Ateşe hazırlanın translate English
49 parallel translation
Ateşe hazırlanın!
Prepare to fire!
Ateşe hazırlanın.
Run her out smartly!
Ateşe hazırlanın!
Prepare to open fire!
Ateşe hazırlanın.
Get ready to fire.
Toplanın, Ateşe hazırlanın!
Re-form and prepare to fire!
Ateşe hazırlanın!
Prepare to fire.
Ateşe hazırlanın.
Arm all weapons.
Ateşe hazırlanın.
Get ready to shoot him. At once, sir.
Topçular, ateşe hazırlanın.
Artillery, prepare to open fire.
Ateşe hazırlanın.
Prepare to fire!
- Karşı ateşe hazırlanın.
Prepare to return fire.
Misilleme için ateşe hazırlanın.
s. Prepare to fire missile
Ateşe hazırlanın. Kıza zarar vermeyin.
Prepare to fire.
Ateşe hazırlanın.
Get ready to fire!
Bay Worf, karşı ateşe hazırlanın.
Mr Worf, prepare to return fire.
Ateşe hazırlanın.
Prepare to fire.
Ateşe hazırlanın.
Stand by and launch.
Emrimle ateşe hazırlanın.
Prepare to fire on my command.
Emrimle ateşe hazırlanın.
- Fire on my command.
Ateşe hazırlanın!
Stand by to fire!
- Karşı ateşe hazırlanın.
- Preparing to return fire.
Toplar, ateşe hazırlanın!
Cannon, prepare to fire!
Ateşe hazırlanın.
Hold your position, prepare to fire!
Ateşe hazırlanın!
What?
Ateşe hazırlanın!
Lock and load.
Ateşe hazırlanın, çocuklar.
Lock and load, boys.
Piyadeler, ateşe hazırlanın.
Infantry, prepare to fire.
Ateşe hazırlanın, beyler!
Prepare to fire, lads!
Ateşe hazırlanın. Nişan alın.
Weapons hot.
Okçular! Ateşe hazırlanın.
Archers, arm yourselves!
O tarafa! Ateşe hazırlanın! !
There, keep shooting!
Ateşe hazırlanın!
Ready to fire!
Pekâlâ takım, ateşe hazırlanın ve yola koyulun.
Well, at least he's consistent. All right, team, get locked and loaded and head out.
Ateşe hazırlanın. - Ateşe hazırlanın!
Port, get ready to fire.
- Ateşe hazırlanın.
Get locked and loaded.
- Ateşe hazırlanın.
- Ready to fire?
Ateşe hazırlanın!
- Prepare to fire!
ateşe hazırlanın!
All cannons, prepare to fire!
Ateşe karşılık vermeye hazırlanın.
Prepare to return fire.
Annem babam ve ben onun odasındaki bütün eşyaları toplayıp gazete kupürleri, yanlış ihbarlar ve posterlerle dolu kutuları büyük bir ateşe atıp yaktıktan sonra birbirimize sarılıp, ağlayıp birlikte şöyle bir bin yıl kadar uykuya dalsak daha sonra da bir sabah uyanıp güneşin tekrar ışıldadığını görsek annem tekrar mutfağa gidip kahvaltıyı hazırlasa babam da gülerek "Okula gitmek için hazırlan." dese o zaman her şey eski haline dönebilir.
Well, my mom, and Dad and me, we'd... pack up all the stuff from her room, and we'd take all the boxes with the... newspaper reports, and the false leads, and the posters, and... we'd burn everything in a big bonfire. And then we'd... cry and hold one another. And then we'd... fall asleep for like... a thousand years and then, in the morning, we'd wake up and... the sun would be shining and... my mom would go back into the kitchen