Bobbi translate Spanish
348 parallel translation
Ben Bobby.
Soy Bobbi.
Bobby mesajımı aldı mı acaba?
¿ Recogió mis mensajes Bobbi?
Bobby'nin bu işle ilgisi olduğunu düşünmüyorsunuz, değil mi?
No pensará que Bobbi tuvo algo que ver.
Bobby telefonda beni tehdit etti. Bana zarar vereceğini söyledi. Hastam parça parça doğrandı ve usturam çalındı.
Bobbi dijo que me lastimaría acuchillaron a una de mis pacientes y mi navaja desapareció.
Peki Bobby'nin neden bana geldiğini biliyor musunuz?
¿ Sabe por qué vino a verme Bobbi?
Bir Doktor Elliott vardı, bir de Bobby.
Estaba el Dr. Elliott y estaba Bobbi.
Bobby cinsiyet değiştirme ameliyatı izni için bana geldi. Onun tutarsız olduğunu düşündüm.
Bobbi quería que aprobara su operación de cambio de sexo.
Ama Bobby bunu istedikçe, Elliott direndi.
Pero aunque Bobbi realmente la quería, Elliott la bloqueó.
O yüzden Bobby öç aldı.
- Así que Bobbi se vengó.
Yani Elliott tahrik olunca, Bobby alarma mı geçti?
Cuando Elliott se excitaba, ¿ Bobbi tomaba su lugar?
Bu, Bobby için bir alarm gibiydi.
Era como la alerta roja de Bobbi.
Elliott ereksiyona geçtiğinde Bobby kontrolü eline aldı. Elliott'ın erkekliğini uyandıran herkesi öldürmeye çalıştı.
Cuando el pene de Elliott tenía una erección Bobbi tomaba control e intentaba matar a cualquiera que lo hiciera sentir masculino sexualmente.
Elliott ofisime geldiğinde, Bobby'nin erkek tarafını ilk kez gördüm.
Cuando Elliott vino a mi oficina fue la primera vez que vi el lado masculino de Bobbi.
Bobby'nin Bayan Miller'ı öldürdüğünü düşündüğünü söylediğinde aslında kendini ele veriyordu.
Cuando dijo que creía que Bobbi asesinó a la Sra. Miller, se estaba confesando.
Bobbi, neler oluyor?
Bobbi, ¿ qué ocurre?
Bobbi ve Phoebe bana kına gecesi yapıyor.
Bobbi y Phoebe me van a dar una fiesta.
Tabii Bobbi şaşırmadı.
Bobbi no se asustó tanto, claro.
- Bobbi Flekman.
- Bobbi Flekman.
Şirketten biri mi? Evet, Bobbi Flekman!
Sí, claro. ¡ Bobbi Flekman!
Biliyorsun! Selam, yakışıklı. Nasıl gidiyor?
BOBBI FLEKMAN Enlace de Artistas, Polymer Records
Bobbi, seni bütün bunlardan ayırabilir miyim?
¿ Te puedo robar un momento?
- 1982 yılındayız!
- Estamos en 1982, Bobbi.
Bobbi Campbell, kendinden menkul K.S. ( Kaposi sarkomu ) * poster çocuğu.
Bobbi Campbell, autodesignado el chico del afiche.
Bobbi Campbell başla.
Bobbi Campbell. Adelante, Bobbi.
Bobby Zachs.
Zachs. Bobbi Zachs.
Bobbi!
¡ Bobbie!
Bobbi Fallon, BPl.
Bobbi Fallon de la BPI.
- Bobbi, geciktiğim için üzgünüm.
- Bobbi, siento llegar tarde.
Bobbi-Claire Akins.
Bobbi-Claire Akins.
Özür dilerim Bobbi-Claire. Ben...
Lo siento, Bobbi-Claire.
Fotoğrafçıda gördüğüm her şeye inanacak olsam... Bayan Bobbi-Claire'in yeni memeler yaptırdığına inanırdım.
Si yo creyera todo lo que veo revelando fotos... creería que Bobbi-Claire se compró tetas nuevas.
Buraya gel Bobbi-Claire. Gitme.
Vamos, Bobbi-Claire, no te marches.
Bobbi.
Bobbi.
Bobbi, bu adam var ya. O kadar şanslısın ki.
Bobbi, qué suerte tienes con ese hombre.
Bobbi yenge bana pirana getirmişti.
Tía Bobbi me trajo una piraña.
Livia, seni uyarmıştım. Bobbi çok tatlı bir kız.
Oye, Bobbi es una chica muy dulce.
Gabby Dante'nin kuzeniyle Bobbi aynı manikürcüye gidiyor.
La prima de Gabby y Bobbi va al mismo salón de uñas.
Ve sizde tabiî ki Bobbi Adler olmalısınız.
Y tú debes ser Bobbi Adler.
Bu arada bil bakalım nimetlerimin velisi Bayan Bobbi Adler bu öğlen bana ne önerdi?
Adivina Will lo que Bobbi Adler, que me parió, sugirió esta tarde.
Bobbi, hep vizyonun vardı.
Bobbi, usted es, como siempre, una visión.
- Bobbie Adler yüzünü gerdirmedi.
Bobbi Adler no se ha hecho un lifting. Claro que sí.
- Gerçekten Bobbi, bu olacak.
De veras creo que va a suceder.
Onları terk etmek istemiyorum...
Bobbi no se quiere ir y yo no quiero dejarla y Arlo...
Bobbi Teyze, ben Lorelai.
Tía Bobbie, hola.
Hadi Bobbi.
Vamos, Bobbi.
Ama onlara Bobby'den söz etmedim.
Ya hablé con ellos, pero no les dije sobre Bobbi.
- Bobbi Flekman. - O kim?
¿ Quién?
Bobbi Campbell yaşam kavgası veriyor.
Bobbi Campbell lucha por su vida.
- Bobbi.
- Bobbi.
- Gazla. - Bobbi'yle aranızda ne var?
¡ Mas rapido, papa!
Bobbi gitmek istemiyor.
- No lo se.