Batıyoruz translate Spanish
290 parallel translation
Batıyoruz!
" ¡ Nos estamos hundiendo!
Batıyoruz!
¡ Estamos acorralados!
Alttaki top sular altında, batıyoruz. Ne yapacağız?
La cubierta inferior se inundo, nos hundimos.
Rosie, batıyoruz.
Rosie, nos hundimos.
Batıyoruz.
Nos hundimos.
O zaman şu mesajı gönder " Titaniğiz, batıyoruz.
- Sí, señor. Entonces transmita este mensaje sin cesar : El Titanic naufraga.
- Batıyoruz!
- ¡ Nos hundimos!
Batıyoruz.
No nos queda mucho tiempo.
Batıyoruz.
Se está hundiendo.
Batıyoruz.
Descendemos.
Batıyoruz!
¡ Nos hundimos!
- Çünkü baş taraftan batıyoruz.
- ¿ Por qué no? - La proa se hunde.
Giderek daha çok günaha batıyoruz!
He hecho más y más cosas malas.
- Çok hızlı batıyoruz.
- Nos hundimos muy rápido.
Batıyoruz!
Nos hundimos!
Sanırım batıyoruz!
Atorados.
Gemi delindi, batıyoruz.
El barco se hunde, nos ahogamos.
Batıyoruz!
- Qué deseo más estúpido :
Boka batıyoruz!
¡ Nos llenamos de mierda!
- Acele et, batıyoruz!
- ¡ Rápido o nos hundiremos!
Ahlaksızlığa batıyoruz!
¡ Estamos cayendo en el desenfreno!
Buna geçen her saniye daha çok batıyoruz değil mi?
Cada vez estamos más implicados. ¿ No es cierto?
- 473'ü geçiyoruz, hâlâ batıyoruz.
- Pasamos los 1550.
Önce uçuyorduk, şimdi batıyoruz!
Primero volamos, ahora nos hundimos.
Dibe doğru gidiyoruz. Günbatımıyla batıyoruz.
Nos hundimos sin parar hasta el amanecer.
- Batıyoruz, görmüyor musun? - Römorka binin!
¡ Suban al acoplado!
Batıyoruz!
¡ Vamos a hundirnos!
- Haydi, batıyoruz!
- Ya vamos al lavandero!
İmdat! İmdat! Batıyoruz!
¡ Ayuda, Ayuda, nos ahogamos!
Madem batıyoruz onu da yanımızda götürürüz.
Si nos arruina, la arruinamos con nosotros!
Aman tanrım, gerçekten mi batıyoruz?
¡ Dios mío! ¿ Nos hundimos de verdad?
Batıdaki bir şehirde insanlığı "ıslah etmek" için bir araya gelen bazı tutkulu kadınlarla karşılaşıyoruz.
En una ciudad occidental encontramos a ciertas damas ambiciosas unidas por la "moral" de la humanidad.
Güneş batıda yavaşça batarken küçük Pablo'yu bu cennette bırakıyoruz. Yeni esmer giysisiyle birlikte.
Yasí, con el sol cálido y tropical poniéndose lentamente al oeste... dejamos al pequeño Pablo, un ave en el paraíso... la viva imagen de la salud con su nuevo bronceado.
- Kalkın, batıyoruz!
Párense, nos estamos hundiendo
Elimizde önemli haber olunca bütün muhabirleri Batı Berlin'den buraya çağırıyoruz.
Para las noticias importantes invitamos a nuestros corresponsales de Berlin occidental.
Ve şimdi burada Virginia City'de, El Dorado'nun ilk günü için son nokta, Hepimiz batıdan görünen yola bakıyoruz.
Y ahora aquí en Virginia City el punto final del primer día de El Dorado miramos al final del camino desde el oeste.
Gün batımında kadınları alıyoruz. Zorbalığa nokta koyulacak.
Tendremos mujeres al anochecer, se acabarán las peleas.
KOW'den yayın yapıyoruz, K-O-W diye yazılıyor, Evvet! Uzak Batı'nın en süslü, en gürültülü, en kıpırtılı radyo istasyonundan!
Transmitiendo desde KOW, K-O-W, la emisora de radio mas alucinante y escandalosa de todo el oeste.
Batıyoruz!
Es de locos.
Artık Vahşi Batı Dünyası'nda da daha çok bozuklukla karşılaşıyoruz.
Ahora estamos viendo más averías en el Mundo del Oeste.
Hâlâ köpeklerle ormanın batısını arıyoruz, sonuç olumsuz.
Wilson. Seguimos peinando el bosque hacia el oeste.
27 derece kuzey, 65 derece batı konumundan acil sinyal alıyoruz.
Recibimos una señal de auxilio a 27 grados norte, 65 oeste.
Bu gece bir Japon denizaltısı batırıyoruz.
Vamos a hundir un submarino japonés esta noche.
Polonya'yı iki haftada istila edip... batıda tutunmayı planlıyoruz.
Planeamos aplastar Polonia en dos semanas y... mantenernos en el oeste.
Açıkça biz batılılar şunu bilmiyoruz ve durupdururken masaj yaptırıyoruz.
Aparentemente en el oeste no sabemos eso y este masaje no sirve para nada.
Biz gün batımında ayrılıyoruz.
Saldremos al anochecer. Newt.
Keskin bir bıçağın ucuyla çekirdeği hissedene kadar batırıyoruz. Mangrovu dikey kesiyoruz bu sırada bıçağın ucu sürekli çekirdeğe değiyor.
Insertamos la punta de un cuchillo bien afilado por aquí hasta que notemos el hueso y luego cortamos alrededor, comme ça notando el hueso todo el rato con la punta del cuchillo.
O'nun batırdığına inanıyoruz.
Estamos seguros de que lo hundió.
... sonra üzerine 4 çeşit şeker serpiyoruz ve sonra erimiş tereyağının içine batırıyoruz.
Luego espolvoreamos cuatro clases de azúcar diferentes y lo remojamos en mantequilla cremosa.
Şimdi batı kıyılarında kurtarılan gemiden haberleri alıyoruz.
Ahora un informe de la operación de rescate.
Parçaları çikolata sosuna batırdıktan sonra üst üste yerleştirmeye başlıyoruz. Sonra da, sosun içinde karıştırarak...
Después de llenar los bollos de crema de chocolate, pongalos unos sobre otros