Bıçağı var translate English
549 parallel translation
Bıçağı var!
¡ He's got a knife!
Onun bıçağı var.
He's got a knife!
Hey dikkat edin, bıçağı var.
Be careful, he's got a knife!
- Sence bıçağı var mıdır?
- Think he has a knife?
Bıçağı var.
He has a knife.
Eşyaların arasında tıraş bıçağı var mı?
You got a razor blade in your gear? Yes, sir.
Bıçağı var! Dikkat edin!
He's got a knife!
Bir bıçağı var idiyse de, şimdi yok.
If he had a knife on him he doesn't have it now.
Roberto'nun bıçağı var mıydı?
Did Roberto have a knife?
Buradaki kenarda düz atış bıçağı var.
In the side here, flat throwing knife.
Dikkat et, bıçağı var.
He's got a knife, look out!
- Bıçağı var!
He's got a knife!
Hepimizin bıçağı var.
We all have knives.
O kızı götürüp ödülü almak istiyorsan unutma, Hesh-ke'nin bıçağı var.
If you want to collect the reward on that girl, remember that Hesh-ke has a knife.
Çünkü pelerininin altında bıçağı var gibiydi.
Because it looked like he had a knife.
Bütün askerlerinizin bıçağı var mı?
Do all your soldiers have a knife?
Bıçağı var.
He's got a knife.
Dikkat, bıçağı var!
Look out, she ´ s got a knife!
- Dikkat, bıçağı var.
- Careful. He carries a knife.
Bıçağı var.
He got a knife!
Bıçağın kullanması zor bir araç olması da var.
Now, mind you a knife is a difficult thing to handle.
- Bıçağın var mı?
- Do you have a knife?
Onların süngüsü varsa, bizim de bıçağımız var!
If they've got bayonets, we've got knives!
Ama bıçağım var.
But I do have a knife!
Sapanım var, bıçağım var.
I'm a good shot with my sling. I have a knife.
Senin bir bıçağın var.
You've got a knife.
- Bıçağın var.
- You got a knife.
Bıçağım var.
I've got a knife.
Bıçağın var mı?
You got a knife?
Palet var, palet bıçağı, yağ, terebentin.
There's a palette, palette knife, oil, turpentine.
Ve hatırlatırım, bıçağım var.
And remember, I got a knife.
Bıçağınız var mı?
Have you a knife?
Senin bıçağın var.
You have got the knife.
Ama artık bir traş bıçağına ihtiyacın var.
But you really do need a razor now.
Bıçağın var mı?
You got a knife here?
Altı köpeğimiz ve bıçağımız var.
We have six dogs and a knife.
- Ya benim tırnaklarım çok sert ya da bu bıçağın bilenmeye ihtiyacı var.
Well, either I've got tough hair or this knife needs sharpening.
Yaptığı iş için bıçağına ihtiyacı var.
He needs his knife for his work.
Mesleği gereği bıçağına ihtiyacı var.
He needs his knife for his work.
Yanında oturan bayan adama bakmış ve... bayım, bir şey görünüyor, demiş adamsa bıçağını alıp memeyi kesmiş ve... önemli değil, ben de üç tane daha var, demiş.
A lady sitting next to him looks at him and says Mister, something is showing- - the man then takes a knife, cuts off the udder and says, never mind I've got three more.
Bıçağı olan var mı?
Has someone got a knife?
O bıçağıyla oynayıp "Ho, ho burada biri var galiba" diye dürtmedi.
She didn't jab at it with her knife throwing cute little epigrams like, "Ho, ho, ho. I think there's somebody in there."
Bir bahse girdiğinde dürüst oynamalısın, ayrıca Galyalıları çağırmak için her türlü... hakkım da var, ve sana Mısırlılar'ın hala güzel saraylar yapabileceğini... kanıtlayacağım, Romalı'ların İnşaatçıları rahat bırakmalarını konusunda ısrar ediyorum, Ayrıca söylemeliyim ki...
When you make a bet you're supposed to play it fair and I had every right to... call the Gauls, and I'll prove to you that my Egyptians can still build a beautiful... palaces, and I insist that the Roman leave the builders alone and let me tell you...
Bronco, keskin bir bıçağın var mı?
Bronco, you got a sharp knife?
- Bilenecek bıçağınız var mı?
- ♪ Knives, knives to grind!
- Bilenecek bıçağınız var mı?
- ♪ Any knives to grind?
Cole, bir yerlerde bıçağın var mı?
Now, Cole, have you got a knife somewhere?
Kaç tane bıçağınız var?
How many knives do you have?
İpleri keserken bıçağın kaymasıyla oluşan yara var.
The scar, where my knife slipped cutting the ropes.
Elinde bıçağın var.
You have a knife.
- Bıçağın var mı?
- You got a knife?
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19