English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ У ] / Участь

Участь translate Turkish

414 parallel translation
Участь Анны, юной жены Печатника, была предрешена.
Matbaacının genç karısı Anna'nın kaderi mühürlenmişti.
- Похоже, у нашего брака эта участь.
Güven sarsılırsa, evliliğin sonu gelmiş demektir.
Облегчи себе участь, выдай его, не ты же зачинщик.
- Gemi kazalarını kim ayarlıyor?
- Но это лучше, чем участь Голдеза.
- Goldez'den daha şanslısınız.
Похоже, это участь всех шпионов.
Çoğu casusun başına gelen de bu galiba.
Поэтому, привилегия убивать принадлежит Супериндивидуумам, а участь быть жертвой - тем, кто проживает обычную жизнь.
Ayrıca, üstün kişiliğe sahip çok az kişi cinayet işleme ayrıcalığına sahip olmalı. Kurbanlar, önemli olmayan aşağılık insanlar olmalı.
И каждого, кто попытается меня остановить, постигнет та же участь.
Biri beni durdurmaya kalkışacak olursa o da aynı şeyi yaşayacak. - Baba!
Такая жестокая участь ждёт неверных.
Zina yapanların hazin sonu budur.
Разделим участь вместе.
Ben payımı ne zaman alırsam, sen de o zaman alacaksın.
И тут появляетесь вы, стреляете в него, воля небес исполнена, его участь решена.
Sen geldin. Onu vurdun. Tanrı'nın iradesi yerine geldi ; kaderi gerçekleşti.
Эту участь встретят сегодня Риверс, Воген, Грей, а завтра другие, что спокойны за себя, как мы с тобой, и близки, как и мы, к протектору и лорду Бекингему.
Rivers, Grey hepsinin başına gelecek olan bu. Şu anda kendilerini güvende sanan başkaları da aynı durumda. Tıpkı seninle ben gibi ki bizler yüce Richard ve Buckingham'a yakınız.
Пора про участь Хестингса мне вспомнить!
Ama Hastings'i de unutmamalı. İyisimi korku dolu kellem hâlâ yerindeyken bir an önce kaçıp Richmond'a sığınayım.
Однако эта мрачная участь ждёт каждого в этом собрании, кто не раскается. Вы можете быть высокоморальными и строгими, трезвыми и религиозными.
Şimdi, bu topluluktaki insanlar da tekrar doğmayacaklar, buna karşın dindar olan sizler, tersi durumda olabilirsiniz.
Нет, милая, участь его подзащитного не по мне.
Müvekkillerine yaptığını gördüm. Block'a baksana...
Я без колебаний старалась облегчить участь этих женщин, если только могла.
Elimden geldiğince o kadınlara yardım etmeye çalıştım.
Святой отец, облегчи мою участь.
Efendim, beni bu sefaletten kurtar.
Я осознал свою участь.
Artık her şeyi oluruna bıraktım.
- Это участь всех женщин, мой милый. Браво! Весомые рассуждения.
Bravo, çok açık fikirlisin!
С этой позиции, наша участь - уступить... великим национальным решениям...
Bu sebeple kaderimiz büyük ulusal kararların başında mühürlendi.
Эти 3 человека избрали свою участь.
Biri asılacak.
Во избежанье пагубных последствий Флинс, сын его, который едет с ним, разделит ту же участь. Я не меньше желаю смерти сыну, чемотцу.
Yanında bulunan ve varlığı benim için babasınınki kadar gereksiz olan Fleance da o karanlık saatte aynı kaderi paylaşmalı.
Это моя женская участь
# Bir kadının, bir kadının Hayatıdır şarkısı
Всех пассажиров, которые ели рыбу, ждет та же участь : они слягут уже через полчаса.
Bu uçakta balık yiyen tüm yolcular hastalanacak.
Господи. Эдмунд, участь архиепископа Кентерберийского ужасна.
Edmund, Canterbury Başpiskoposu elem verici bir kaza yaşadı.
Все младшие братья разделяют эту участь.
Bu yöredeki herkes bunu bilir.
Для Ассама это участь.
Assam içinse, kader.
Может быть участь это просто вера?
Sen de biliyorsun ki kader daima inanca götürür.
Я не хочу разделять их участь, бесконечные скитания в этой песчанной пустыне.
Bu kumlarla kaplı çölde sonsuz bir arayış içinde gezerek onların kaderini paylaşmak istemiyorum.
Всех, кто не будет выполнять приказы немецкого командования, постигнет такая же жалкая участь. Герр майор, все в порядке! Штурмбаннфюрер, все готово.
Ben, tıbbî denetim subayı olarak ölümüne, göğsünden aldığı 7 adet kurşun yarasının neden olduğunu tesbit ettim.
Я не знаю, судьба ли это, но это участь.
Yazgı diye bir şey var mı bilmiyorum, ama karar vermek diye bir şey var.
Но единственный способ рассказать вам - это заставить вас разделить ее участь.
Ama size söylememin tek yolu, onun yaşadığı deneyimin aynısını paylaşmanız.
Потом вы разделите ее участь.
Sonra, onun yaşadığının aynısını siz de yaşayacaksınız.
Едва ли это облегчит вашу участь. Мсье Ир.
Bu davan açısından, hiç iyi olmayacak.
Без него убийцу ждала печальная участь.
Mektubu almazsa katilin mahkumiyeti kesinleşirdi.
" еперь его участь станет вашей!
Şimdi onun kaderini paylaşacaksınız!
Я только хотел обсудить участь семьи Минц.
Eğer mümkünse Mintz ailesinin durumunu konuşmak istemiştim.
И, как и меня, их постигнет страшная участь.
Benim gibi, onlara da korkunç bir kader ağlarını örüyor.
Участь этого несчастного могла бы быть моей участью.
Bu mutsuz adamın durumuna ben de düşebilirim.
Я согласился бьiть у него шафером, но в одном я бьiл уверен точно, как бьi мне не нравился запах его одеколона, участь своего дяди я не повторю и продавать кадиллаки не стану.
Şu an New York'a giden ilk trene binmememin nedeni çocukluğumun kahramanına hayır diyemiyor olmam. Onun sağdıcı olmaya karar verdim ama emin olduğum bir şey var...
" облегчить себе участь, но ты этого не сделал. Ёто хорошо. ѕока ты сидел, € богател.
Oysa istesen beni ele verip cezanı hafifletebilirdin, ama bunu yapmadın.
Уже много веков нашу деревню постигала такая участь но мы возрождались заново.
Ama köyümüzün başına yüzyıllardır geldiği gibi hayatlarımızı yeniden kurduk.
По-вьетконговски, крестьяне должны работают на полях,.. ... это их участь.
Vietcong bizi kazandıysa nedeni hayatlarını bizimle yaşamalarıydı.
Если им всё равно суждено сгореть... пусть лучше они встретят свою участь в знакомых клетках.
Yanacaklarını bile bile kaderleriyle kafeslerinde yüzleşirler.
Мне выпала незавидная участь.
Çok zor bir görevim var.
Значит, она глупа и заслуживает такую участь.
Öyleyse o bir aptal ve başına gelenleri hakkediyor. Şimdi beni dinle Yeto, ya da adın neyse.
Еще одно слово, и ты разделишь её участь.
Ağzından bir kelime daha çıkarsa onunla aynı hücreyi paylaşırsın.
Я многих спас. И облегчил их участь.
Bir çoğunu kurtardım, onların acılarını azalttım.
Это наша участь.
Kaderimiz böyle.
Вы просто облегчили их горькую участь.
Şu harika kumaşa bak.
Тогда вы с радостью примете любую вашу участь.
Kolay bir ölüm?
Годам уже не истощить их, это - наша участь.
Yıllar onları ne bitkin düşürecek ne de kendine mahkum edecek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]