Я уезжаю translate Turkish
1,472 parallel translation
Правда - я уезжаю в Санта Фе.
Doğru Gidiyorum artık santa Fe'ye
- Десять минут. И я уезжаю.
- On dakikan var, daha fazla beklemem.
Я уезжаю, Энни.
Buradan ayrılıyorum, Annie.
Я уезжаю заграницу.
Gitmeye karar verdim.
Я уезжаю.
Ben gidiyorum.
Я уезжаю завтра.
Yarın ayrılıyorum.
Я уезжаю через десять минут.
10 dakikaya kadar gitmiyorum.
Сегодня я уезжаю на очередную сделку.
Bir iş için bu gece ayrılıyorum.
Сегодня я уезжаю в Мюнхен.
Bugün Münih'e gideceğim.
Я уезжаю домой, и попрошу Фолкера найти другого композитора.
Ben eve gidiyorum. Volker'a müzik için başkasını bulmasını söyleyeceğim.
Ну не, на этот раз я уезжаю. В Штаты с детьми.
Senin İspanya'da yeni bir başlangıç yapma şansın var.
Я уезжаю в Америку.
Amerika'ya gidiyorum.
Я уезжаю из Мумбая.
Mumbai yi terkediyorum! Ebediyen!
Да, я уезжаю скоро.
Kısa süreliğine ayrılıyorum.
Поэтому я уезжаю.
O yüzden buradayım.
Вообще-то, в следующем месяце я уезжаю учиться за границу.
Aslında önümüzdeki ay parkta çalışmayı bırakıyorum.
Все, а потом я уезжаю.
İşte bu kadar. Ve sonra gideceğim.
- Я уезжаю.
Şimdi gidiyorum.
Что я уезжаю. Хочу быть частью тебя
'Bugün gidiyorum'bunun bir parçası olmak istiyorum
- Я не из-за тебя уезжаю.
Gitmemin nedeni sen değilsin.
Я уезжаю в Нью-Йорк.
New York'a gideceğim.
Я уезжаю, так что обними его за меня еще разок.
Ben gidiyorum. Benim için ona bir kere daha sarıl.
Нет. Если я уезжаю, то пусть она остается.
- Hayır. hayır ben gidersem, o kalmalı.
В пятницу я уезжаю на неделю в Орландо.
Cuma günü Orlando'ya bir haftalığına gidiyorum.
Я уезжаю из Нью-Йорка.
New York'tan ayrılıyorum.
Завтра я уезжаю в Кабул. Нам нужно было обговорить маршрут.
Sadece sakinleşmesi gerekiyor Ajan Gibbs.
Да, я уезжаю в понедельник.
Pazartesi günü, şehirden ayrılıyorum.
Я так и делаю. Я уезжаю, Деб.
Ben gidiyorum, Deb.
Я уезжаю.
Bu kadar. Ben gidiyorum.
Ребята, я уезжаю в Африку через 2 дня.
Çocuklar, iki gün içinde Afrika'ya gidiyorum.
В смысле, я уезжаю.
Yani, benim gidişim.
От бессердечности твоей я уезжаю.
- Acımasızlığınız yüzünden gidiyorum.
Я уезжаю, госпожа, я уезжаю, но сердце с вами оставляю.
- Artık gidiyorum hanımım, ben gidiyorum. Yüreğim değil.
- Я уезжаю в деревню.
- Evet. - Ben eve dönüyorum.
Завтра же я уезжаю.
Yarın gidiyorum.
Как видите, я тоже стою возле этого дома,... но мне надоели эти игры, поэтому я уезжаю, понятно?
Gördüğün gibi, ben de göl evindeyim. Ama bu oyunlardan yoruldum artık ve gidiyorum tamam mı?
И вдруг однажды ты говоришь "Я уезжаю, пока"
Sonra birdenbire, bir gün, "Ben taşınıyorum. Hoşça kal."
- Через месяц я уезжаю в Феникс.
Ben, bir ay içinde Phoneix e taşınıyorum.
Извините, я нечасто уезжаю.
Üzgünüm. Onlarla ayrı kaldığımız sayılıdır.
Ты знаешь, что я сегодня уезжаю?
Bugün gidiyorum biliyor musun?
— В чём твоя проблема, мать твою? — Я уже уезжаю.
- Lanet olası senin sorunun ne?
Я уезжаю.
- Uzağa gidiyorum.
Я позвонила ему сказать, что уезжаю.
Çıktığımı söylemek için ona telefon ettim.
В общем, я уезжаю.
- Ben gidiyorum.
- Да...! Я тут просто... Вообще-то, я уже УЕЗЖАЮ.
- Aslında ben de gidiyordum.
Я уезжаю.
- Ayrılıyorum.
Ну, погоди, я всего на год уезжаю.
Şey, bak sadece bir yıl için gideceğim.
Обычно я никогда не уезжаю из дома, но недавно мы ездили в Австралию.
Genelde evden hiç dışarı çıkmam ama, hepimiz yakın bir geçmişte Avustralya'ya gittik.
Я снова уезжаю.
Tekrar gitmeliyim.
Я просто уезжаю.
Sadece gidiyorum.
Я уезжаю, госпожа, я уезжаю, но сердце с вами оставляю.
O halde hanımım, ben gidiyorum ama yüreğim değil!