Özel bir nedeni yok translate English
38 parallel translation
Özel bir nedeni yok.
No special reason.
Özel bir nedeni yok, sadece vermek isteyeceğini düşünmüştüm.
No particular reason. I thought you'd like to take it to her.
Özel bir nedeni yok.
There's no special reason.
Hayır, özel bir nedeni yok.
No. No special reason at all.
Özel bir nedeni yok.
Nobody special.
- Özel bir nedeni yok.
- No special reason.
Olabildiğimce açık sözlü olacağım. Gelişimin özel bir nedeni yok.
I may as well be frank I have no special reason for coming
Özel bir nedeni yok.
No reason.
Özel bir nedeni yok.
No particular reason.
Özel bir nedeni yok.Sadece geliyor.
No special reason. She just is.
Özel bir nedeni yok. Herkes beni formda buluyor.
There's no specific reason.
Bunun özel bir nedeni yok, Kerry.
It's nothing personal.
- Özel bir nedeni yok.
- Not specially.
Özel bir nedeni yok.
Nothing special.
Bilmem, özel bir nedeni yok.
I dunno, no real reason.
Özel bir nedeni yok
No special reason.
- Özel bir nedeni yok.
- No particular reason.
Özel bir nedeni yok.
Oh, nothing, really.
Ondan, o olduğu için hoşlanıyorum özel bir nedeni yok.
Well, I like him for who he is, not for a specific reason.
Özel bir nedeni yok.
Why? No reason.
Özel bir nedeni yok.
- No, nothing special.
Özel bir nedeni yok.
No reason in particular.
Özel bir nedeni yok.
It's not for a special reason or anything...
- Özel bir nedeni yok.
No reason.
- Özel bir nedeni yok.
No particular reason.
Evet, belli zaten ama özel bir nedeni yok.
Well, yes, obviously, but for no particular reason.
Özel bir nedeni yok.
I don't know. Doesn't mean anything.
Özel bir nedeni yok.
No particular reason
Öyle özel bir nedeni filan yok.
Why did you bring me with you?