Agnès translate Spanish
121 parallel translation
Agnes, aşkım korkunç görünüyorsun.
Agnès, cariño, tienes un aspecto horrible.
Agnes'in ünü sayesinde seni bulabildim.
Es la fama de Agnès quien me ha llevado a ti.
Ya Agnes?
¿ Y Agnès?
Agnes!
¡ Agnès!
Agnes böyle yerlerde çalışarak kendisine zarar vermeyi bırakmalı.
Agnès tiene que dejar de exhibirse en público.
Agnes bütün gün oturmaktan sıkılmış olmalı.
Agnès estará aburrida de estar en casa todo el tiempo.
- Bir şey mi oldu Agnes?
Agnès, ¿ qué pasa?
Agnes'ten geliyor.
Es de Agnès. Léela.
Agnes'in yüzü kalbimde açılan bir yara gibi.
La cara de Agnès la siento en el pecho como una herida.
Agnes, küçük meleğim.
Mi pequeña Agnès.
Agnes'te burada. Telefonu ona veriyorum.
Agnès está aquí.
Agnes bundan dolayı çok mutlu.
Agnès estaba entusiasmada. Estaba...
Agnes bana bu davranışının nedenini açıklayacak mısın?
Agnès, ¿ me haces el favor de explicar tu comportamiento?
Size, onun odasını göstereyim.
Sí, de Agnès. Ya veo que tendré que enseñárselo todo.
- İşte burası onun odası.
- La habitación de Agnès.
Bu resimde Agnes beş yaşında. Bu da on yaşındaki hali.
Agnès a los 5 años... y a los 10.
Agnes, işinden bahsetsene.
Agnès, háblame de tu trabajo.
Dikkatli ol Agnes.
No hagas algo imprudente, Agnès.
Merhaba Agnes.
¡ Hola! Agnès.
Agnes nasıl bu kadar lakayıt davranabilir?
¿ Cómo puede Agnès hacer esas cosas tan torpes? Tan estúpidas.
Tıpkı ömrümüzün son anıymış gibi...
Podemos hacerlo durar una vida entera, Agnès.
Madam, bizim gelme nedenimiz... Aslında Agnes gelmek istemedi, ama sizin anlayışla karşılayacağınızı düşündüm.
Querida mía, hemos venido... bueno, en verdad, Agnès no quería venir, pero estoy segura de que con tu bondad, me entenderás.
Agnes'in bu zor zamanlarında, ona yardım edebileceğinizi düşünüyorum.
Agnès pasa por un momento difícil. Me gustaría que nos ayudaras.
Size borçlu olduğumuzdan dolayı, Agnes kendini kötü hissediyor.
Sí, estamos en deuda contigo, y por eso Agnès está sufriendo.
Gerçekten de çok tuhafsın.
Querida Agnès, eres muy rara.
Bundan kaçamazsın Agnes.
La gente no son criminales, Agnès.
Agnes'e.
Sobre Agnès.
Agnes nerede?
¿ Dónde está Agnès?
Agnes'in yanına dön.
Regresa junto a Agnès.
- Ben Agnes Villermosa'yım.
- Soy Agnès Villermosa. - ¿ Y qué?
- Agnes, geldin demek.
¡ Agnès, has venido! ¡ Qué amable! - Quería informarme...
Keşif gezisinden sonra kardeşim, onun babası, bibloyu sakladı.
Tras la expedición, mi hermano - el padre de Agnès, escondió la estatuilla.
- Evet, Agnes de yerini biliyor.
Sí y Agnès dice que sabe dónde la escondió. - ¡ Ah!
- Daha 14 yaşındaydı.
Agnès sólo tenía 14 años.
Agnes ile arkadaşız.
- Agnès es una amiga.
- Agnes!
- ¡ Agnès!
- Bak, Agnes, bu yaptığın...
- Escucha, Agnès, por favor.
- Ama Agnes...
- Pero Agnès...
- Hayır, o kız arkadaşım, Agnes.
- No, a mi chica, Agnès. - ¿ Agnès?
Agnes, beni duyuyor musun?
Agnès, soy yo, Adrien.
Agnes, bana bak!
¡ Agnès, mírame!
Agnes, dosdoğru kapıya git.
Agnès, camina y ves hacia la puerta.
Agnes!
¡ Ah, sí, Agnès!
- Sonra sarılırsınız.
- ¡ Agnès, ya le darás un abrazo luego!
Sen buraya nasıl geldin?
¡ Agnès, estás aquí! No logro entender nada.
- Buradayım, Agnes.
- ¡ Aquí me tienes, Agnès!
- 20 puan. - Sana son kez söylüyorum.
- ¡ 20 puntos. - ¡ Agnès, te lo digo por última vez!
Agnes, korkma, geliyorum!
¡ Agnès, no te preocupes!
Ya Agnes?
¿ Y esa Agnès?
Unut gitsin onu ve benim ol, Agnes.
¡ Olvídalo y ven conmigo, Agnès!
Agnes, senin sıran.
- ¡ Agnès, le toca!