Geçtik translate English
2,911 parallel translation
Onların şimdi yanından geçtik!
We just went by them!
Terk edilmiş bir eve geçtik ve ateşi izleyip içinde kaderimizin izlerini görmeye çalıştık.
We moved into an abandoned house and watched the fire, trying to see in it signs of destiny.
" Tanklarla hücuma geçtik.
" We attacked with tanks.
- Tek belirsizlik başlangıcı ki bu nedenle Rommel'le temasa geçtik.
- The front is the only uncertain. Just because we contacted Rommel.
Hepimiz bu yollardan geçtik.
Andy was a friend to all of us.
Ray, biz zaten bunların üstünden geçtik.
Ray, we already went through this stuff.
104. otoyol üzerindeyiz. Wuyi'yi yeni geçtik.
We're on Highway 104, just passed Wuyi.
104. otoyol. Wuyi'yi yeni geçtik.
Highway 104, just passed Wuyi.
Buradan daha önce iki kez geçtik.
We've been through here twice before.
Hepimiz suç sınavından geçtik.
We all passed the Crim exam.
Evan, bu kısmı geçtik.
Evan, we're past that.
Sen ve ben- - Çok uzun yollardan geçtik.
You and I- - we go back a long way.
Bence bunu atlatacak dönemi çoktan geçtik.
I think we're past the point of trying to cover this up.
O noktayı geçtik artık.
It's beyond that now.
Öğle yemeği için harekete geçtik, durmamızın anlamı yok.
This lunch is already a runaway train, no point in stopping it.
Amma hızlı atladın oraya. Pillerden metrese nasıl geçtik ki?
I'm just saying, some guys cheat on their wives.
William öldükten sonra daha kullanıcı dostu bir sisteme geçtik.
After William died, we converted to a more user-friendly one.
Fakat umurtayı satın almak için sahibiyle birkaç kere temasa geçtik ve o da açıkça reddetti.
Except that we've approached the owner on a number of occasions to buy the egg and he refuses.
Giyindik. Ortak salona geçtik.
We get dressed, go to the common room.
Bu yolları çoktan geçtik biz.
We are so far past that. There's no saving Division.
Emma ve ben kuyrukta öne geçtik.
Emma and I have jumped to the front of the list.
Bugün oyun arkadaşı seçimlerini geçtik, ve kazandık.
We pass our playdate audition today, and we're in.
Oh, aklında başka bir şey olmasını oldukça geçtik.
Oh, we're way past second thoughts.
Üstünden defalarca kez geçtik.
We've been over the plan 50 times.
Şu çalışan dosyalarının üstünden geçtik mi yola koyulabiliriz.
Now we just need to deal with those personnel files, and we can get going.
Ne kampanyası? Geçtiğimiz 3 hafta boyunca 25,000 mil yol aldık. Her saat diliminden geçtik.
In the last three weeks we've flown over 25,000 miles, crossed every time zone.
- Sanırım oraya varmadan önce tren yolundan geçtik.
I think we crossed railway tracks just before we got there.
Oylamaya geçtik bile.
We're now turning to a vote.
Umarım teftişten geçtik.
Hope we pass muster.
Yani, o gece ikinci aşamaya geçtik.
Let's just say we got to second that night.
Baksana, biraz önce Carvel'i geçtik.
Oh, look. We just passed a Carvel.
Servis sağlayıcınla bağlantıya geçtik uçuş ve otel rezervasyonlarını yaparken bir yandan da kaykay, video oyunları falan alıyormuşsun. Bir de yeni bir çift ayakkabı.
Contacted the ISP, while you were booking flights and hotels, you were also doing a little shopping online- - skateboard, video games... oh yeah, and a nice new pair of kicks.
Şimdi de psikoloji sorularına mı geçtik?
Oh, have we moved on to psychology?
Sınavı geçtik!
We passed our boards!
Ailesiyle bağlantıya geçtik mi?
Contacted the parents?
- Ailesiyle iletişime geçtik mi?
- We contact the family?
- Hepimiz o yollardan geçtik.
- We all been there.
Sonra da bana geçtik, ki orada sutyenini çıkarttım. Tek elle ve sadece dört saniyede.
Before taking it back to my place, where I removed your bra with one hand in under four seconds like...
Bu yüzden eğitimden geçtik.
This is what we trained for.
Lütfen bana 10. sınıftayken Jenna Cristalli'yle 2. aşamaya geçtik diye kıskandığını söyleme.
Please don't tell me that you're jealous of me getting to second base in tenth grade with Jenna Cristalli.
Bu yollardan daha önce de geçtik.
We've been there before.
- Matt, bu yoldan daha önce geçtik.
Matt, we've been down this road.
- Hepimiz geçtik o yollardan.
We've all been through it.
Buraya koyduğum tüm kurbanların bankaları ile temasa geçtik. Mali kayıtlarını incelemeye başladık.
We contacted all the credit agencies about the victims I've put up here, set up spreadsheets tracking all their financial accounts.
Orayı geçtik, Emily.
It's already past there, Emily.
Buna inanmıyordum ama bu yaz ben ve kuzenim imkansız olayları bilen bir hayaletle iletişime geçtik.
I didn't believe in it either, but this summer, me and my cousin. Contacted a ghost. Who knew all kinds of impossible stuff.
Doğruluğu atlayıp doğrudan cesarete mi geçtik, yoksa...?
Did we skip truth and head straight to dare, or...?
Rol yapmayı çoktan geçtik.
We are way past pretending here.
- Ve uçuşa geçtik.
- And we're off. - Okay.
Fakat direk içerisinden geçtik.
But we went through it.
Bay Dunn ile olan ilişkimizde özür faslını geçtik.
No.