Bittiğinde translate Spanish
4,937 parallel translation
İşin bittiğinde arabanın yanında buluşuruz Hey.
Te... te veo en el coche cuando estés lista. Hola.
İşin doğrusu kurtulacağıma dair hiç umudum yoktu. Ama ben bu düşünceye tutundum. O yüzden ben bu iş bittiğinde kabullenirim, bir dakika önce bile değil.
Era de esperar que no tuviese ninguna esperanza de salir alguna vez de allí, pero me aferré a ello, así que lo aceptaré cuando haya terminado, ni un minuto antes.
Şu ameliyat bittiğinde bu makinaya bir aşk şiiri yazacağım.
Sabes, cuando termine la cirugia, Escribiré un poema de amor a esta máquina.
Bu iş bittiğinde, ucuz takım elbiseli zevksiz, taşralı her biriniz benim olacaksınız.
Cuando esto acabe, terminaré con todos esos que visten barato... no tienen clase y bailan de esa forma ridícula.
Terfi isteyecek olursam. Bu dava bittiğinde.
Si intentara un ascenso, cuando el caso esté cerrado.
Bu kişisel telefon numaram. Tüm bunlar bittiğinde arayabilirsin.
Este es mi número privado para cuándo todo haya acabado.
Nasihatler bittiğinde dönüp bana "artık erkeklerin, erkek oyunu oynama zamanı geldi" derdi.
Y justo después de esas charlas, es cuando me decía que era... el momento de que los chicos jugasen a "juegos de mayores".
İşi bittiğinde Howard, David'i yıkayıp temizlerdi.
Cuando había acabado... Howard limpiaba a David.
ve işim bittiğinde, oturabilirler.
Y cuando acabe pueden tenerlo.
Bittiğinde hemen Aaron'ın yanına koştum ve olan biten ne hatırlıyorsam anlattım.
Cuando terminó [la reunión], fui inmediatamente a Aaron y le conté todo lo que pude recordar y se puso muy enojado.
İşin bittiğinde bana mesaj at.
Sólo envíame un mensaje cuando esté terminado.
Ve işi bittiğinde onu salıvermemiz gereken bir planı var.
Y planea obligarnos a soltarle cuando haya terminado.
Soğuk savaş bittiğinde, heykelin sahibinin Sovyet ajanları listesini bu heykelin içinde sakladığı söyleniyor.
Se dice que hacia los finales de la Guerra Fría su dueño escondió una lista dentro de la efigie una lista de espías soviéticos.
Sütle işim bittiğinde bardağınızı geri iade edeceğim.
Le regresare este vaso cuando haya terminado la leche.
Geri vermenize gerek yok, işiniz bittiğinde yere bırakın yeter.
Oh, no lo regrese, solo déjelo cuando termine.
Oyun bittiğinde ben de seni iteceğim.
Cuando este juego acabe, te la voy a devolver.
İşim bittiğinde ne olacağını düşünüp durdum, buralardan gitmem gerektiğinde, her zaman yapacak şeyler olduğunda, karanlıktan çok aydınlığın olduğu zamanlarda.
Sigo intentando averiguar cuándo voy a terminar, cuándo debo alejarme, si es que siempre hay algo más que hacer, hay más oscuridad que luz.
Hayatımın, doğru yöne gitmeye başladığını hissediyorum. Muhtemelen bunu bir süre hissedersin ve bittiğinde, üzgün yada kafan karışmış yada çok fena sarhoş olmuş olabilirsin.
Siento como que mi vida esta comenzando con buen pie Eso probablemente va ha llevar tiempo, lo sabes y esta bien sentirse triste o confundido o muy muy borracha por un momento.
Seninle işim bittiğinde sadece sıvı ile beslenebileceksin. Sen de düzgün göremeyeceksin.
Cuando acabe contigo, ¡ no serás capaz de comer sólidos por una semana!
Kriz bittiğinde tüm gücünü bıraktı ve köy hayatına geri döndü.
Cuando pasó el peligro, renunció a su poder y volvió al campo.
Şimdi bir durumun tam ortasındayım, işim bittiğinde bu konuyu görüşmemize ne dersin?
Bueno, estoy ocupado ahora mismo, ¿ así que tal si le llamo cuando haya acabado?
Her şey bittiğinde beni götüreceği yer orası ben de orada bekleyeceğim.
Allí es donde ella me recogerá cuando esto termine, - ahí es donde esperaré.
- Bütün bunlar bittiğinde Doug'ı bulmada Nancy'e yardım etmeni istiyorum.
- Cuando todo esto acabe, quiero que trabajes con Nancy para encontrar a Doug.
Sana söz veriyorum buradaki işim bittiğinde dikkatimi tam olarak sana vereceğim.
Te aseguro, que una vez que haya terminado aquí, tendrás toda mi atención.
Ve bu iş bittiğinde, sana söz veriyorum Starling Şehri'ni yeniden inşa etmek için elimden gelen her şeyi yapacağım.
Y cuando esto termine, te prometo que... haré todo lo que esté a mi alcance para reconstruir Starling City.
Her şey bittiğinde gelip seni alırım.
Vendré a buscarte cuando todo esto termine.
Herşey bittiğinde evimize dönmemizi bekleyenler için savaşacağız.
Luchamos por aquéllos que están esperando que volvamos a casa cuando esto acabe.
Dostum olduğun için yapacağım, ama onunla işin bittiğinde mezara geri koy.
Solo porque eres mi chico, pero la devuelves bajo tierra cuando hayas terminado.
Sana gerçek adını bile söylememiş. Benim tanıdığım Zille kadınları becerip işi bittiğinde paçavra gibi fırlatıp atardı.
sino te dijo su verdadero nombre a el si lo conozco usa a las mujeres como juguetes sexuales y las desecha cuando le aburren
Yapmamız gereken birkaç iş var. Ama işimiz bittiğinde eve döneceğiz.
Tenemos algunas cosas que hacer, pero cuando terminemos iremos a casa.
Tamam mı? Ant içmem için boğazıma bıçak dayadı ve benimle iş bittiğinde de beni hapse attı.
Me obligó a hacer ese juramento con un cuchillo en la garganta... y tan pronto como lo hice, me encarceló.
Bütün bunlar sen kalktığında ya da kum bittiğinde patlamaya ayarlanmış.
Todo esto está amañado para estallar tan pronto como te pongas de pie o se agote la arena.
Hadi açık açık konuşalım, tüm bunlar bittiğinde, beni hiç tanımamış olmayı dileyeceksin.
Pero hablemos claro, cuando esto haya acabado, desearás no haberme conocido.
İşim bittiğinde size bir işaret göndereceğim.
Enviaré una señal cuando lo haga.
İşimiz bittiğinde bunları birine anlatabileceğini nereden biliyorsun?
¿ Qué te hace pensar que se lo vas a poder contar a alguien cuando hayamos acabado?
Demek oluyor ki Donnie, tüm bunlar bittiğinde saklanacak yerin olmayacak.
Quiere decir, Donnie, que cuando acabe, no tendrás donde esconderte.
İşin bittiğinde devam edeceğiz.
Seguiremos con esto cuando hayan acabado.
Her şey bittiğinde hâlâ hayatta olmak istiyorum sadece.
Oye, yo sólo quiero estar de pie al final de todo esto.
Uygulama otomatik olarak sana benim iletişim bilgilerimi veriyor. Sürüş bittiğinde tabii.
La aplicación que envía automáticamente mi información de contacto cuando ha hecho el viaje.
Her şey bittiğinde, General'in kendini öldürme sebebini öğrenmek ailesi için çok kötü olacak. Yaptığı onca korkunç şey...
Será terrible para la familia del general después de todo esto se acabe descubrir el porqué se suicidó y las horribles cosas que hizo.
İşleri bittiğinde Clarke'ı bana bağla.
Pásamela cuando hayáis terminado.
Bittiğinde, yepyeni yüzüyle hastaneden çıkıp gitti.
Cuando acabó, ella salió del hospital con una nueva cara.
Bu iş bittiğinde ortaklarımızın bizi saf dışı bırakabileceğinden endişeleniyorum.
Me preocupa que nuestros socios intenten eliminarnos cuando esto acabe.
İşim bittiğinde sizi arayacağım, tamam mı?
Te llamaré cuando haya terminado, ¿ de acuerdo?
Fenerle işimiz bittiğinde, söz veriyorum, onu tekrar getireceğiz.
Cuando terminemos con el farol, tienes mi palabra, la regresaremos.
Harika. İşimiz bittiğinde beni golf sahasına götür de arabamı arayayım o zaman.
Cuando hayamos acabado, tal vez puedas llevarme de vuelta al campo de golf y pueda buscar mi coche.
Sonra benimle işi bittiğinde beni de öldürmeye kalktı.
Y cuando terminó conmigo, intentó matarme.
Bir dahaki sefere tuvalet kâğıdınız bittiğinde ne kullanın biliyor musunuz?
¿ Saben lo que deberían usar la próxima vez que se les acabe el papel del baño?
Yani, gördüğünüz üzere, oturma odasından mutfağa inmek için düzenlemeler yaptık ama bence hepsi bittiğinde bu manzara daha da muhteşem görünecek.
Así que, es decir, como verá, hicimos un ajuste para el escalón desde la sala de estar a la cocina, y... pero creo que cuando esté terminado solo hará esta vista incluso más espectacular.
Bu iş bittiğinde bir içkiye ihtiyacım olacak.
Voy a necesitar un trago cuando esto termine.
Ama bu iş bittiğinde sıra sana gelecek.
Iré por ti.
bitti 1401
bittim 64
bittim ben 34
bitti mi 380
bittik 22
bittin sen 22
bitti artık 126
bitti işte 19
bitti sayılır 33
bittim 64
bittim ben 34
bitti mi 380
bittik 22
bittin sen 22
bitti artık 126
bitti işte 19
bitti sayılır 33