Ягодки translate Turkish
35 parallel translation
Дамы и господа, ягодки на параде. Да. Смотри.
İşte bu kez tam üstüne bastın.
Вот тебе ягодки, вот грибочки, а теперь огурчиками закуси.
Biraz meyve al! Biraz mantar! Biraz da turşu, afiyet olsun!
Ни единой ягодки.
Bir tane bile çilek yok.
-... одного поля ягодки!
Beni rahat bırak!
Две жалких, вонючих ягодки.
İki değersiz, berbat üzüm.
Моё мясо и два овоща, моя ветка и две ягодки.
Et parçam ve sebzelerim.. Dalım ve çileklerim..
- Ты знаешь, там сейчас папа, так что я лучше тут ягодки пособираю.
- Biliyor musun? Babam içeride, o yüzden dışarıda yem bulmaya çalışacağım.
Это ягодки!
Sanırım sadece ısınıyorum.
Ягодки, бусики, слезки красненькие.
Meyveler, boncuklar, kırmızı yaşlar.
"ягодки созрели" вечером.
En kötüsü o gece oldu.
Активируй телефон. Или ягодки будут от меня.
Yeniden aktifleştir yoksa sonraki adım benden gelir.
— Маленькие ягодки, из которых можно создать прекрасные изумрудно-зеленые чернила.
Sıradan küçük bir tohum. Ama görüp görebileceğin en koyu yakut yeşilini verir.
Ягодки ещё впереди, принцесса.
Önümüzde daha çok heyecan var prenses.
Одного поля ягодки.
İkiniz kavga ettiğiniz için kızgın. Neden suçu fasulye kesesine atıyorsun?
Может, Катон тоже ягодки любит?
- Belki Cato da böğürtlen sever.
И имя им "Кранжаберийские Ягодки".
Ve bu kedilerin adı Crunjuaberry Frenküzümleri.
Так, дамочки, цветочки кончились, впереди ягодки.
Pekala hanımlar, dedikodular ve gıdıklama savaşları bitti.
Я думал, они одного поля ягодки.
İkisinin arasından su sızmıyor sanıyordum.
Что-то не складывается полной ягодки
Çıkan parçalar yaban mersinini tamamlamıyor.
Он будет превращаться в развалину при каждом упоминании ягодки?
O küçük meyvenin adını her duyduğunda korkudan titreyecek mi?
Мистер Ресслер, забавлялась ли эта парочка друг с другом или нет, но они одного поля ягодки.
Bay Ressler, bu ikisi oturup tavla oynar mıydı bilmem ama ikisi de aynı gemide gidiyorlardı.
Всё там... веточка и ягодки тоже
Kol ve bacaklar dahil hepsi burada.
Мой могучий ствол и ягодки в полном порядке, спасибо.
Kudretli dalım ve üzümlerim sağlam, teşekkür ederim.
Папа вытащит его для своей маленькой ягодки. Давай.
Babası küçük fıstığı için bir tane kazanacak.
Кушай. Ягодки.
Al, dut ye.
Ты хочешь мои ягодки?
Çileklerim seni acıktırıyor mu?
Возможно, настало время собрать ягодки.
Belki de biraz dut bulmanın zamanı gelmiştir.
Хан, ты же в курсе, что у меня пожизненное освобождение от дежурства по туалету после того раза, когда мне пришлось убираться в кабинке, где один пенсионер оставил... ну, скажем так, ягодки.
Han, biliyorsun ki restoran temizleme işini bıraktım ihtiyar amcanın oturduğu köşeye bıraktığı şeyi temizledikten sonra. Ona yaşlı çileği diyelim.
Может ты и не думаешь, что мы одного поля ягодки, но они так думают.
Sen birbirimize benzediğimizi düşünmüyor olabilirsin ama onlar öyle düşünüyor.
Я чувствовала, что вам нравятся тёмные ягодки.
Koyu meyvelerden hoşlandığınıza dair bir hissim vardı.
Пощекотать твои ягодки.
İzin ver de meyveni yesin.
Сэру Локу бы поискать собственные ягодки. Ты слишком откровенна.
Korkarım Sör Locke kendi küçük sulu meyveleriyle ilgilenecek.
Это ты с ним ягодки собирала? Нет!
Bununla mı yabanmersini topladın?
У нее такие... ягодки!
Harika göğüsleri var.
У меня уже есть свои ягодки.
Yiyip de geldim.