O beni seviyor translate English
538 parallel translation
O beni seviyor.
He does love me.
Lort Willoughby, o beni seviyor!
Lord Willoughby, she loves me!
O beni seviyor :
She loves me.
O beni seviyor...
She loves me...
- Çünkü o beni seviyor, bu yüzden!
- Because he loves me, that's why not!
O beni seviyor.
He loves me.
Bu değişik. O beni seviyor.
It's different, he loves me.
O beni seviyor, ben de onu.
He loves me and I love him.
Fakat o beni seviyor, Bay Williams.
But she loves me, Mr. Williams.
O beni seviyor, ben de onu seviyorum.
He / it loves me, I love him / it.
Ve o beni seviyor.
And she loves me.
O beni seviyor.
She loves me.
- Hayır o beni seviyor.
- Yes, it does.
O beni seviyor, o beni sevmiyor...
She loves me, she loves me not...
Anne, artık dayanamıyorum, o beni seviyor!
Mama, I couldn't take any more ; he loves me!
O da beni seviyor.
He loves me, too.
Kurt'u seviyorum, o da beni seviyor ve onunla evleneceğim.
Well, I love Kurt, and Kurt loves me, and I'm going to marry him.
Büyükbabamı seviyorum, o da beni seviyor.
I love the grandfather, and he loves me.
O da beni seviyor. Hakkımda söylenebileceklerin hepsi bu. Sadece mutlu olma şansımızın olduğunu ekleyebilirim.
She seems to like me, too, and that's about all that can be said for me except that we have a grand chance of being happy.
O da beni seviyor. Bütün bunlar çok saçma.
This whole thing is ridiculous.
Bütün kızlar onun için deli oluyor, fakat o sadece beni seviyor.
All the girls are crazy about him, but he loves only me.
O da beni seviyor gibiydi.
She seemed to like me.
O seni bekliyor... ve senin hiç sevmediğin gibi beni seviyor.
He's waiting for you... and loves me as you've never loved me.
O da beni seviyor, lakin benden korkup, uzak duruyor, tek bir kelime etmiyor.
Someone who loves me, too, but is afraid of me and keeps away and never says one word.
- Mae'yi seviyorum, o da beni seviyor bunu hiçbir şey değiştiremez.
- I'm not listening. - I love Mae, Mae loves me and you can't change it. No law can.
Benim hatam da "Tamam, o beni böyle seviyor, ben de bunu kabul edeceğim." demek oldu.
My mistake was saying, "All right, yeah. That's the way she loves me, that's the way I'll take it."
Akhenaton'u seviyorum, o da beni sağ kolu gibi seviyor.
I love Akhnaton, as I love my own right arm.
Beni, San Diego'daki o kız kadar çok seviyor musun?
Do you like me as well as that girl in San Diego?
O da beni seviyor.
And she loves me.
Anne, o da beni seviyor.
Mother, he loves me so!
Ve o da beni seviyor.
And he loves me.
Evet, beni o kadar seviyor ki Anne ile evleniyor.
Yes, he loves me so madly, he's going to marry Anne.
Hiç olmazsa o iyi biri, üstelik beni seviyor.
At least he's good and he loves me.
Onu seviyorum ve o da beni seviyor.
I mean, I love her. And she loves me.
O, benim onu sevdiğimden daha fazla seviyor beni.
He loves me more than I do him.
O genç biri, defalarca gördüm onu. Beni seviyor.
He is a young man whom I've met several times and he loves me :
Beni o kadar da seviyor olamaz Joey.
He can't love me all that much, Joey.
Bir kıza aşığım. Ama o beni sevmiyor. Başkasını seviyor.
I'm in love with a girl and she doesn't love me, she loves some other guy.
Beni o kadar seviyor ki, Duysanız inanamazsınız.
I tell you it is incredible to believe how much she loves me.
- Ve o da beni seviyor. - Hayır!
- And she loves me.
O da beni seviyor mu?
Does he love me too
O da beni seviyor. Beni Londra'ya götürüyor. Film?
He's taking me to London.
O da beni seviyor, biz evlenmek istiyoruz.
You know that I love him. He loves me, too, and we wish to marry.
O kötü biri değil, en iyi arkadaşım ve beni seviyor.
He is not wicked. He loves me. Do you not love me?
Demek istediğim, evi geçindirme konusunda başarısız oldu diye onu daha az seviyor değilim. O neden ben başarılı oldum diye beni daha az seviyor?
The point is, I don't love him any less just'cause he's a failure as a provider, so why should he love me less just'cause I'm a success?
Genç bir kıza aşık oldum, o da beni seviyor, ona evlenme teklif ettim. Ama babam da bu kıza evlenme teklif edip aşkımızı bozmaya çalışıyor.
I am in love with a young girl who returns my affection and who receives kindly the offer of my heart but my father takes it into his head to disturb our love by asking her in marriage.
Ama o beni seviyor
He finds me a great liking.
Burada kalacağız çünkü annem dedemi sevdiğimi biliyor o da beni seviyor ama ne zengin olacağım ne de earl. gördüğünüz gibi
We are going to stay here because mama knows that I love my grandpa. "And that he loves me. " But I'm not gonna be rich or be an Earl.
O senin kadar beni de seviyor.
He likes me as much as you.
O... hala beni seviyor! Şimdi ona gidiyorum!
He... still remembers me I'm going to see him now
O sadece beni öldürmeyi seviyor.
He'd just love to kill me.
o benim 717
o benim kocam 58
o benim arkadaşım 110
o benim babam 72
o benim kuzenim 20
o benim annem 47
o benim kız kardeşim 28
o benim karım 97
o benim kardeşim 80
o benim en iyi arkadaşım 29
o benim kocam 58
o benim arkadaşım 110
o benim babam 72
o benim kuzenim 20
o benim annem 47
o benim kız kardeşim 28
o benim karım 97
o benim kardeşim 80
o benim en iyi arkadaşım 29
o benimle 34
o benim dostum 56
o benim bebeğim 25
o benim kızım 63
o benim param 27
o benim oğlum 84
o benim çocuğum 22
o benim değil 26
o benim arkadaşım değil 21
o benim arabam 45
o benim dostum 56
o benim bebeğim 25
o benim kızım 63
o benim param 27
o benim oğlum 84
o benim çocuğum 22
o benim değil 26
o benim arkadaşım değil 21
o benim arabam 45