Iron translate English
7,641 parallel translation
Bir şey var mı?
Iron Man : Anything?
Kaptanın bunu söyleyeceğini sanmıyorum Hulk.
Iron Man : I don't think that's where Cap was going with that, Hulk.
Üzgünüm çocuklar.
Iron Man :
Daha fazla bilgi lütfen.
Iron Man : More intel, please.
O kalın demir kaskını çıkar da kafana şunu sok.
Get it through that thick iron helmet of yours.
Yerinizde olsam onu indirirdim bayım. Yoksa Tanrı şahidim boğazınızı keserim.
I'd lower that iron, mister, before I shave your throat for Saint Peter.
Hamur yoğurmaktan yumrukları demir hâline gelen bir adam.
A man with an iron fist from kneading dough.
Yeniden yola çıktığımızda kabul ettim ki... 4 çeker demir madeninde kabul edilebilir.
'As we got back on the road, I could accept that'four-wheel drive makes sense in an iron ore mine.
Düşük hemoglobinli demir eksikliğinden kaynaklı anemisi var.
He has iron-deficient anaemia with low haemoglobin.
Birimizin ağırlık kaldırmaması iyi bir şey.
It's a good thing one of us isn't into pumping iron.
Birimizin ağırlık kaldırması iyi bir şey.
It's a good thing one of us is into pumping iron.
Çocukken babamla bir Iron Hans kampına gitmiştim.
I went to an Iron Hans camp with my dad when I was a kid.
Demir zincirler onu güçsüz kılıyor. Şimdi ister yalvar, ister intikam al seni kendine ne getirecekse onu yap.
As you can see, the iron chains render her powerless, so you can plead your case, exact your revenge, whatever it is that puts a spring back in your step.
Corwin'i yargıç olarak tanımanı ve yanılsamanı sağla tek başına, Salem'i kontrol etmek ve anlayışlı karınla... ve düşmanın, Hathorne'un sessizliği.
To endorse Corwin as magistrate and maintain the illusion that you and you alone control Salem, and your wife, with an iron grip and silence your bitter enemy, Hathorne.
Demir düğümü ve ölü ağacı ile bir cadıyı bağlamak... yeni kesilmiş gibi hadım ediyor.
Bind a witch with the right knot to iron and dead wood, he's as neutered as a freshly cut steer.
Bir süredir, son bir kaç ayda değişen davranış şekillerin üzerine veri topluyorum ve vardığım sonuç Paige'e karşı hislerin olduğunu kanıtlayan kesinliği tartışılmaz bir teorem.
I've been collecting data on your shifting behavior patterns the past few months, and the result is an iron-clad theorem that proves you have feelings for Paige.
Onlar çelik, çelikte demir vardır.
No, no. Those are steel. Steel is iron.
Demir perilere iyi gelmez.
Iron and Fae don't mix. That's what I am...
Demir çiviler, Crognard'ın mistik göğüsleri için bir şey ifade etmiyor!
Iron spikes mean nothing to Crognard's mystic pecs!
Demirden yumruklarla yönetirdiler orkestrayı.
Ruled with an iron fist. Well, Toscanini, look at that.
Demir Mike'tan sonra, aslında daha nazik bir adamın dokunuşuna hasret olduğunu düşünür.
She wonders if maybe after "Iron Mike," what she's really yearning for is the touch of a gentler man.
Dokuz numaralı sopasını parlatmak için evime davet ettim.
I invited him over so I could spit-shine his 9 iron.
Eski bir bijon anahtarı.
An old tire iron.
Demir Adam iyimser olmaya başladı.
Iron Man's feeling optimistic.
O işi S.H.I.E.L.D'a bırak.
IRON MAN : Leave that to S.H.I.E.L.D.
Sakın kendini suçlama Kara Dul.
IRON MAN : Don't blame yourself, Widow.
Hulk, onu Dünya'nın yerçekimine it.
( GRUNTS ) IRON MAN : Hulk, push him into Earth's gravity well.
Garip bir şey hissetmiyorum fakat eğer sen diyorsan bu benim için yeterli.
IRON MAN : I don't sense anything strange, but if you do, that's good enough for me.
Beni bile kandırmayı başardın fakat Kaptan her zaman gerçeği görmeyi başarıyor.
IRON MAN : You even had me fooled, but Cap's grounded enough to always see reality.
Sıcak saç maşam var!
Shoo! I've got a hot curling iron!
Bunu demirle, taşla, çelikle güçlendirerek.
With fortifications of iron, stone and steel.
Ayrıca Ramona da tabutuna geri dönmeli.
And I think Ramona should go back in the iron maiden.
Şok cihazını bulduk Çekiç, arabanın bagajındaki bijon anahtarının yanında.
We found the taser, Hammer... in the back of your car, right next to that tire iron.
Maktule vuran şey çok yüzlüymüş ve çekiç ya da bijon anahtarı gibi yaygın bir şey değilmiş.
Whatever hit the victim was multifaceted and definitely not a common object like a hammer or a tire iron.
Iron Heights senin gibi insanları zapt edebiliyor artık.
Iron Heights can hold people like you now.
Bahse girerim yine Demir Adam'ın başı beladadır.
Betcha Iron Man's in trouble again.
Geliyor!
IRON MAN :
Sanırım bu kadar koca oğlan.
IRON MAN : Think that did it, big guy.
Ben hallederim Jen.
IRON MAN : I can handle this, Jen.
Al bakalım Iron Hide!
( GRUNTS ) Take that, Iron Hide!
O orijinal Demir Adam zırhı koleksiyon piyasasında servet eder.
That original Iron Man armor is worth a fortune on the collector's market!
Bakalım görünmez Demir Adam'la görünmez A-Bomb kapışırsa neler olacak.
Oh, going Stealth, huh? Well, let's see what happens when an invisible Iron Man fights an invisible A-Bomb!
Bu son şansın Ana makine.
IRON MAN : Last chance, Mainframe.
Baksana bana, Klasik Demir adam odlum.
Check me out. I'm Iron Man Classic.
Demir Adam, git baştan başlatma düğmesine bas.
Iron Man, go! Hit the reset button!
Demir Adam'la sen beş derbi almışsınız.
Well, with Iron Man, you've got your five derbiers.
Ne yaptığımı biliyorum.
IRON MAN : I know what I'm doing.
Demir Adam!
Iron Man!
Hulk!
Watch it! Hulk! IRON MAN :
Dikkat edin Hulklar!
IRON MAN :
- Tony, dikkat et.
IRON MAN :