Boş ver gitsin translate Spanish
542 parallel translation
Boş ver gitsin.
No importa.
Boş ver gitsin. Olmaz, hiçbirini istemiyorum.
No, no las quiero.
Boş ver gitsin.
No tiene importancia.
Buzu boş ver gitsin.
Sin hielo. Sólo agua.
Boş ver gitsin, olur mu?
Olvídelo, ¿ de acuerdo?
Boş ver gitsin.
Olvídalo.
- Boş ver gitsin.
- Déjalo.
Boş ver gitsin. Belki de şaka falandı.
A lo mejor ha sido una escena.
- Sorun değil. Boş ver gitsin.
- Está bien, olvídalo todo.
- Boş ver gitsin.
- No tiene importancia.
Ve bir an sanırım düşündüm ki Boş ver gitsin şapkanı
Y supongo que en un momento como ése te olvidas del sombrero
Boş ver gitsin şapkanı
Te olvidas del sombrero
Ödülü boş ver gitsin. Kasanın içinde tam üç milyon var.
¿ Por qué te preocupas por la apuesta cuando hay tres millones en juego?
Para vermeyeceğini söylemeye çalışıyorsan, boş ver gitsin.
Si estás diciendo que no me darás el dinero... ¡ olvídalo!
Eğer rahatsızlık verecekse, boş ver gitsin.
Bueno, si es una imposición, no se preocupe.
Boş ver gitsin evlat!
¡ Arrójalo, chico!
- Boş ver gitsin, Jordie. Georgia pamuğunun paritesini ayarlamak haricinde bu ülkeye fazla bir şey veremedim.
Aparte de lograr la paridad para el algodón... no he hecho mucho por este país.
Oraya gidip nehirde oturup boş ver gitsin mi demeliyim?
Ir allí... sentarme junto al río y olvidarme del asunto?
Boş ver gitsin zaten. Kaçak mahkûmlar bir daha geri dönemezler. Matthew!
Cuando nos hagamos a la mar con un preso fugado, no habrá vuelta atrás.
- David... biraz düşündüm de, Sausalito'yu boş ver gitsin.
- David, ahora pienso : al diablo con Sausalito.
Boş ver gitsin, Chris.
Sólo déjalo ir, Chris.
Boş ver gitsin.
No se preocupe por eso
Boş ver gitsin.
Neff de "nefasto".
Seni aşıyor. Boş ver gitsin.
Así que olvídalo.
Boş ver gitsin, ben gidiyorum!
Me voy.
Eğer bu kız senin yeteneklerinin kokusunu alamıyorsa... boş ver gitsin, doğru mu?
Si no puede oler tus calificaciones, quién la necesita, ¿ correcto?
Boş ver gitsin.
Déjalo.
Boş ver gitsin.
Déjalo ir.
Boş ver gitsin!
¡ A tomar por culo!
- Boş ver gitsin.
- Olvida todo el asunto.
Boş ver gitsin.
Olvídenlo.
Bu geceyi boş ver gitsin.
Así que olvídate de esta noche.
Konuşmak istemiyorum Ben, boş ver gitsin.
No quiero hablar, Ben. Olvídalo.
O zaman boş ver gitsin.
Entonces, al infierno con El.
Boş ver gitsin Fleischman.
Déjalo ya, Fleischman.
Biz mutluysak ve diğer herkes cehenneme gidecekse, boş ver gitsin.
No importa. Nosotros somos felices y a los demas que les den.
Değil, öyleyse boş ver gitsin.
No, entonces olvídalo.
Boş ver gitsin, çok geç olmuş.
Olvídalo, ahora es demasiado tarde.
Boş ver. İç gitsin.
Es la primera vez que te veo ofrecer un trago.
Boş ver, unut gitsin.
Cállate y déjame en paz.
- Bos ver gitsin!
- ¡ Déjalo ya!
Ah, boş ver gitsin.
¡ Pues que se muera!
Boş ver dostum. Duvar kağıdı yap gitsin.
No, olvídalo, Podría usarlo para empapelar,
Boş ver Mieze. Unut gitsin. Gel.
Vale, Mieze, olvídalo.
Boş ver, unut gitsin Eva.
No, olvídalo.
- Boş ver, unut gitsin.
- Olvida el tema.
Boş ver, unut gitsin.
Olvídate.
Boş ver. Unut gitsin.
Olvídelo, olvídelo.
Unut gitsin. Boş ver.
No es nada.
Boş ver Teri, unut gitsin.
Déjalo, Terry, déjalo.
Bırak gitsin, boş ver.
Déjala irse, no te preocupes.