Celestina translate Spanish
75 parallel translation
Madge'in çöpçatanlık işlerine ne kadar yatkın olduğunu bilirsin.
Ya conoces a Madge y su inclinación a ser celestina.
En mutlu evlilikler genelde en çıkarcı çöpçatanlar sayesinde olur.
A veces, la más sórdida Celestina es la base de una feliz boda.
Ne çöpçatan çıkarcılığından bir şey kaybeder ne de evlilik mutluluğundan.
La Celestina no es para nada despreciable, ni la unión menos feliz.
Şimdi de çöpçatanlığa başlayıp bir kadını saçlarından sürüklüyorsun.
Ahora arrastras a una mujer por el pelo. ¡ Pum! Eres una celestina.
Delisin sen, yaptığını beğendin mi!
Ahora vas de celestina. Estás loca.
Em teyze, lütfen, başka çöpçatanlık olmasın.
Tía Em, por favor, no seas celestina.
Haydi çocuklar, evet derseniz çöpçatanınız olurum.
Vamos, muchachos, decídanse y haré de celestina.
Harika bir çöpçatanım.
Soy excelente celestina.
Carmen, Jose'yi yaşlı godoşun evine götürüyor.
Es cuando Carmen lleva José a casa de la vieja Celestina.
Olacak şey değil, çöpçatanlığı duymuştum ama bu çok saçma.
Jesús, sabía lo de la celestina pero esto es ridículo.
Çöpçatan bayan, şapka gelsin.
¡ Celestina, el sombrero! Muy bien.
Refakatçi istersen seninle gelirim.
Iré contigo si necesitas una celestina.
Aşk doktoru burada.
Celestina está aquí.
Aşkın habercisi olan ıslaklığı vajinanda hissediyor musun, Celestina?
¿ Sientes en la vagina, Celestina, la humedad que precede al amor?
Celestina tepsiyi taşıyacak.
Celestina lleva la bandeja.
Celestina, Canon'u besleyecek.
Celestina, dale cucharadas de helado al canónigo.
Aranızı yaparım istersen.
Podría hacer de celestina para vosotros.
İsteseydin aranızı yapardım.
Estaba lista para hacer de celestina.
Çöpçatanlık işi sana kaldı.
Es tu turno de hacer de celestina.
- Bir aracımız var.
Nosotros tenemos una celestina.
Beni biriyle buluşturmak mı istiyorsun?
¿ Estás intentando hacer de celestina?
Whittington'ın dostu muydun? Fareli Köyün kavalcısının yardımcısı?
Si la Celestina acarició tu cola ¿ Fuiste de Hamelín la mascota?
Bu genç arkeoloji öğrencisi Celestina. Sarayın en eski yerinde devam eden kazı çalışmalarından sorumlu.
Esta es Celestina, joven estudiante de arqueología, que se ocupa de las excavaciones en la parte más antigua del palacio.
Celestina sadece piyano çalmaz aynı zamanda Fransızca konuşur ve tamamen sizin emrinizde. Ama ilk önce sizi odanıza götürecek.
Celestina, no solo toca clavicordio, habla francés y está a vuestra entera disposición, pero también os conducirá a vuestros aposentos.
Bak, Celestina tamamen züğürtüm.
Oh, Celestina, desplumado ya estoy.
Birini ayarlamanıza gerek yok.
No necesito una celestina.
Biz damada gidelim, siz de çöpçatana.
Nosotros vemos al novio, ustedes a la celestina.
Ava neden çöpçatana gitsin ki?
¿ Para qué iba Ava con una celestina?
Bayağı konuşabiliyor, büyük ihtimalle Celestine Kehanetleri hakkında konuşarak onu sıkıyordur.
'Ella habla un montón, probablemente lo aburra con lo de la Profesía Celestina
Yurtdışına gönderilecek paranız varsa ya da yapılacak yatırımınız Mitelman, bir tür mali çöpçatandır.
No se, alguien que necesita mandar plata afuera, alguien que quiere traerla, invertirla. Mitelman vendria a ser una celestina del dinero.
Ben, benim okuyucu biri ile sizi düzeltmek.
Porque estoy haciendo esta serie en mi periódico Estoy jugando a Celestina
Sonra Maç-olun. Şimdi kardeş kaydedin.
Celestina después, salvar hermana ahora
- Yavaş ol bakalım, arabulucu.
- Relájate, celestina.
Adı bile... Celestina. Komşularından daha zekiydi.
Inclusive su nombre, Celestina tenía más estilo que los vecinos.
Çöpçatanlık sanatındaki yeteneklerin gerçekten inanılmaz.
Santo cielo, mujer. Tus habilidades como celestina trascienden el ocultismo.
- Celestine harabeleri.
Las ruinas de Celestina.
Tekrar hatırlatır mısın? Geyik ayartmakta kim daha iyiymiş?
Disculpa, pero, quin es la mejor celestina?
Regiana Fairmont. Çöpçatan.
Eh, Regina Fairmout, celestina
Bir çöpçatan tarafından geri çevrilmek. Kaderin cilvesine bak.
- Lo hizo una celestina
Çöpçatan tarafından geri çevrilecek kadar ne yaptı senin arkadaşın?
¿ Por qué encuentras tan ilegal que te ayude una celestina?
- Bir çöpçatan.
- Una celestina
Şu çöpçatanın adı neydi?
Ey ¿ has visto a la celestina?
Sam, çöpçatanı aramış.
¿ Pidiendo ayuda a la celestina?
Sam, bir çöpçatana gidiyor.
Sam está usando a una celestina
Şu çöpçatana başvuracak cesareti kendimde bulana kadar.
lo siento Bueno, hasta que me decidí a buscar a esta celestina
Bu yüzden çöpçatana gitmiş.
Por eso llamó a la celestina
Gerçek şu ki ben o çöpçatanı paralı erkeklerle tanışabilmek için aramıştım.
Sí, aquí va la verdad. Sólo llamé a la celestina para encontrar hombres con dinero para que pudiesen jugar aquí en el casino
Celestina Mengozzi!
Deseo...
Doug... Üzgünüm.
"La Profecía de celestina"
Ne bu?
- ¿ Ahora haces de celestina?
- Bu gizemin farkına vardıkça, dünyaya farklı bir gözle bakmaya başlayacağız... enerjiden oluşan, kutsal bir dünya olarak. Celestine "Anlayışlar" ı 1
Fragmentos de la Celestina