Enayi translate English
1,135 parallel translation
Tamam da gerçeği hangi enayi ortaya çıkaracak?
OK, but who's gonna be the poor schmuck who finds out?
Dinle enayi, o sabah biri kampa gidip Tim O'Leary'yi ele verdi.
- Listen, numbskull. Someone that morning went up to the camp... and betrayed Tim O'Leary.
Hile, para ya da şiddet kullanarak saf ve masumları dolandıran ve onlara enayi muamelesi yapanlara hiç kimse Hıristiyan diyemez.
Anyone who uses trickery, money or violence to swindle innocent, unsuspecting people and treats them as simpletons, ooody ca ca t at ma a CC st a
Enayi miyim ki seninle oynayayım?
Am I a sucker to play with you?
Şahidimsiniz. Tamam da gerçeği hangi enayi ortaya çıkaracak?
When I was screaming for a surgeon, I sure didn't think they were gonna dig you up.
Bütün teorilerim yanlış, sadece beni enayi gibi gösterirdi.
What on earth for? The theories are all wrong. That would only prove it.
Kasabaya bir avuçaltın tozuyla bir salak gelir sonra 80 km. İçinde ne kadar enayi varsa hepsi onun peşine takılır.
A fool comes to town with a fistful of gold dust and every jackass in 50 miles around lights out after him.
Enayi evleneli daha üç hafta oldu.
Sucker's only been married three weeks.
Seni salak enayi.
You dumb rookie.
Salak enayi!
Dumb rookie!
Seni salak enayi!
You dumb rookie!
Benden başka enayi bulamadın mı be?
Find another groom for you. Can't you find any other fool?
Ve sırtlan enayi yerine koyulduğunu düşünmeye başlar.
And he begins to wonder whether he's been taken for a sucker.
Bana enayi diyebilirsiniz.
Call me a sucker.
Beni enayi yerine koyabileceğini sandın, Myrtle.
Maybe you think you can fool me, Myrtle.
Ama tanrıyı enayi yerine koyamazsın.
But you can't fool God.
Bunu yapabilecek bir enayi orospu çocuğu bulacaklar.
Oh, they'll find some dumb son of a bitch to bring it up.
Enayi tuzağı gibi görünüyor...
Looks like a booby-trap...
Allahın dağında bu kadar çok enayi göreceğine inanır mıydın?
Would you believe so many chumps in the middle of Nowhere, U.S.A.?
Beni böyle enayi yerine koymaya devam edersen! ... sana bokunu yediririm, soysuz herif!
I'll make you eat your own shit, you bastard, if you go on taking me for a jerk!
Dedi ki, "Enayi Armand'a dön."
He said, " Go to that fool Armand.
Beni enayi yerine koyamazsın söylediğin sözlerle.
You don't fool me with your words.
- Hangi enayi Chiefs'i alır?
- What sucker would buy the Chiefs?
Sen öldün, enayi!
Kill me? You're dead meat, sucker!
Sayonara, enayi!
Sayonara, sucker!
İkinizi de enayi yerine koyduk.
We made a sucker out of you too.
- Hiç almadım. Alınmayın ama bu enflasyonla sizi enayi yerine koyuyorlar.
With all due respect, Mr Wichard, with today's inflation, that makes you a bit of a schlemiel.
Sen bana enayi mi dedin az önce?
You callin'me some kind of a name?
Kafamda bir şişlik var diye bir ton hastane masrafına girecek kadar enayi değilim.
You're not gonna sucker me into a lot of medical bills for a bump on the head.
Bize 1'e 2 verecek bir enayi arıyoruz.
We're trying to find some fool who will give us 2-to-1.
İçerisini dikizleyebileceğiniz çatlak ve yarıklardan bakmak bile zorlarına gidiyor,... çünkü, o zaman en aptal insan bile, kendisinin enayi yerine konulan bir seçmen olduğunu fark edecektir.
Not even to see the cracks and crevices through which one could peep, because then even the greatest fool would realize that he's just another gullible voter.
- Ellerine hakim ol, enayi.
Just keep your hands to yourself, turkey.
Tamam enayi. paraları uçlan bakalım.
Okay, sucker, hand over your cash! Now!
- O enayi sopasını uçağa almazlar.
- He can't take that fool thing on the plane.
Neyim ben, enayi mi?
What am I, a goof?
İçindeki birisiyle konuşuyor ama kimse ona budala demiyor. Dikkat etsene, enayi.
He talks to someone inside him but they don't call him an idiot.
İkinci el şakası şakayı yapan ve enayi iç mekanda iken gerçekleşir.
Secondary precipitation occurs when both protagonists and dupe are located indoors.
Belkide bu petunya saçmalığını bırakmalı ve bu enayi için bir çare bulmalısın.
Maybe you ought to drop this petunia shit and figure out a cure for that sucker.
Yay kıçlı enayi ahmak.
Bow-legged sap sucker.
Enayi yerine konduğuma inanıyorum.
I believe the word is "sucker."
Ed, benim alnımda enayi yazmıyor, tamam mı?
Ed, I'm not your ordinary, everyday fool.
Alnımda enayi mi yazıyor?
What am I, stupid?
Kulübemi satın alması için bir enayi bulmam gerekecek.
Guess I have to find a sucker to buy my cabin.
- Anlaştık enayi.
- You're on, sucker.
Anlaştık enayi.
You're on, sucker.
Koç, şaka yaptığını açıklayınca kendini enayi gibi hissedeceksin. Bekle de gör.
Coach, you'll feel silly when he pulls the plug on this gag.
Ve bir enayi!
What a sucker!
Yapma, karşında enayi yok.
Come on, you ain't dealin'with Johnny Bananas.
Enayi olmadığını biliyorum.
I know I ain't.
Enayi miydik, yani!
Boy, were we dumb!
Bizi enayi yerine koyduklarını düşünüyorum!
I think I'm being taken for a fool. And you?