English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ H ] / How

How translate English

860,584 parallel translation
Nasılsın? " dedim.
How you been? "
Gitsin diye sandviçimden bir parça vermem gerekti, işte böylelikle dost olduk.
I had to give him a piece of my sandwich so he'd go away, and that's how we became friends.
Baba'yı nasıl böyle eğittin? "
How'd you train Baba to do that shit? "
Bilirsiniz nasıl olduğunu.
You know how that goes.
Böyle bir şeyi nasıl çektiler, bilmiyorum.
I don't even know how they'd even get such a thing.
Siyahi olduğumdan değil, tavrımı sevmiyorlar.
Not'cause I'm black, but they don't like how I roll.
Nasıl olacak o iş? "
How's that gonna work? "
Bu arada insanlar 1940'larda böyle boşanıyormuş.
By the way, that's how people used to get divorced in the'40s.
Artık sadece ne kadar süre eve dönmeyeceğini biliyorsam asılıyorum.
The only time I jerk off now is if I know how long she'll be gone.
Buraya nasıl girdin?
How did you get in here?
- Nasıl yardım edebilirim?
- How can I help you?
Kaplan onu buradan tanıyor işte.
That's how Kaplan knows him.
- Ray hattın en son ne zaman soygun geçirdi?
- How long has it been since your rail line has had a robbery?
- Nasıl?
- How?
Bunun ne kadar tehlikeli olabileceğini size söylememe gerek yok.
I don't have to tell you how dangerous that can be.
Boş elleri hiç sevmem biliyorsun.
You know how much I don't like empty hands. Sorry, boss.
Nikolaus, nasılsın, arkadaşım?
Nikolaus, how are you, my friend?
Bunun arkasında Kaplan varsa ve amacı Red'e zarar vermek ise, Ressler'ın Hitchin'ı indirmesinin faydası ne?
If Kaplan is behind this and her goal is to hurt Reddington, how does using Ressler to take out Hitchin help?
Bunu nasıl biliyorsun?
How do you know that?
Her detayı istiyorum... Ne yaptığını, nasıl yaptığını, Agent Ressler'ın bilincine hangi anıları eklediğini hangilerini çıkardığını bilmek istiyorum.
I want every detail- - what you did, how you did it, what memories you implanted in Agent Ressler's consciousness, and what you took away.
1 Ekim 2013'e ne dersin?
How'bout October 1, 2013?
SCI7'ye ne dersin peki?
How'bout SCI7?
Adını nasıl söylersin?
How could you even say his name?
- Bunu nasıl yapabilirler?
- How could they do this?
Nas Sandstorm'un banka hesaplarını nasıl buldu?
How did Nas find Sandstorm's bank accounts?
Kaç kişi şu şeyin peşinde acaba?
How many people are after this thing?
Bu nasıl açıklayacak?
How is that supposed to clarify?
Tamam, onu nasıl alacağız?
Okay. So how do we get that?
Ayrılması hakkında nasıl hissediyorsun?
How do you feel about her leaving?
Size nasıl yardımcı olabillirim?
How can I help you?
Weller'la nasıl gitti?
How'd it go with Weller?
Bakın, bu buluşmanın ne kadar tehlikeli olabileceğini bilmiyoruz. O yüzden...
Look, we don't know how dangerous this meet is going to be, so...
Ne dersin gözlüklü?
How about you, glasses?
Bizi daha ne kadar burada tutacaksın?
How long are you gonna keep us here?
- DAHA NE KADAR...
- How much longer...
Partnerinizle nasıl tanıştınız ve ilk izlenimleriniz nasıldı?
How did you meet your partner and what was your first impression?
Şimdiyse bunu nasıl geri getireceğim?
Now, how do I get that back?
Şimdiyse nasıl olduğunu bulmamız gerekiyor.
Now we just have to find out how.
Nasıl bakarsanız bakın, bugün bizim için bir zaferdi.
Today was a win, no matter how you look at it.
Sadece bunların birbirine nasıl oturacağını çıkaramıyorum.
I just... I can't figure out how it all fits together yet.
Seni nasıl arayabildiğimi sanıyorsun?
How else do you think I'm calling you?
Nasıl?
How?
Lider olmanın bir kısmı, ekibine güvenmeyi ve görevlendirmeyi öğrenmektir.
Part of being a leader is learning how to trust your team and learning how to delegate.
Zapata nasıl?
How's Zapata?
Yeni hayat tarzın nasıl gidiyor?
How's the new living situation going? Good.
Siz çocuklar, bu oyunu böylemi, oynamak istiyorsunuz?
That's how you guys want to play this?
- Zapata nasıl?
- How's Zapata?
Bak, haberlerin ne kadar üzücü olduğunu biliyordum.
Look, I knew how upsetting the news would be.
Bunu nasıl aldın?
How'd you get that?
Liseden sonra bir atış alanında çalıştım, nasıl ateş edildiğini anlamadan döndüm.
Back before I knew how to shoot. I... worked at a gun range after high school.
Bunu nasıl elde ettin?
How the hell did you get that?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]