Rüya translate English
11,890 parallel translation
Biliyorum çünkü rüya görüyordun ve bu ismi sayikladin.
I know that name because you were dreaming and you said it.
Bes hakkinda birkaç rüya gördüm.
I had these dreams. About Beth.
Ama bu bir rüya veya ön görü değildi.
But it wasn't a dream or a vision.
Rüya görüyorsun.
You're having a dream.
Rüya değil bu, mantra.
This is no longer a dream. This is a mantra.
Sürekli tekrarlanan bir rüya.
It's a recurring dream.
Ve orada oturup " Tanrım, eğer bu rüya sürerse bir süreliğine, her gün birazcık sürse belki o zaman evime gitmeyi kabul edebilirim gerçek Bill'e.
And I sit there thinking, " God, if I could just keep this dream alive, just- - just for a little while, just like a little bit each day, then- - then maybe it will allow me to go home - to the real Bill, the- -
Buna uykuda boşalma denir ya da amiyane tabirle ; ıslak rüya.
It's called a nocturnal emission or, colloquially, a wet dream.
Rüya görüyordum...
I'm having dreams...
Bugün bir rüya gördüm, Robin Hood geri dönmüştü sonunda birlikteydik ama aniden ben Kötü Kraliçe elinde bir ateş topuyla ortaya çıktı.
I had a dream today - - Robin Hood came back, we were finally together, but then, I - - the Evil Queen - - showed up with a fireball in her hand.
Seni şeffaf rüya durumuna sokmak için hipnoterapi ve tıbbi ilaçların karışımını kullanacağım.
Going to use a combination of hypnotherapy and pharmaceuticals to put you into a lucid, waking dream state.
Ama açık konuşmam gerekirse bütün bunlar bana bir rüya gibi geliyor.
But to be completely honest, the whole thing seems so much like a dream.
Bu sadece bir rüya olabilir...
♪ This may only be a dream ♪
Ah, ne kadar tatlı, güzel bir rüya
♪ Oh, what a lovely, precious dream ♪
Bu, gördüğüm tek rüya.
This is the only dream I've ever had.
Rüya gördün.
You dreamed.
Rüya görmedim dedim!
I said I didn't dream!
Rüya görmekten korkmuyorum.
I'm not afraid to dream.
Bir rüya.
It's a dream.
Bu bir rüya mı?
Is this a dream?
Ve tüm rüya buydu.
And, um... And that was the whole dream.
Rüya bitti.
Well, the dream's dead.
Çoğu genç adamın rüya diyebileceği bir pozisyondasın.
You're in a position that most young men would say is a dream.
Bak, ben kendime, bunun kötü bir rüya olduğunu telkin ediyorum.
Look, as far as I'm concerned, it's just a bad dream.
Ev sahibine göre Clay Dubrovensky rüya gibi bir kiracıymış.
Well, according to the super, Clay Dubrovensky was a dream tenant.
Kötü bir rüya görüyor gibiyim.
This is like one bad dream.
Dinle, gördüğün rüya için üzgünüm, gerçekten üzgünüm ama sana rüyalar hakkında bir şeyler söyleyeceğim.
Listen, I am sorry you had this dream, I really am, but let me tell you something about dreams.
Ben her gece lanet bir rüya görüyorum ve biliyor musun?
I have them every night, and you know what?
Bir rüya gördüm.
I had a vision.
Ve o rüya, burada, bu çatlak taşın üzerinde olmamı söylüyor.
And it bids me to be here on this cracked stone.
Rüya görecek miyim bari?
Will I dream at least?
Hala koyun sayıyor ya da psikopatlar her ne rüya görüyorsa. Alaric Jo'yu güçlendirmek için sihirli zımbırtılar almaya gitti. Bak.
Still counting sheep or whatever the hell you psychopaths dream of?
- Destek verdiğiniz için minnettarım. Bu benim için bir rüya gibi.
I-I really appreciate the support.
Diğer rüya da sadece rüya mıydı?
That other dream was just a dream?
- Garip bir rüya gördüm.
I had a weird dream.
- Bir rüya gördüm.
- See, I had a dream.
Rüya rüyalarımda...
In... in my dreams...
Yani rüya görmediğini biliyorsun.
So you know you weren't dreaming.
Düzensiz bir iş geçmişi var. Kına dövme sanatçılığı, yoga eğitmenliği bakın bu benim favorim, amatör rüya araştırmacılığı.
Sporadic employment history, was a henna tattoo artist, yoga instructor, and my personal favorite, an amateur dream researcher.
Rüya takımı, bebeğim.
The dream team, baby.
- Rüya takımı.
- Dream team.
Bana rüya görmediğimi söyle.
Tell me I'm not dreaming.
- Şifreyle ilgili bir rüya gördün mü evlat?
You ever dream about the code, kid?
I Eğer küçük rüya zevk umuyoruz. Eğer sunak üzerinde öldükten sonra.
I hope you enjoyed you little dream after you passed out on the altar.
Yani rüya gördüğünde o anıların kimin olduğu hakkında en ufak bir fikrin yok değil mi?
W-When you dream, you have no idea whose memories you're experiencing? No.
Bununla ilgili bir rüya görmüştüm ama benimde yok.
Well, I had a dream about it, but... besides that, no.
Tüm hayatımızı bir dere gibi akıyor Hepsi bir rüya gibi geçiveriyor
All our lives flow like a stream it all passes like a dream
Dostum, rüya görüyorsun.
Dude, you're dreaming.
- Rüya görüyorsun.
You're dreaming.
Saklı anıları birer rüya gibi görecek. Sanki başka birinin bedeninde bir yolcuymuş gibi.
She'll experience the hidden memories like a dream, like she's a passenger inside someone else's body.
Bugün bir rüya gördüm, Robin Hood geri dönmüştü sonunda birlikteydik ama aniden ben Kötü Kraliçe elinde bir ateş topuyla ortaya çıktı.
I had a dream today... Robin Hood came back, We were finally together, but then, I...
rüyalar 28
rüyalarımda 18
rüyanda görürsün 60
rüya gibi 33
rüyamda 54
rüya mı görüyorum 19
rüya görüyorsun 26
rüya mı 22
rüya görüyordum 36
rüyaydı 17
rüyalarımda 18
rüyanda görürsün 60
rüya gibi 33
rüyamda 54
rüya mı görüyorum 19
rüya görüyorsun 26
rüya mı 22
rüya görüyordum 36
rüyaydı 17