English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Х ] / Хладнокровно

Хладнокровно translate Turkish

446 parallel translation
И хладнокровно застрелить.
- Soğukkanlılıkla vurulmaları için.
Не хочу я так хладнокровно убивать.
Bu fikri sevmedim, onu soğukkanlılıkla vurmak gibi. - Haydi, çok ağır.
Он хладнокровно убивал меня!
Beni soğukkanlılıkla vurdu.
Клянусь тебе, я буду хладнокровной.
Olabildiğince çabuk.
Я убил ее преднамеренно и хладнокровно... и она была не первой моей жертвой.
Onu soğukkanlılıkla ve kasten öldürdüm... ve o benim ilk kurbanımda değildi.
Мой большой крючок был бы самым эффективным орудием, но просто так хладнокровно убить мальчишку ;
En sert kancam iyi bir silah olabilirdi. Peki ama O'nu öldürebilecek soğuk kanlılığa sahip miydim acaba?
Вы уверены, что сможете хладнокровно это использовать?
Bunu soğukkanlılıkla kullanabileceğinden emin misin?
Сможете ли вы хладнокровно это использовать?
Soğukkanlılıkla kullanabilir misin?
Но хладнокровно убить после этого?
Ama olay sonrası değil. Soğuk kanlılıkla değil.
Это было непроизвольное движение, чтобы выиграть время и подумать. Чтобы убедиться, что глаз меня не подвел. Чтобы подготовить мой разум к более хладнокровной и уверенной оценке.
Biraz düşünme fırsatı bulmak için, gözlerimin beni yanıltmadığından emin olmak için ve hayal gücümü dizginleyip, daha sakin ve net bir şekilde yeniden bakabilmek için...
Быть хладнокровно убитой - это не вздор.
Cinayete kurban gitmek saçma değildir.
Просто, сделай это хладнокровно.
Sadece sakin ol.
- "... хладнокровно и преднамеренно ".
"... öldürdüm. " - Soğukkanlılıkla.
Позже, когда он допрашивал свидетеля и судья его остановил, он хладнокровно процитировал уголовный кодекс
Sonrasında, bir tanığı çapraz sorguya çektiğinde ve yargıç onu durdurduğunda sakin bir şekilde caza kanunundan alıntı yaptı.
Так что мы решили показать пацифиста, порывающего с идеологией несопротивления и по-настоящему сражающегося ( вместо того, чтобы оставаться спокойным, пока его бьют ), после того, как он хладнокровно оскорбил судью в знак протеста против отношения к Бобби.
Bu yüzden size şiddet karşıtı ideolojisinden vazgeçip ve Bobby'ye yapılan muameleye karşı çıkmak için yargıca sakin bir şekilde hakaret ettikten sonra yüzüne yumruk yerken serinkanlı kalmak yerine aslında mücadele eden bir barışseverin bir görüntüsünü göstermeye karar verdik.
Это ты, твой партнер и твой свиноподобный братец... напали на нас на побережье... и если бы ребе не нажал на курок... ты бы хладнокровно нас перестрелял!
Sen, ortağın ve domuz suratlı kardeşin sahilde bize tuzak kurdunuz. Ve haham tetiği çekmeseydi ikimizi de soğukkanlılıkla vuracaktınız!
И говорю я совсем хладнокровно.
Soğukkanlılığımı büsbütün koruyorum.
И вы хладнокровно убиваете людей?
Adam öldürünce huzursuzluk duymuyor musunuz?
Его хладнокровно расстреляли.
Adam onu hakladı. Tuzak kurdu.
Саша, я знаю, это не мое дело... Но ужасно слышать тебя, когда ты так хладнокровно говоришь о смерти.
Sasha, bu konu hakkında konuşmamam gerektiğini biliyorum ama seni yaşam ve ölüm hakkında, bu kadar soğukkanlı konuşurken dinlemek, o kadar korkutucu ki dayanamadım.
Кто-то хладнокровно застрелил её?
- Yani birisi onu soğukkanlılıkla vurmuş?
Да, но мы ещё никогда не сталкивались с таким превосходно задуманным преступлением совершённым так хладнокровно.
Ama daha önce böyle soğukkanlılıkla işlenmiş mükemmel bir suçla karşılaşmamıştık.
Мой муж был не очень приятным человеком. Но быть так хладнокровно убитым...
Kocam çok sevimli bir adam değildi ama ama böyle soğukkanlılıkla öldürülmek!
Деньги вам нужны были позарез и сейчас. И в эту роковую ночь месье Пейс был хладнокровно застрелен.
O yüzden o can alıcı akşam, Mösyö Pace soğukkanlılıkla vuruldu.
Простите, сэр, но это чертовски хладнокровно.
Özür dilerim, efendim, ama bu acımasızlık!
Убийца проследовал за месье Кастом до кино, и в темноте хладнокровно воспользовался возможностью.
Katilimiz, Bay Cust'ı sinemaya dek takip etti, ve karanlıkta, fırsatını soğukkanlılıkla değerlendirdi.
Хладнокровно!
Hem de soğukkanlılıkla.
Он, женатый человек, хладнокровно использовал бедную мисс Лемон, для того, чтобы добраться до Пуаро.
Evli bir adam. Poirot'a ulaşmak için Bayan Lemon'u kullandı.
Он убил их столь хладнокровно и методично.
Onları öldürüş biçimi soğukkanlı ve sistemli.
Хладнокровно убей меня.
Soğukkanlılıkla beni öldür.
Вчера ночью мой младший сын, Чарли, мир праху его, был хладнокровно убит в нашем отеле.
Dün gece, en ufak oğlum Charlie... Tanrı taksiratını affetsin, Soğukkanlı bir biçimde, hem de burada kendi otelimizde öldürüldü.
"Современное расследование дел об убийцах", "Хладнокровно...".
"Çağdaş Cinayet Soruşturması". "Soğukkanlılıkla".
Ты должен отреагировать как мужчина, хладнокровно.
Erkek gibi davran. Serin kanlı.
Хладнокровно меня убьёшь?
Soğukkanlılıkla? Hiç sanmam.
Этот актер-комик хладнокровно убил своего брата.
Şu komik televizyoncu kardeşini vahşice öldürmüş.
Я не знаю, как можно бьIть такой двуличной, хладнокровной тварью?
İnsanlar nasıl bu kadar soğukkanlı ve ikiyüzlü... olabiliyor anlamıyorum. Sürtük.
Не лучше ль нам отсюда удалиться, И разобрать обиды хладнокровно, иль разойтись?
Ya tenha bir yere çekilin Ya soğukkanlı tartışın!
Не лучше ль нам отсюда удалиться, И разобрать обиды хладнокровно, иль разойтись? Тут все на нас глазеют! Затем глаза даны им :
sen şu meyhanenin... eşiğinden içeri adım atar atmaz, kılıcını masanın üstüne atıp
Джейк, он застрелил их хладнокровно.
Jake, soğukkanlılıkla öldürdü onları.
Он убил этих людей хладнокровно.
O adamları soğukkanlılıkla katletti.
Спокойно и хладнокровно, сэр.
Peki bu genç avukat, haberi nasıl karşıladı? Şaşırmadı. Şaşırmadı.
Какие симпатии вы хотите заслужить, хладнокровно убивая невинных людей?
Ama masum insanları soğukkanlılıkla öldürerek ne elde etmeyi umuyorsunuz?
Какие симпатии вы хотите заслужить, хладнокровно убивая неповинных людей?
Masum insanları öldürerek ne elde etmeyi umuyorsunuz?
А быть хладнокровно убитым "Призраком Па", не считается?
Bir Pah-Ruh tarafından acımasızca öldürülmek sayılmıyor mu yani?
Хладнокровно
Soğuk Kanlılıkla
И я хочу сказать, что плох тот, кто может хладнокровно причинить зло любимому человеку.
Ve buna ekledi ki : "Bu mutluluk sizi feraha erdirecektir." Gençliğinizde eşlerinizi keyiflendirin. "
Не волнуйся, я буду хладнокровной.
Endişelenme. Sakin olacağım.
— А это чересчур хладнокровно.
- O da biraz hunharca.
Как хладнокровно ты лжёшь, Мелли.
Ne kadar soğukkanlı bir yalancısın Melly.
- Ты должна быть хладнокровной.
Eğer Herbouxlar pencereden dışarı bakarda onu içeri girerken görürse...
- Я буду хладнокровной.
- Hemen gelirsin, değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]