Arıyoruz translate Spanish
6,553 parallel translation
Bu bahse girebilirsiniz ezmek aile Robinson Şu anda, bu iki arıyoruz.
Puedes apostar que la escurridiza familia Robinson está buscando a estos dos, en este momento.
Başka yollar arıyoruz.
Miramos hacia otro lado.
Teknoloji biriminde onu arıyoruz.
Lo hemos estado buscando por toda el área de tecnología.
Bir çoban asası arıyoruz. Hey.
Busca un bastón de pastor.
Sabahtan beri onu arıyoruz.
Llevamos toda la mañana buscándola.
Jed Hausler'ın arabasını arıyoruz.
Buscando el auto de Jed Hausler.
Morlar içinde cesareti olan birini arıyoruz.
Buscamos a algunos de los vuestros que tengan pelotas.
Biz çok sayıda içine arıyoruz satın alındıktan nerede görmek için.
Estamos investigando el número de serie para ver donde se compró.
Aklıma binlerce yolu geliyor hayatım ama şimdilik bu adamları arıyoruz.
Bueno, puedo pensar en mil maneras que puedas hacerlo, cariño, pero por ahora... Solo estamos buscando a estos hombres.
Arkadaşlarına, ailesine yani onun nerelerde bulunduğunu bilen birini arıyoruz.
Estamos localizando a amigos, familia, alguien que pueda saber su paradero.
Paul duygusal sinirli bir tip, ama biz Paul'un tam tersi birisini arıyoruz.
Pero Paul es todo emoción, buscamos a lo opuesto de Paul.
- Bir polis mi arıyoruz?
¿ Estamos buscando a un policía?
Hap'i arıyoruz.
Llamaremos a Hap.
- Zac Preston'ı arıyoruz.
- Estamos buscando a Zac Preston.
Burada olmak Ben heyecanlandım ama tam olarak ne biz arıyoruz?
Estoy encantado de estar aquí, pero ¿ qué es exactamente lo que estamos buscando?
Karl Sieg isminde birini arıyoruz.
Buscamos a un hombre llamado Karl Sieg.
O zaman kimi arıyoruz hiçbir fikrimiz yok.
Así que no tenemos ni idea de a quién buscamos.
Tamam, diğer öğrencilerle, matematikçilerle virüs uzmanlarıyla vesaire bağlantıları arıyoruz, doğru mu?
Hemos estado buscando conexiones con otros estudiantes matemáticos, virólogos y demás, ¿ está bien?
Peki tam olarak ne arıyoruz?
¿ Y qué buscamos exactamente?
Leo'yu arıyoruz.
Buscamos a Leo.
- Edgar burada ne arıyoruz biz?
- El menos taco pie... - Edgar, ¿ qué estamos haciendo aquí?
Merhametli bir işkenceci mi arıyoruz yani?
- el daño es relativamente pequeño. - Entonces...
O yüzden harabe veya insan yapımı şeyler arıyoruz, tamam mı?
Así que busquemos ruinas, cualquier cosa hecha por el hombre, ¿ sí?
Oğlumuz Chip'i arıyoruz.
Buscamos a nuestro hijo, Chip.
Bu adamlar arasında, bağlantı arıyoruz ama henüz bir şey bulamadık. Belki de ikisinin bağlantısı, konferansın kendisidir.
Hemos estado buscando una conexión entre estos dos tipos y no hemos encontrado una, así que quizá la conexión sea la propia conferencia.
Carl Smikers adında bir adamı arıyoruz.
Estamos buscando a un hombre llamado Carl Smikers.
WellZyn'ın bir çalışanını arıyoruz.
Estamos buscando un empleado de WellZyn.
- Hala arıyoruz.
Seguimos buscando.
İyi haber ise, DUVK ve kokpit ses kayıt cihazı tek bölümdeymiş. Yani sadece tek bir siyah kutu arıyoruz.
Lo bueno es que la grabadora y la grabadora de voz de la cabina es una sola así que buscamos una caja negra.
Geniş kapsamda hayat sona erdirmek isteyen bir seri katil arıyoruz.
Buscamos a un asesino en serie que quiere acabar con vidas a gran escala.
Yerel yardım arıyoruz. D.C.'deki büyük adamlarla konuşmaktan korkmayan birini.
Y, estamos buscando algo de ayuda local... ya sabes, alguien que no... no tenga miedo de hablar del trabajo con los grandes cuando volvamos a D.C.
Laust ile Peter'i arıyoruz. - Laust ile Peter mi?
Estamos tratando de encontrar a Laust y Peter.
Kocamı arıyoruz da zira elimizden bir şey gelmiyor.
Estamos buscando a mi marido. No tiene sentido estar inactiva.
O zaman benzinin gizleyebileceği üçüncü bir tutuşturucu arıyoruz.
Entonces buscamos un tercer acelerante, algo que la gasolina enmascararía.
Orta yaşlı, beyaz, 16 yaş altı çocukları hedef alan orta yaşlı bir erkekle kadını arıyoruz.
Buscamos a un hombre y una mujer, de mediana edad, blancos, que tienen como objetivo niños por debajo de los 16 años.
biz burada ne arıyoruz?
qué estamos buscando aquí?
Tanıkların tariflerine göre... bunu arıyoruz. Robot resim çıktı.
Me acaba de llegar esto del dibujante.
Hâlâ arıyoruz.
Estamos trabajando en ello.
Kaçırılma detaylarına dayanarak 20'li yaşların ortasında, 30'larının başlarında beyaz bir erkek arıyoruz.
Basándonos en los detalles del secuestro, creemos que buscamos a un varón blanco de entre 25 y 30 años.
Biz sadece gerçeği arıyoruz.
A nosotros solo nos interesa la verdad.
Tamam, bir şey bulabildin mi? Hâlâ Porterlar ile fidye talebi arasında bağlantı arıyoruz demiştin.
Buscábamos una conexión entre los Porter y la petición de rescate.
Bu vahşetten sorumlu olan kişiyi bakanlığın tüm kaynaklarıyla arıyoruz.
Y mira, estámos dando caza con todos los recursos del departamento... a la persona responsable de esa... atrocidad.
Uzun süreli bakım tesisine transfer olup olmamasına karar vermeden önce testte tutarlılık arıyoruz.
Buscamos consistencia en los exámenes... antes de tomar cualquier decisión sobre si... transferirlo o no a un tratamiento a largo plazo.
Harbi harbi böyle bir şey mi arıyoruz şimdi?
En serio, ¿ así es como nos vemos? El atacante iba a pie.
Ne yani, şimdi de kuyumcu mu arıyoruz?
¿ Qué, ahora buscamos a un joyero?
Lourdes Delgado'yu arıyoruz.
Estamos buscando a Lourdes Delgado.
Belli ki ikimiz de sadomazoşizmden hoşlanıyoruz, çünkü 24 saattir telefonlarıma çıkmıyorsun ve telefona çıkmadığın halde sürekli arıyorum.
Está claro que somos masoquistas porque llevas esquivando mis llamadas 24 horas y yo no dejo de llamarte aunque estás esquivando mis llamadas.
Yeniden Oliver'ı arıyoruz.
Estamos buscando de nuevo a Oliver.
- Burada ne arıyoruz?
- ¿ Qué estamos haciendo aquí? - Casas abiertas son en la lista.
Kocasını arıyoruz ama iz yok.
Estamos buscando al hombre, pero no hay señales de él.
Ne arıyoruz?
- ¿ Qué buscamos?