English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Budalalar

Budalalar translate Spanish

281 parallel translation
İkinci olarak da boş kafalı budalaların... nasıl davrandıklarını merak ediyordum.
Segundo, sentía curiosidad por ver cómo se comporta un puñado de imbéciles casquivanos.
Sakar budalalar! O testlere ihtiyacım var anladın mı!
¡ Malditos locos!
Şu aptal şifrelerin. Bunlar budalalar için.
Su estúpido código. ¡ Es cosa de tontos!
Gülün budalalar!
¡ Ríanse, idiotas!
- Onu yukarı çekmeyin sizi budalalar!
- ¡ No lo suban, imbéciles!
Nedense, budalalar dans ederken hep ayağıma basarlar.
No sé porqué, pero siempre me pisa los pies algún primo.
- Budalalar, her yerde budaladır.
Las cosas son como son y ya está.
Bazı budalalar.
Otros estúpidos. No hay escasez de ellos.
Babam gibi budalalar barındıran bir kasaba.
Una ciudad que produce imbéciles como papá.
Tüm o köylü budalalar, kartalların okullu çocukları çantalarıyla beraber sırtlarında taşıdığını düşünüyor. Öküzleri!
Todos los aldeanos creen firmemente que las águilas se llevan a los niños de las escuelas con las mochilas al hombro.
Ve ben de senin peşinden geldim bir aşk budalası gibi yarım akıllı budalalar gibi.
Y cierto o no, te perseguí... como lo haría cualquier muchacho enfermo de amor.
- Kaybol, budalaları bul daha iyi.
- Guárdeselo para los imbéciles.
Bazı budalalar arabadaki adamın kestirdiğini düşünür. Ama inan her şeyi ilk fark eden de odur.
Muchos piensan que es lo fácil, pero es el primero en caer.
Budalalar gibi koşuşturmak için fazla yaşlıyım. - Ayaklarım- - - Vah!
Soy demasiado viejo para perseguir gansos salvajes.
Bu çivisi çıkmış dünyada ölümlü budalalar yaşasın!
¡ Que los locos mortales vivan en un mundo perverso!
Doğru yoldan saptırabilir miyim ben budalaları baştan çıkaran şeylerle tatlı diller, iki büklüm bellerle, aşağılık köpek yaltaklanmalarıyla?
Hablo de las palabras dulces... las reverencias humildes y las lisonjas.
Bizim gibi üniversite mezunu budalaları çöp bidonunun üstüne oturalım diye işe alıyorlar.
Contratan a idiotas con títulos universitarios para sentarlos en ese cubo de basura y que ellos sigan estudiando.
Budalalar!
¡ lnsensatas!
Biliyor musunuz ki ey budalalar hepiniz öleceksiniz.
¿ Sabéis, imbéciles, que vais a morir?
O budalalar, etraflarında kimsenin hareket edemeyeceği kadar şişmanlar. Kes artık şunu Jackie, tamam mı?
Esas putitas no están para ir por ahí sin ropa.
Sizden ben sorumluyum budalalar! Beni zıvanadan çıkartıyorsunuz!
Soy vuestro responsable y os vais por ahí.
Budalalar!
¡ Tontos!
Budalalar günü, Tennyson. Sanki senin için verilmiş bir ad gibi. Çünkü burada ancak senin gibi bir budala....... dışarıda neler olduğunu bile bile, bu kadar uzun süre kalır.
Creo que se llama así por vos por el inocente que se queda ahí mientras sabe exactamente qué es lo que está pasando afuera.
Ama inanın bana bir vaizin nefsine kapılması... siz şaşkın budalaların nefsine kapılmasından çok daha zordur.
Pero creedme, se necesita más para tentar a un predicador que para tentar a cualquier vagabundo de aquí.
Devlin Warren, eğer bana benzeseydin bu tür budalaların, Denver'ın batısında yaşayan en güzel kız ile takılmasına müsaade etmezdin.
Devlin Warren, si fueras un hombre de verdad... no dejarías que se llevaran a la joven más linda de Denver... - sin ofrecer resistencia. - ¿ Se nota?
Hepimiz tanrının budalalarıyız, lordum.
Todos somos los locos de Dios, mi Señor.
Kafeslerinize dönün budalalar!
Volved a vuestras jaulas!
Bu da Budalalar Gemisi. Bir budalayım. Yolculuğumuz boyunca daha fazla budalayla tanışacaksınız.
Mi nombre es Karl Glocken, y éste es un barco de tontos.
İçindeki budalalar da. İsyanın sonu neymiş görecekler.
En cuanto a los bribones que la habitan... verán lo que trae la rebelión.
O arsız budalalar, halkın üstünde hüküm sürmek istiyorlar!
¡ Son unos estúpidos insolentes que quieren gobernar la nación!
hayat çok güzeldir... sokakta namus budalalarının bizi aşağılaması kimin umurunda?
"¡ Es una vida perfecta! " ¿ Qué importa que la gente estirada Nos mire desdeñosa por la calle?
Ayrılın budalalar!
¡ Separaos, locos!
Bu garip sineklerden az mı çektik. moda budalaları. bu pardonnes-moi'cılar canımıza okudular.
¡ Que hayamos de vernos tan afligidos por estas moscas extrañas, estos seguidores de modas, estos "discúlpeme usted"!
Budalalar.
Imbéciles.
Nereye kayboldunuz bakayım, sizi gidi budalalar?
¡ Bobos! ¿ Adónde ibais?
Uğraşıyorlar, seyirciler heyecan içinde ve bazı budalalar da heyecanlanıyor.
El público empieza a emocionarse y creo que algunos Tontos también.
Şimdi budalalar başlama noktasına doğru yol alıyorlar ve her an başlama işareti gelebilir.
Y ahora los idiotas se dirigen a la línea de largada y en cualquier momento recibirán la orden del juez de largada.
Budalalar düşmeden bu çizgiler üzerinde yürümek zorundalar.
Los idiotas deben caminar por estas líneas sin tropezar.
Budalaların atlaması gereken iki sıra kibrit kutusu var.
Dos hileras de cajas de fósforos que los idiotas deben superar.
Sanırım budalalar pus yüzünden zorluk çekiyorlar.
Hay una niebla allí que creo que les está causando algún problema a los idiotas.
Bu budalaların çoğu için oldukça zor bir yarışma ; genelde zamanlarının çoğunu bu yarışma alıyor.
¡ Este es un evento particularmente difícil para la mayoría de los idiotas! ¡ Uno de los que más tiempo lleva en esta muy exigente carrera!
Seyirciler heyecanlanmaya başladı, sanırım budalalar da heyecanlı.
¡ La multitud se está excitando, y creo que algunos de los idiotas también!
Sizi küçük budalalar.
Qué tontos e ingenuos.
Altı üstü köyden inme araba budalaları.
Son un grupo de pueblerinos locos por los coches, sólo eso.
Eşlerinizin ve çocuklarınızın size zerre kadar saygıları yok, aciz budalalar!
¡ Vuestras mujeres y niños no os tienen respeto, idiotas faltos de sexo!
Ruby Nehri'nde altın arıyorduk da. Bütün diğer budalalar gibi.
Hemos estado en el río Ruby buscando oro... como todos los malditos locos.
Durun, sizi budalalar!
¡ Locos!
Sersem budalalar.
¡ Estúpidos!
Budalalar Gemisi ~ Kathrine Anne Porter'dan ~ 101 Film 101 Çevirmen Etkinliği Çeviri :
EL BARCO DE LOS TONTOS
Onu kaçırdı, budalalar.
Le ha secuestrado, imbécil.
Ancak budalalar işleri aceleye getirir.
Algunos se casan demasiado rápido.
budala 271

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]