Carol translate English
6,136 parallel translation
- Ama sonra Carol'la konuştum ve durumundan bahsetti bana ve anladım ki seni yani seni yanlış değerlendirmişim, özür dilerim.
What? But then I talked to Carol and she told me more about your situation, and I realized, I might've... you know, just... misjudged you, so-so I'm sorry.
- Carol'la sizin adınıza o yüzden seviniyorum.
You know, that's why I'm so happy for you and Carol.
Carol'la hemen bir konuşup dönerim.
I got to go have a quick talk with Carol and I will be right back.
Carol!
Carol!
- Carol.
- Carol.
Carol Pilbasian-Miller'ın Evi.
Home of Carol Pilbasian-Miller.
- Biliyorum Carol, biliyorum.
I know, Carol. I know.
Carol'a söylemedin, değil mi?
- Were you? Okay. You didn't tell Carol, did you?
Carol, bence toplum içindeki yakınlığımızı biraz azaltmalıyız.
Carol, I-I think we might have to cut down on the public displays of affection - for a bit.
- Carol bu bebek yapma işinde sence biraz aceleci değil miyiz?
Carol, are you sure we're not rushing into this whole... - "having a baby" thing?
"Mümkün olduğu kadar çok bebek yapmalıyız." Carol aynen böyle dedi.
We need to have as many babies as possible. Those were Carol's exact words.
İnsanlık için hem Carol'u, hem de Melissa'yı hamile bırakmalıyım.
I should be impregnating both Carol and Melissa for the good of humanity.
- Carol! - Ne oluyor?
Oh, Carol!
Hayır Carol, iyi değilim!
No, Carol! No, I'm not okay!
Carol, ne yapacağımı bilmiyorum.
Carol, I don't know what to do...
- Carol, bebeklerimizin birbirleriyle seks yapmasını istiyor musun?
Carol, do you want our babies to have sex with each other?
Carol, söylemek benim de dudaklarımı acıtıyor ama başka çaremiz yok.
- Carol, it hurts my lips to say it. But our backs are against the wall here.
Ama Phil ve Carol bebeklerini kastetmiştim.
But I meant Phil and Carol babies.
Carol, yavrularımız ensest ilişki yapmak zorunda kalmamalı.
Carol, we cannot put our babies in a situation where they have to have sex with each other.
İşte benim Minnoş Carol'um.
That's my Care Bear. Be strong.
Hayır Carol, bana azdığını söylemiyor.
! No, Carol, she's not talking about being horny about me.
- Carol'a ne dedin sen?
What the hell did you tell Carol?
Carol'la aranızda fitne çıkarmak istemedim.
I swear I never meant to come between you and Carol.
Carol'a gidiyorsun demek?
Just heading to Carol's, huh? Cool, cool, cool.
Güzel, güzel.
Carol?
- Carol? Tık tık.
Knock, knock.
- Carol, tek azdığım şey senin arkadaşlığın.
Carol, the only thing I'm horny for is your friendship.
- Carol, yapma.
- Carol, come on.
- Şey gibi olur sanmıştım... Carol'un dediği gibi işte.
I thought this was just going to be about, you know, the stuff Carol said.
Carol'a karşı suçluluk hissediyorum.
I just feel guilty about Carol.
Of be Carol!
Damn it, Carol!
Hayır Carol, kimse ishal değil.
No, Carol, nobody has diarrhea. Okay?
Carol, yazıklar olsun sana.
Carol, shame on you.
Carol, kafan mı güzel?
Carol, are you high?
Carol Pilbasian Miller, yetenekli şeytanın tekisin.
Oh, Carol Pilbasian Miller, you are one crafty devil.
Carol?
Carol? - What's this?
Carol, bunun adı sadece sim israfı.
Carol, this is a complete waste of glitter. Okay?
- Yapma lütfen Carol aşk, aynı favori filmden daha derin bir şeydir.
Oh, please, Carol. Love runs deeper than just sharing a favorite movie.
- Carol, iyi misin?
Carol, you okay?
Evet ama Carol...
Yeah, but, Carol...
Carol, sistemini küçümsemek istemem ama çok uğraştırıcı bir şey bu.
Carol, I don't want to demean your system here, but it's just so elaborate.
- Carol, desteklemeyi keser misin artık?
Carol, will you stop nudging them?
Ne diyeceğim biliyor musun Carol?
You know what, Carol?
- Çok geç Carol.
Oh, too late, Carol.
Peki Melissa, senle Carol tişörtlü, benle Todd çıplak olalım, nasıl?
Okay, so, Melissa, why don't you and Carol be shirts, and Todd and I will be skins?
İşte bunları Carol'a diyecektim. Sence nasıl?
So I was gonna say all that stuff to Carol.
- Hayır, bence Carol çok sevecektir. - Oh, güzel.
No, I think Carol will love that.
Carol'a böyle hiç dokunmadan aynı şekilde söyleyeceğim.
Yeah, I'll just keep it exactly the same for Carol.
- Carol?
Carol?
Carol.
Carol.
- Carol?
- Carol?