Хотим translate Turkish
12,922 parallel translation
Так что вы можете понять, почему мы не хотим отдавать его вам.
Yani neden onu size verme konusunda isteksiz olduğumuzu anladınız sanırım.
Но если мы хотим убить его, нам нужно снаряжение.
Onu haklayacaksak vitesi yükseltmemiz gerekecek.
Мы хотим подтвердить заказ столика на двоих сегодня на восемь вечера ".
Bacchus'tan arıyorum. Bu gece saat sekizdeki iki kişilik rezervasyonunuzu doğrulamak için aradım.
Есть компромиссы, трудный выбор, люди, которые хотят получить от нас больше, чем мы хотим им дать.
Vermemiz gerekenden daha fazla taviz, daha zor kararlar isteyecek insanlar.
Мы просто хотим узнать, что вы видели, мистер Уолкер.
Sadece ne gördüğünüzü bilmek istiyoruz, Bay Walker.
И мы хотим предоставить тебе помощь, в которой ты нуждаешься, но сначала ты должен отпустить его.
Sana yardım edeceğiz ama önce onu bırakmalısın.
Все мы хотим знать, не будет ли наше грязное белье обнародовано.
Kirli çamaşırlarınızın asıIı kalıp çalışmayacağını görmek istiyoruz. Anladım.
Дорогая, мы не хотим отдавать эти вещи.
Hayatım, bunları atmak istemiyoruz.
Киллиан, мы хотим помочь тебе, но не можем тебя найти.
Killian, sana yardım etmeye geldik. Seni bulamıyoruz.
Мы плаваем где хотим и не отвечаем перед короной.
İstediğimiz yere yelken açar ve kimseye hesap vermeyiz.
Но послушайте, мы хотим посмотреть...
- Hadi ama görmek istiyoruz! - Mezar falan yok.
Если мы хотим узнать..
Ama eğer öğrenmek istersek de...
И здесь, в Брайтборне, мы просто хотим быть частью этого.
Ve biz Brigtborn'la bunun bir parçası olmak istiyoruz.
Нет, мы хотим, чтобы ты нашла.
- Hayır senin bulmanı istiyoruz.
Мы не хотим причинить боль вашему ребёнку.
Bebeğine zarar vermek istemiyoruz.
Да и мы хотим знать, что вы сделали с Дельфной Кормье.
Evet ve Delphine Cormier'e ne yaptığını bilmek istiyoruz.
Если мы хотим знать, отрастут ли хвосты наших лабораторных крыс, мы, черт возьми, должны отрезать их и посмотреть!
Eğer laboratuvar farelerimizin kuyrukların tekrar uzayıp uzamayacağını bilmek istiyorsak kuyruklarını kesip atacak ve göreceğiz.
Мы ведь сказали тебе, что не хотим, чтобы кто-нибудь узнал о нас.
Söyledik ya, kimsenin burayı öğrenmesini istemiyoruz.
Дебс, мы хотим помочь, ясно?
Debs, biz yardım etmek istiyoruz tamam mı?
Мы должны доминировать, если хотим продолжать получать чеки от них.
Adamı çek yazmaya devam ettireceksek bir kozumuz olmalı.
Да просто хотим понять, сложно ли будет захватить это здание.
Bu yeri ele geçirmenin ne kadar zor olabileceğini çözmeye çalışıyorlar.
Мы хотим сбежать.
Elimizden geleni yapıyoruz.
Мы хотим знать твой план, прямо сейчас.
Bir plan olduğunu bilmemiz lazım, şimdi.
Придётся поднажать, если хотим успеть в лагерь до темноты.
O kampa hava kararmadan önce varacaksak yola koyulmalıyız.
Судья, у вас чудесный город и мы с партнером хотим, чтобы он таким - и оставался.
Yargıç, harika bir kasabanız var ve ortağımla ben böyle kalması için yardım etmek istiyoruz.
Мы хотим показать несколько комментариев, оставленных врачами, уверенными, что ваш сайт спасает жизни.
Web sitenizin hayatlar kurtardığına inanan doktorlardan gelen bazı yorumları sizlerle paylaşalım.
Мы лишь хотим установить, что это было - твиттерное самоубийство или твиттерное убийство.
Bizler de sadece bu vakanın Twitter intiharı mı Twitter cinayeti mi olduğu hakkında bilgi toplamaya çalışıyoruz.
Мы покажем, что пацаны не все одинаковые, и что мы хотим стать лучше.
Bütün erkeklerin aynı olmadığını ve bizim değişmeye çalıştığımızı göstermemiz gerekiyor.
Мы же хотим сорвать с троллей этот покров, чтобы все узнали их имена.
Biz de bunları o korumadan sıyırıp herkesin gerçekten kim olduklarını bilmesini sağlayacağız.
Мы все хотим вернуться в свое детство, к простым идеям, что кто-то большой нас защитит и убережет, и вместо новых "Звездных войн" нам подавай старые, только переработанные и закинутые нам в животик.
Gördüğün gibi, hepimiz çocukluğumuza gitmek istiyoruz. Büyük bir adamın bizi koruması, güvende tutması gibi basit şeyler işte. Yepyeni bir Star Wars yerine eskisini istiyoruz.
Но теперь, если вы согласны, мы хотим ещё одну тележку воды.
Ama artık hâlâ istiyorsan bir araba dolusu daha su istiyoruz.
Мы хотим успеть уехать до этого. И наши гости тоже.
Sınır kapatılmadan ailemizin ve misafirlerimizin sınırı geçmesini istiyoruz.
Мы хотим тебе переместить подальше.
Seni daha sessiz bir yere götürelim.
- Мы хотим, чтобы ты играл в компании наиболее подходящую роль, без вникания в ежедневную рутину.
Niyetimiz seni şirkette daha uygun bir pozisyona koymak. Günlük işleyişin üzerinde daha az denetimin olduğu bir pozisyona.
Если мы хотим набрать 250 000 юзеров, ты нам нужен.
250,000 kullanıcımız olacaksa sizlere ihtiyacımız var.
Мы хотим с вами поговорить.
Sizinle konuşmalıyız.
Вы доказали, что отлично умеете притворяться кем-то другим, а мы хотим послать в Данию тайного агента, который украдет их технологию.
Bir şeyi kanıtladın... olmadığın birisiymiş gibi görünme kabiliyetinin olduğunu. Birisini Danimarka'ya gizli göreve, onların teknolojisini çalmaya, göndermek istiyoruz.
Мы ушли из соцсетей, и хотим быть от Инета как можно дальше.
Sosyal medyayı bıraktık ve internetten mümkün olabildiğince uzak bir yerde olmak istiyoruz.
Земля нас достала, и мы срочно хотим поговорить с тем, кто у вас тут шлёт людей на Марс.
Artık bu dünyaya dayanamıyoruz ve en yakın zamanda Mars'a gitmek için kimle konuşabiliyorsak konuşmak istiyoruz, lütfen.
Мы хотим на Марс.
Mars'a gitmek istiyoruz.
Мы видим, что ты пытаешься сделать, и хотим помочь тебе.
Neyin peşinde olduğunun farkındayız, ve bu uğurda seninle birlikteyiz.
Мы хотим помочь...
Bizim yardım etmeye çalıştığımız...
- И хотим заверить тебя, что с радостью будем работать с тобой в будущем.
Seninle gelecekte her hâlükârda çalışmak istediğimizi bilmeni istedik.
- А мы точно хотим сохранить название "Крысолов"?
Hâlâ ismin Pied Piper olmasını mı istiyoruz cidden? - Hayır.
А мы хотим, чтобы вы были в лучшей форме для этого.
O zaman geldiğinde sağlık durumunun iyi olmasını istiyoruz.
Мы хотим, чтобы вы сделали все возможное, чтобы его спасти.
Oğlumuzu kurtarmak için elinizden geleni yapmanızı istiyoruz.
Иногда мы не получаем то, чего хотим, доктор Лин.
Her zaman istediğimizi elde edemeyiz Dr. Lin.
Ах. Да, мы с Бартом хотим посмотреть фильм восемнадцать плюс в субботу.
Bart ve ben, cumartesi günü yetişkin filmine gideceğiz.
Всё хорошо, мы хотим тебе помочь.
Sorun yok, sana yardım etmek için buradayız.
Если мы все здесь умрём, мы хотим об этом знать.
Eğer burada öleceksek, bilmek istiyoruz.
Мы хотим поговорить с Марко.
Marco'yla konuşmak istiyoruz.