English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ A ] / Ağlamayacağım

Ağlamayacağım translate Spanish

212 parallel translation
Bu tıpkı "yalnız kalsam da üzgün olsam da ağlamayacağım" diyen meşhur kız gibi davranmak oluyor!
Ese patrón es como esa famosa chica... que siempre está diciendo que no llorará por muy triste o sola que esté. * Se refiere a Candy y a la canción del opening de este anime. No.
Ağlamayacağım, söz veriyorum.
No lloraré, se lo prometo.
Artık ağlamayacağım.
Deja de llorar.
Bert'le ayrıldınız diye ağlamayacağım.
No lloraré por tu separación.
Senin için bir daha asla ağlamayacağım.
Jamás lloraré por usted de nuevo.
Ne yaparsan yap ağlamayacağım.
Me da igual lo que me hagas, no lloraré.
Artık ağlamayacağım.
Ya no lloro más.
Ağlamayacağım.
Acariciarlo unos instantes...
Ağlamayacağım. Rezalet de çıkarmayacağım.
No haré una escena, no lloraré.
Ağlamayı bırakırsan ben de ağlamayacağım tamam mı?
Si deja de llorar, yo también dejaré.
Ama ağlamayacağım.
Pero no lloro.
Hayır, ağlamayacağım. Çünkü sabah özgür bir adam olacağım.
No, no lloro, porque seré un hombre libre en la mañana.
Ağlamayacağım.
No lloraré.
Ağlamayacağım.
No diré nada.
Ama geri gelmezse de, arkasından ağlamayacağım.
Pero si no vuelve, no lloraré.
Polisten kurtulup haydutların eline düştüm. Sevinçten ağlamayacağım herhalde.
Pasar de las manos de la policía a las de los bandidos no me hace llorar de felicidad.
Tamam, ağlamayacağım.
Está bien, no voy a llorar.
Ağlamayacağım.
No voy a llorar.
Sen gittikten sonra ağlamayacağım.
No voy a ponerme a llorar después de que te vayas.
Artık ağlamayacağım.
No lloraré ahora.
Ağlamayacağım!
¿ Nos llevarán a la cárcel?
Üzgünüm, duruşmadan sonra artık omzunda ağlamayacağımı söylemiştim.
Lo siento. Me dije a mí mismo que dejaría de llorar sobre tu hombro después del juicio. DJ.
Hayır, ağlamayacağım.
No, no lloraré.
Gerçi ağlamak için çok neden var ama bin bir parça olana kadar şu yüreğim ağlamayacağım.
Grandes motivos tengo para llorar pero este corazón se romperá en 100.000 pedazos antes de llorar.
- Hiçbir şekilde ağlamayacağım.
- Entonces no voy a llorar.
- Üzgünüm. - Gitmeliyim. - Hayır, ağlamayacağım.
no voy a llorar.
Bir erkek annesine ağlayabilir. - Ağlamayacağım!
A un hombre se le permite llorar por su madre. - ¡ No quiero!
O yüzden beni mazur gör ama senin için ağlamayacağım Arjantin.
Perdóname si no lloro por ti, Argentina.
sanırım anlamadın hey, umursamamış olmam, anlamadığım anlamına gelmez ağlamayacağım söylediğim şeylerin senin için bir şey ifade etmemesinden nefret ediyorum ama sen, sen bir maymunsun!
No pensé que entedenrías. Solo porque no me importe no implica que no lo entienda. Me alegra no estar llorando.
Bunun için ağlamayacağım!
No voy a llorar por eso.
- Ben ağlamayacağım.
- Pues, no estás llorando ahora.
Ancak gidemesem de, uyuşturucu satıcısı olmayacağım... oturup ağlamayacağım, geri gelip de,... benzincide pompacı olmayacağım, bilirsiniz.
Pero si no, sabes, no voy a ser ningún traficante de drogas, ya sabes... llorar, volver y, ya sabes... asaltar las estaciones de servicio ni nada de eso, sabes.
- Ağlamayacağım, Roy.
- No voy a llorar, Roy.
Ağlamayacağım, üzülmeyeceğim yada korkmayacağım.
No voy a llorar o asustarme.
Artık ağlamayacağım.
Pararé de llorar.
Daha fazla ağlamayacağım, Daha fazla ağlamayacağım.
Pararé de llorar, pararé de llorar.
Ama benden ağlamamı isteme. Çünkü bir daha asla ağlamayacağım.
Pero no me pidas que llore porque no lloraré nunca más.
Ama ağlamayacağım.
Pero no voy a llorar.
Ağlamayacağım dostum.
No voy a llorar, tío.
Senin için ağlamayacağım.
No lloraré por ti.
- Ağlamayacağım.
No voy a llorar..,
Sağol, ama artık ağlamayacağım.
- Gracias, pero ya no voy a llorar más.
Hayır, ağlamayacağım.
No, no voy a llorar.
Ağlamayacağım.
No, no voy a llorar.
Ağlamayacağına söz vermiştin. Gel, dans halkasına katılalım!
que había prometido no llorar, si... vamos a ver la danza circular, se encienden.
Gerek yok, artık ağlamayacağım!
Ah, no, no voy a continuar llorando más
Bob'un ağlayıp ağlamayacağını dinlemek için kalırım.
Juntos podemos escuchar si Bob llora o grita.
- Ağlamayacağım.
No voy a llorar.
- Ağlamayacağım.
No lo haré.
- Ağlamayacağım.
- No.
Ağlamayacağım, Ling.
Lo que quiero decir es...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]