от всех подальше.
Sakin bir masa, arka tarafta.
В самом тёмном.
Çok sakin.
Их уничтожили, чтобы наш народ жил в мире, не помня о тёмном прошлом.
Halkımız eski kötülüğün hatırası olmadan barış içinde yaşayabilsinler diye kitaplar yokedildi.
Пройдя половину пути по дороге жизни, Я обнаружил себя в тёмном лесу, Блуждающего в поисках прямой тропинки.
Hayat yolculuğumun tam ortasında, kendimi karanlık bir ormanda buldum, doğru yolu kaybetmiştim.
У него небольшое дельце в Тёмном Лесу.
Karanlık Orman'da yapacak bazı isleri var.
На тёмном прошлом построим светлое будущее! Так вроде, да?
Karanlık geçmişi daha parlak bir geleceğe dönüştürüyor.
Я слышал как множество клиентов говорят о предсмертном опыте... о пребывании в тёмном туннеле... двигаясь в сторону света.
Birçok hastam ölüp yeniden hayata dönen sevdiklerinden söz eder. Bir tünelde olduklarını ve ışığa doğru gittiklerini anlatırlar.
Это рисковано - подобрать незнакомца на тёмном шоссе.
Riskli bir şey, karanlık bir yolda bir yabancıyı almak.
Сначала я провёл полтора часа с тобой в тёмном туалете.
Teşekkür etmek istiyorum. Önce karanlık bir dolapta, seninle bir buçuk saat geçirdim.
Я вырос на улице, и я - после-е-е-е-едний коп, с которым вам захочется пересечься в затемнённом переулке... в тёмном...
Ben sokaklardan geldim ve kararık sokaklarda bulaşmak isteyeceğin son polisim.
В смысле, скажи мне - - кого бы ты скорее встретила в тёмном переулке?
demek istediğim, söyle bana - - karanlık bir sokakta hangisiyle karşılaşmayı tercih ederdin?
Последний раз видели в темном костюме, но возможно, он сменил одежду. Усики.
İnce bıyık.
Он был высокий, в темном костюме и в шляпе.
Uzun boyluydu dedin. Kahverengi takım elbise ve geniş kenarlı bir şapkası vardı.
Я и так представляю эти поцелуи в темном дверном проеме.
Karanlık kapı aralıklarındaki öpüşmelerinden başlayarak tüm hareketlerini görebiliyorum.
В темном сыром подвале? Нет!
Karanlık, soğuk meyve kilerinde mi?
Мы занялись любовью в темном углу за колоннами.
Kocaman sütunların arkasında, karanlık bir köşede seviştik.
Луч света в темном царстве.
Güneş ışını gibi.
Если сработает, спутники, которые мы запустим, произведут столько света, что он повлияет даже на тех, кто будет находиться в темном, закрытом помещении.
Bu işe yararsa, yörüngemizdeki uydular, öyle yoğun bir ışık yaratacak ki, kapalı ve karanlıkta kalmış bir yerdeki birisi bile bundan etkilenecek.
Спок, дайте мне новую информацию об этом темном пятне.
Karanlık bölgeyle ilgili son bilgileri ver.
Они часто наказывали его, запирая в темном чулане.
Genelde onu küçük, karanlık bir odaya kilitleyerek cezalandırırlar.
Попадались только в темном переулке.
- Onla ara sokakta takıldık.
Он говорил мне, что видел себя в темном туннеле, не понимая, смерть это или переход в другую реальность и что с ним случилось.
Ve bana karanlık bir tünele düştüğünü gördüğünü ama ölüp ölmediğini, bu gerçeklikten ayrılıp ayrılmadığını ya da ona ne olduğunu bilmediğini söyledi.
В темном городе
Işıktan yoksun bir şehirde
- В темном мраке ночном ужас охватит.
- Karanlıkta dehşet onu çarpacak. - Yapacaklarımın en azı dehşet olacak.
- Я ей покажу! В темном мраке ночном ужас и зло.
Gecenin karanlığında kötülükler demlenecek
- В темном мраке -
- Gecenin karanlığında
В темном мраке ночном зло настигает,
Gecenin karanlığında kötülük onu bulacak
В темном мраке ночном Страхи и смерть
Gecenin karanlığında dehşet uyanır
В темном мраке ночном,
Gecenin karanlığında
Потому, что я знаю все о его темном прошлом.
Çünkü ben onun en gizli sırlarını biliyorum.
Является лучшим дитём, которого Бог создал на этой земле... но я бы не советовал с ней ссориться, когда у неё нет её лекарства... в темном, пустынном переулке.
Tanrının bu dünyada yarattığı en sağlam kız... İlaçlarını almadığı zaman ona karışmayı hiç istemezsin... karanlık ıssız bir vadide.
Видишь этого в темном костюме?
- Şu koyu takım elbiseli olanı görüyor musun?
Когда школьный президент начинает трогать мое лицо в темном углу,... говоря, какие красивые у меня глаза, я могу это назвать только одним словом.
Ne zaman sınıf başkanı karanlık bir sokak köşesinde yüzüme dokunmaya başlasa... ve gözlerim hakkında konuşsa, bunun bir manası vardır. 20'li yıllarda toplu bir hareket vardı.
Топор тот острый - в темном лесу, лютому зверю башку снесу - идем, скорее идем!
Şöyle bir düşünürsen, faydası olur baltanın ; Kollarıyla bacaklarını kesmek için vahşi bir canavarın.
Неужели ты хочешь сказать мне... что предпочтешь работать в темном, сыром, мрачном подвале чем сидеть с удочкой... расслабив ноги, попивая холодное пиво.. ожидая поклевки невероятного окуня?
Gerçekten bana söylemeye çalıştığın şey rıhtımda oturup, ayaklarını uzatıp soğuk birşeyi yudumlayarak yakalaması zor her lanet şeye olta atmaktansa karanlık, rutubetli, kasvetli bir yerde çalışmayı tercih ettiğin mi?
Я имею в виду, в перекрученном, темном и действительно ужасном смысле.
Yani, kötülüğe eğilimli olmak gerçekten rahatsız edici.
В темном мире появились добрые вести?
Bu karanlık dünyada bu ses güzel şeylerin habercisi.
"Посередине жизненного пути я обнаруживаю, что заблудился в темном лесу, где теряется прямая дорога".
"Hayat yolculuğumuzun tam ortasında, " yolumu kaybettiğim anda kendimi kötü yola düşmüş gibi hissettim. "
Мы покинем бедных хоббитов здесь, в этом ужасном, темном, сыром, кишащим деревьями...
Garibim Hobbitleri burada mı bırakacağız bu dehşetli, kasvetli, rutubetli, illetli ormanda?
И в этом темном месте, где я был никем, я нашел своих реманских братьев.
Kendimden başka kimsemin olmadığı o karanlık yerde Reman kardeşlerimi buldum.
"на темном Эгейском море"
Karanlık Ege Denizi'nin üstünde
Она сейчас живет в каком-то темном месте.
Yani hala orada mı yaşıyor? Hayır.
Она все еще в темном месте?
Hala o karanlık yerde mi?
Нет, я буду ждать тебя в темном углу в надежде на поцелуй.
Hayır. Ökseotunun çevresinde takılıp biri tarafından öpülmeyi bekleyeceğim.
Не хотел прерывать твое заседание в темном подвале, приятель....... но не мог бы ты указать мне самый короткий путь назад в лабораторию?
Karanlık bir bodrumda otururken seni bölmek istemezdim dostum, ama laboratuara giden en kestirme yolu gösterebilir misin?
Это словно находиться в длинном темном тоннеле.
Uzun ve derin bir tüneldeymişim gibi.
В последний раз перед тем, как мы присоединимся к своим братьям в темном царстве Аида.
Cehennem dedikleri karanlık evde, kardeşlerimize kavuşmadan önce son bir kez, karılarımızı, torunlarımızı!
А я парень в темном углу с пристрастием к крови и с 200-летним психологическим багажом.
Bense karanlık köşelerde kan içerek sırtımdaki 200 yıllık yükü taşıyarak yaşıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]