Akşam 8 translate English
974 parallel translation
Evet, yemek akşam 8'de.
Yes, dinner at 8 : 00.
Yemek akşam 8'de.
Dinner at 8 : 00.
"Akşam 8 : 00, Cuma." Bu akşam.
"8 : 00 p.m. Friday." That's tonight.
Onunla bu akşam 8.30'da bir kafede buluşuyorum.
I'm meeting her tonight, 8 : 30 in a café.
Bu akşam 8.30'da randevum var.
I have an engagement tonight at 8 : 30.
Taze ve genç bir filiz akşam 8 : 30 ile 11 : 00 arası açıveriyor.
A fresh young sprout gets rich between 8 : 30 and 11 : 00 p.m.
Saat 5'e ve akşam 8'den sabah 9'a kadar Savaş Bakanlığı'ndan çıkamadık.
We didn't leave the War Office till five-and-twenty to nine.
Bay Neff, neden yarın akşam 8 : 30 gibi uğramıyorsunuz?
Mr. Neff, why don't you drop by tomorrow evening around 8 : 30?
- O zaman yarın akşam 8 : 30'da, bayan Dietrichson.
- 8 : 30 tomorrow evening then.
Yarın akşam 8 : 30'da parayı almak için gelirim.
And I'll be back here tomorrow night at 8 : 30 for the dough.
Bu akşam 8 ya da 9'u bulmadan hepsini kasabaya sokamayacağız.
We won't have'em all in here till 8 : 00 or 9 : 00 tonight.
Akşam 8 : 00 ve general askerlerini çağırıyor.
8 : 00 at night and the general yelling for his troops.
- Onu zar zor anladım ama galiba oğlu bu akşam 8 : 45'teki Southampton trenine biniyor.
- I hardly understood her... but it seems that her son is taking the 8 : 45 train to Southampton tonight.
Tek istediğim akşam 8'e kadar eve varmak.
All I ask is to be home by eight o'clock.
Her akşam 8.30'da.
Every evening at 8.30.
Evet, bu akşam 8 : 15'te taburcu edilmiş.
Yes, she was discharged at 8 : 15 this evening.
- Akşam 8'de, general.
- Tonight at 8, general.
Mozart akşam 8 için iyi.
Mozart's for 8 : 00 in the evening.
Saat 20 : 00'de akşam yemeği yiyecekti.
Gonna have dinner at 8 : 00.
Saat 20 : 00'de sizinle akşam yemeği yiyecek ve bir konuşma yapacaktı?
She was supposed to have dinner with you at 8 : 00 and make a speech?
Eğer fikrinizi değiştirirseniz ve üçüncü davetimi kabul ederek geleneklerimizi öğrenmek isterseniz saat sekizde akşam yemeğimiz var.
If you should change your mind, if you would follow our custom of accepting third invitations, we are having dinner at 8.
Önümüzdeki cuma akşamı... saat 8'de Oliver Jordan'larda yemek.
Next Friday evening... at the Oliver Jordans', dinner at 8 : 00.
Çünkü saat 8 : 45'te kendisiyle akşam yemeği yiyeceğim.
Because I'm dining with her at a quarter to nine.
Ona akşam yemeğinin tam 8 : 30'da olduğunu söyle.
Tell him dinner's at 8 : 30 sharp.
6 Aralık akşamı saat 8 : 45'te, Bayan Matuschek Vales Sokağı, 23 numaradaki dairesinden ayrıldı.
"On December 6, Mrs. Matuschek left her residence on vales Street, 23... "... at 8 : 45 p.m.
Bundan böyle sadece akşam saat 8 : 30 ile 11 arası Peck'in kötü çocuğuyum.
From now on, I'm Peck's Bad Boy only from 8 : 30 till 11 in the evening.
Akşam yemeği saat tam 8'de.
Dinner promptly at 8.
- Bu akşam saat 8 civarı neredeydiniz?
Where were you around 8 o'clock tonight?
2 Ağustos akşamı 8.30'da denize açıldı.
Sailed Thursday August 2, 8 : 30 PM...
"Lütfen yarın akşam saat 8.00 de Ledru caddesindeki Ledru Oteline gelin."
"Kindly come to the ledru hotel, avenue ledru, " tomorrow evening at 8 : 00. " Looking forward to seeing you.
Akşam yemeği 8'de. Ama lütfen elinden geldiğince erken gel.
Supper's at 8 : 00, but please come as early as you can.
Sayın Yargıç, geçen hafta salı akşamı 8 : 13'te Bay Stone'un Bayan Manion'dan Plaza Sineması'na bilet satın aldığını ben ve iki güvenilir tanık gördük.
Your Honor, at 8 : 13 on Tuesday night of last week... observed by two reliable witnesses and myself... Mr. Stone bought a ticket to the Plaza Theater from Miss Manion.
8'i akşamı mı?
On the 8th?
Yarın akşam saat 8 gibi ofisime gelin.
Come to my office tomorrow night about 8 : 00.
Batıdan gelen araba, akşam sekizde burada olacak.
The westbound stage is due here at 8 : 00 tonight.
Saat 12'de öğlen, 8'de akşam yemeği.
1 2 : 00 dinner, 8 : 00 supper.
Cookie, arabaları ayarla, bu akşam saat sekizde biraz eğleneceğiz.
Cookie, get some cars, and we'll have some kicks tonight about 8 : 00.
Pazartesi akşamı yaklaşık 8 civarıydı.
It was last Monday evening, about 8 : 00.
- Akşam saat 8'de dönmeye çalışacağım.
I should be back by 8 : 00 this evening.
Bu akşam diyelim mi, o halde? 8 gibi.
Shall we say this evening, then?
Silver Springs treni bu akşam saat 8 : 00'de.
The train pulls out of Silver Springs tonight at 8 : 00.
- Sadece değişen şeyleri demiyorum. Saat 17'de çay içme, saat 20 oldu mu akşam yemeği, salı günleri berbere gitmek.
- Not just floating about - tea at 5 : 00, dinner at 8 : 00, Tuesdays at the hairdresser's.
Adamlar sabah 8 : 30 gibi gelip, akşam 5 : 30 gibi gidiyorlar.
The men come at about 8 : 30. They leave at about 5 : 30.
O yüzden kesin emin olmak için, sabah 8 akşam 6 arası burada sadece, o da illa gerekiyorsa hareket edeceğiz. Onu da ayağımızda çoraplarla yapacağız.
So to be perfectly safe, from 8 a. m. until 6 p. m we must move about up here only when absolutely necessary and then in stockinged feet.
Her akşam tam sekizde bu bilardo salonuna gelir.
He comes in this poolroom every night at 8 : 00 on the nose.
Aynı iki takım, yarın akşam saat 20.15'te tekrar burada karşılaşacaktır.
The same two teams play here again tomorrow evening at 8 : 15.
Akşam yemeği daha iyi!
Even better! - 8,000, thats all Ive got.
Bu akşam 8.30'da dönmüş olurum.
I'm leaving for Washington in a minute.
Bu akşam saat 8 : 00'de.
Tonight at 8 : 00.
Size uygunsa, akşam yemeği saat 8 : 00'de hazır olacak.
Dinner will be served at 8 : 00, if that's convenient.
- Akşam yemeği 8'de.
- Dinner at 8.
800 dolar 24
80 dolar 24
8 numara 16
80 boyunda 23
akşam 53
akşamları 18
akşam yemeği 121
akşam görüşürüz 54
akşam oldu 22
akşama görüşürüz 118
80 dolar 24
8 numara 16
80 boyunda 23
akşam 53
akşamları 18
akşam yemeği 121
akşam görüşürüz 54
akşam oldu 22
akşama görüşürüz 118