Kalkma translate English
3,227 parallel translation
Rahatlamamış numarası yapmaya da kalkma sakın.
And don't even pretend like you're not relieved.
Sakın o alarma dokunmaya kalkma!
Don't even think about touching that alarm.
Yemek yapmaya kalkma.
Don't try to cook.
Kalkman gerekenden önce yataktan kalkma saçmalığını hiç anlamıyorum.
They don't- - I don't even understand this shit... with getting out of bed before you have to.
Ayağa kalkma.
Don't get up.
Paramı nasıl kazanacağımı söylemeye kalkma sakın.
You don't tell me how to make my goddamn money.
Kalkma zamanı.
Time to wake up.
Bana Bangles'ın sözlerinden alıntı yapmaya kalkma.
Don't try to talk to me in bangles titles.
Yerinden kalkma.
Sit tight.
Bana ders vermeye kalkma, Greg!
Don't lecture me, Greg.
Beni aptal yerine koymaya kalkma!
Don't you fool with me, man!
Sakın bana ders vermeye kalkma!
Don't you dare lecture me!
Başka bir şey yapmaya kalkma.
Don't try to do something different.
Sakın o kozu kullanmaya kalkma.
You do not get to play that card.
- Sabrımı zorlamaya kalkma sakın.
- Don't test me.
Sakin, sakin, sakin, bu kadar ani kalkma.
- Yeah. Easy, easy, easy, don't move so fast, take it easy.
- Şimdi benimle konuşmaya kalkma.
Chief... Don't talk to me right now.
Egil ne olursa olsun kalkma.
Get back. Don't get up, no matter what.
Hiçbir şeyi tek başına yapmaya kalkma.
Don't try to do it all yourself.
- Geçen seferki gibi içki ısmarlamaya kalkma.
- Don't just buy us drinks like last time!
Kalkma bir dakika.
Don't get up.
Sakın yerinden kalkma sen.
Don't get up.
Bana emir vermeye kalkma!
Don't even speak to me!
Mücadele ettiğim dünya, Ji Hyun'un ayağa kalkma umudu yok diyor.
I didn't live in a nau00efve world, where I can have hope for Ji Hyun to wake up.
[Gülnihal] Dur bekle! Şu tepsiyi koyayım, kalkma!
Wait, let me just put the tray down.
Ne diyorsun sen? Bana kazık atmaya kalkma.
What the hell are you talking about?
Kalkma sakın!
Stay down.
Sakın bana bahşiş vermeye kalkma.
Don't you dare try to tip me!
Ona deli demeye kalkma.
Don't you call her insane.
Sakın bir şey denemeye kalkma!
Don't you try anything!
Yerinden kalkma.
Just sit tight.
Benimle kafa bulmaya kalkma.
- Do not fuck me about. - Hey!
Sakın bana bu olayda akıl vermeye kalkma.
Don't you tell me how to handle this. You don't get to tell me how to handle this.
Bir daha beni kardeşimle kıyaslamaya kalkma.
Don't ever compare me to my brother again.
Kalkma zamanı, uyanın.
It's time to get up. Wake up.
Bana yerini söyle, ama sakın yalan söylemeye kalkma, sakın.
Tell me where you are and don't lie. Ever.
Lütfen, bana onurundan falan söz etmeye kalkma.
Please, don't claim your honour is at stake.
Sakın bana hakaret etmeye kalkma.
Don't you insult me.
Kalkma.
Keep sitting.
- Beni durdurmaya kalkma amca.
! Don't stop me, Subedaar uncle.
Ne gerektiğini söylemeye kalkma.
Don't tell me what I need.
Kalkma vakti Cody.
It's time to go Cody.
- Klas takılmaya kalkma, onu beğeniyorsun.
- Don't act cool, you like her!
100.doğum günün de olsa..... sakın böyle bir eğlenceye gizlice girmeye kalkma bir daha.
Don't ever sneak into a party like this again.
- Kalkma!
- Sit down!
Kalkma, özür dilerim.
Don't get up. I'm sorry, I didn't mean to.
Pekâlâ, radyo vericisi aramaya kalkma. Çünkü kabinler Faraday kafesi olarak çalışıyor. Kontrol ettim.
Okay, don't look for radio transmitters, because the booths work as Faraday chambers.
Hadi. Tamam, kalkma zamanı.
Okay, Santa, time to get up.
- Hemen kalkma.
Don't get up yet.
Hayır kalkma.
Don't bother getting up.
- Kalkma!
– Do not get up!