Olaganustu translate English
15 parallel translation
Ama bes-dakikalik bir olayin hikayesi... binlerce dakika da surebilir... eger ki o bes-dakika olaganustu bir bilincle doldurulursa.
But the story of a five-minute event... could be stretched a thousand times... if those five minutes were filled with exceptional awareness.
Dorduncu Varyasyon RUS GULUSU olan tepkiye ve olaganustu gururuna dalip gidiyorum.
Fourth Variation A RUSSIAN SMILE the reflection of your lively grace and your splendid pride.
Bu zaman kadar aldigim kesinlikle en olaganustu hediye bu.
This is without a doubt the most outrageous birthday present I've ever got.
Ben Bruce Campbell, olaganustu aktor.
This is Bruce Campbell, actor extraordinaire.
- Evet, gercekten olaganustu.
- I did. It's amazing.
150 yil oldu, bunu kutlamak icin, bizim ilk British kumarhanemizin acilisi, bu ilk kumarhanenin olaganustu hikayesini ve Wendell in nasil islettigini tekrar tekrar anlatan bir sergi yaptik.
A century and a half on, to celebrate this, the opening of our first British casino, we have created an exhibition telling the remarkable story of that first casino and the forging of the Wendell mantra.
Olaganustu cizimlerin var.
You've got awesome drawings.
inanilmaz bir yaris, olaganustu bir adam, ruya gibi bir sezon.
What a race, what a man, what a season.
Bu olaganustu sezon, henuz bitmis degil.
This extraordinary season is not over yet.
AÇILIŞ GECESİ YENİ OLAĞANÜSTÜ MÜZİKAL
OPENING TONIGHT NEW GREAT MUSICAL
OLAĞANÜSTÜ OZ BÜYÜCÜSÜ
No. No.
OLAĞANÜSTÜ HAL YAYINI
"Emergency television show"
GIULIO ANDREOTTI'NİN OLAĞANÜSTÜ YAŞAMI
THE SPECTACULAR LIFE OF GIULIO ANDREOTTI
SON DAKİKA HABERİ OSAKA'DA OLAĞANÜSTÜ HAL
NEWSFLASH OSAKA IS IN A STATE OF EMERGENCY
- OSAKA'DA OLAĞANÜSTÜ HAL VAR.
- OSAKA'S IN A STATE OF EMERGENCY.