English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ Y ] / Yaptiğimiz

Yaptiğimiz translate English

79 parallel translation
VE ORDA YAPTIĞIMIZ ŞEYİ UMARIM GÖZ ÖNÜNE ALIRSINIZ 1500 YÜRÜYENDEN BİRİ DE SENATÖR
During preparations for Martin Luther King's second attempt to march to Montgomery, four white men beat to death a Boston clergyman, one of the fifteen hundred marchers.
- O kadar sikici ki su yaptiğimiz konusma.
You're boring. This whole conversation is boring.
BURADA YAPTIĞIMIZ GİBİ HALA ÖLÜYÜM.
I'm still dead. So we do that here.
Bunlar daha iki gün önce yaptïgïmïz deneylerin ayrïntïlarï.
These are details of experiments which we made barely two days ago.
Yaptigimiz o kadar çilgindi ki, anlam veremediler,
It was so crazy, they couldn't figure it out.
Bu yuzden ilk yaptigimiz sey bu parka gelmek oldu.
So the first thing we'll do is combing the park.
Birlikte yaptigimiz çalismalar iyiydi.
The work we did together was good.
Her sey... o evdeyken soyledigimiz, yaptigimiz her sey, sadece, bizim aramizda kalmadi.
Everything... Every single thing we've said or done since we've been in that house, nothing has been between us.
Su anda yaptigimiz gibi o zaman..
As long as that's what we're doing..
Yaptigimiz sey yanlis.
What we're doing is wrong.
YAPTIGIMIZ HER SEY BiR DEGiSiM.
Everything we gonna do is changing.
hayir sanki bu yaptigimiz hata gibi neden?
No. I think what happened was a mistake and that it shouldn't have happened. Why?
ilk aski hatirlaticak seyler yapmak belkide bu yaptigimiz en buyuk hata
If adults could just remember their first love maybe they wouldn't think ours was so wrong.
Burada, Oz'da yaptigimiz isler sokaktakilere göre daha farklidir.
I do things different here in Oz than the way we worked on the street.
Yaptigimiz çok yanlis.
This is wrong.
Sevmek, kavga etmek ve Rasta kaçamagidir bizim geçen gece yaptigimiz gibi.
- X torments me with his obvious superiority. Ready the catapult, Sinclair!
- Çünkü çok yakinda, yaptigimiz iyiligi, anlasmamiza uymazsan geri çekmek zorunda kalacagiz.
'Cause pretty soon, we're gonna call in our favor, unless you want to go back on our deal.
iyi bir televizyon programi. Ve iste, domatesten yaptigimiz gülümüz de hazir.
this is good tv.
İki sayiyi çarptigimizda hangi sirayla yaptigimiz önemli degildir.
If we multiply two numbers together, it doesn't matter which order we do it in.
Tamam.Pekala. Farzedelim ki yaptigimiz sey dogru.
Okay. Fine. Let's assume for a moment that's true.
ben bundan bahsetmiyorum yaptigimiz secimlerden bahsediyorum.
I do not speak it, but to make choices in life.
Yaptigimiz operasyonla agir darbe vurduk heriflere biliyorsun....
We landed them a big blow with that operation.
Yaptigimiz sey - -
What we do - -
Herzaman yaptigimiz gibi, bilirsin?
Well, uh, it's kind of what we do, you know?
- Üzgünüm senin hariç, yalan söylemek,.. .. yaptigimiz isimizin ayrilmaz bir parçasi.
Sorry do make a liar out of you, but it's part and parcel of what we do.
Bizim yaptigimiz bu ve sen birisini sakliyorsun.
That's what we do and you buried one.
Babamla yaptigimiz son konusmayi düsünüyordum.
I just...
Çünkü onun bana olan inancina ve simdiye kadar yaptigimiz ise yarayan tedaviye zarar verdi.
Because it undermined her faith in me and in the work that we've done together.
Yaptigimiz seanslardan hoslanmam senin için önemli mi?
Is my enjoyment of our sessions important to you?
Bir sonraki göreve kostum. Bizim yaptigimiz bu, degil mi?
I've moved on to the next one, because that's what we do, right?
- yaptigimiz cihaz sadece bir prototip.
- The device that we created is just a prototype.
Tabii daha önce yaptigimiz gibi laflamak istemiyorsan.
Unless you wanna chat, like we were doing earlier.
Pekala, bizim yaptigimiz da bu ve bu bizi öldürüyor.
Well, that's what we are doing, and it's killing us.
Hepimiz geçmiste yaptigimiz seyleri geri çevirebilsek bugün oglun yasiyor olurdu.
Your son could be alive today if we all hadn't turned our backs on him and on you.
Yaptigimiz sey bu.
That's what we're gonna do.
Eger olsaydi, herkes bizim yaptigimiz seyi yapabilirdi, ama yapamazlar.
If it was, anybody could do what we're doing, but they can't.
Yaptigimiz seye inaniyorum ben.
I believe in what we're doing.
simdi, Pete ve ben yaptigimiz seyin yolunda gidecegine cok inaniyoruz.
Now, Pete and I here feel very strongly that we stay on the track we've chosen.
Yaptigimiz sey bu.
That's all we do.
Ve burada yaptigimiz hicbir seyin, bir onemi kalamayacak.
And everything we've done here, none of it'll matter.
Bu bizim yaptigimiz birsey.
It's what we do.
Pekala, demek istedigim, kendine hic, ya yaptigimiz yanlissa diye sordun mu?
Well, I mean, do you ever ask yourself if what we do is wrong?
Boylece, bu yaptigimiz bir anda en kolay dolandiricilik oldu, degil mi?
So this has suddenly just become the easiest con we've ever pulled?
Yaptigimiz seyle halledicez.
We'll cut you in on what we make.
En iyi yaptigimiz seyi yapacagiz.
We do what we do best.
Ilaç denemesi yaptigimiz adamlardan biriyle evli.
She's married to a guy in one of our drug trials.
Yaptigimiz her seyi.
Everything we'd ever done.
bak Ryan birbirimize karsi gercekten guclu hisler besledigimize inaniyorum ama anilar gelmeye basliyor ve artik ne yaptigimiz hakkinda emin degilim.
Look, Ryan, I absolutely believe that we have strong feelings for each other, but memories are starting to come back and I'm less certain that this is what we should be doing.
Sobanın üzerinde yaptigimiz lezzetli güveç var.
I've got... I made some delicious stew on the stove.
Bunu yaptigimiz için çok mutluyum.
I'm glad we're doing this.
Paris'e yaptigimiz o küçük gezi sirasinda aldim...
I got it in Paris when we went on that little...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]