Gidiyoruz translate English
36,165 parallel translation
Çünkü aile yemeğime gidiyoruz belki giymek için yeni bir şeyler isteyebilirsin.
Because we're going to my family dinner, and maybe you want something new to wear.
Gidiyoruz.
We're going.
Jacob'u almak için ilk önce Tiffany'e gidiyoruz.
We're going to Tiffany's first to pick up Jacob.
Daha yeni kıçını kurtardım, bu yüzden bugün sikik bin metreye gidiyoruz.
I just bailed your ass out of jail, so today we're going to fuck the thousand feet.
- Nereye gidiyoruz?
Where are we going?
Nereye gidiyoruz?
Where are we going?
Gerçek anlaşma bu, ve biz gidiyoruz kapsama konusuna.
This is the real deal, and we are a go on containment.
Topanga barınağına gidiyoruz.
We're going to the topanga shelter.
Bu o günlerden biri Kimsenin yaşaması gerekmiyor, İkinci kez izin verin, ama biz gidiyoruz.
This is one of those days that no one should have to live through, let alone a second time, but we are going to.
Aşağı gidiyoruz.
Down we go.
Oraya gidiyoruz.
There we go.
Üçlü danışmanına gidiyoruz.
We go to throuple counsel.
Bok nefesli yaşlı bir adamın karşısına oturmaya gidiyoruz.
We go and sit in front of old man with shit breath.
Tatile gidiyoruz.
We're going on vacation.
Lydia Spring'i kurtarmaya geleceğe gidiyoruz.
No, we are going back to the future to save Lydia Spring!
Tamam Todd! Biz gidiyoruz!
Okay, Todd, we're leaving!
Sabah ilk iş gidiyoruz.
We leave first thing in the morning.
Raja köşküne doğru gidiyoruz.
We are going rowards raja bungalow
Hani Gianni's, Giovanni's diye yerlere gidiyoruz.
Like, we go to Gianni's. We go to Giovanni's.
Angela's diye bir yere gidiyoruz.
We go to Angela's.
Maria Rita, haydi gidiyoruz.
Maria Rita, let's go.
- Peşinden gidiyoruz. - Neden?
- We're going after her.
Alışverişe gidiyoruz. - Oh.
We're going shopping.
Gel, gidiyoruz.
Come on, let's go.
"Raza" onları oyalayın Beş'i almaya gidiyoruz.
Hold them off, "Raza." We're going after Five.
Biz Japonya'ya gidiyoruz
We're going to Japan!
Ozzy, Japonya'ya gidiyoruz.
Ozzy, we are going to Japan!
Gayet iyi gidiyoruz.
We've got a good thing going.
Lanet olsun Rubicon'a gidiyoruz evlat.
We're going down the dang Rubicon, son.
Tamam gidiyoruz.
- Okay, we're rolling.
Gidiyoruz.
We're rolling.
Haydi gidiyoruz!
Let's go, c'mon!
Hadi, gidiyoruz!
Come on, let's go!
Ambulanstasınız Dr. Chance. Hastaneye gidiyoruz.
You're in an ambulance, Dr. Chance, on the way to the hospital.
Gidiyoruz.
We're leaving.
Arabalara binin gidiyoruz.
Get in your cars, c'mon!
Niye geri gidiyoruz?
Why are we going back?
İşte gidiyoruz.
Here we go.
Sonra doğruca kampa gidiyoruz.
It won't take long, like 20 minutes, then straight to camp.
Hadi, gidiyoruz, değil mi?
Now, come on, are we leaving or aren't we?
Ne kadar uzağa gidiyoruz?
How far is where we're going?
- Tessa, gidiyoruz!
- Tessa, we're on the move!
Tamam, acile gidiyoruz. Sen arabayı beğendirmeye uğraşma yeter.
Fine, we'll go to the E.R. Just stop selling me on the van.
Hepimiz oraya gidiyoruz.
We're all going there.
Dana, buradan gidiyoruz.
Dana, we're getting out of here.
- O zaman dağa gidiyoruz.
So we're going back.
- Eve mi gidiyoruz?
- Yeah. - Yeah, yeah.
Matt, sonunda eve gidiyoruz.
Matt, we're going home.
- Evet. Evet, gidiyoruz.
Yeah we are.
Tamam, bir kez daha. Sonra gidiyoruz.
Okay, one more.
Gel hadi, gidiyoruz.
Come on, let's go.
gidiyorum 1257
gidiyor 253
gidiyorsun 93
gidiyor musun 364
gidiyorum ben 24
gidiyorsunuz 20
gidiyor musunuz 95
gidiyorlar 124
gidiyor mu 22
gidiyor muyuz 99
gidiyor 253
gidiyorsun 93
gidiyor musun 364
gidiyorum ben 24
gidiyorsunuz 20
gidiyor musunuz 95
gidiyorlar 124
gidiyor mu 22
gidiyor muyuz 99