Danışma translate Spanish
720 parallel translation
Danışma ; lütfen.
Información, por favor.
Bu akşam doğuya hareket eden... yük treniniz var mı acaba? Alo, danışma mı?
¿ Información?
Danışma, bana 28 Court Caddesi no. 301'in telefonunu verin.
Déme el teléfono de Court Street 301, apartamento 28.
Danışma'dakini geberteceğim.
Sí, llegas con retraso.
"Danışma"
"Consultas"
Başkanı olma onurunu yaşadığım Milli Bilimsel Danışma Konseyi'nin bu konu hakkındaki görüşleri toplantıdakilerin ilgisini çekebilir.
Sería interesante escuchar la opinión... del Consejo Científico Nacional... del cual yo tengo el honor de ser presidente.
Kendilerinin de başkanı olma onurunu taşıdığı Milli Bilimsel Danışma Konseyi hükümet tarafından yetki verilmiş ve önemli bilimsel hususlarda tavsiyelerine başvurulan bir kuruluştur.
El Consejo Científico Nacional... del cual yo tengo el honor de ser presidente. es el organismo oficial encargado por el gabinete... para asesorar en todos los asuntos científicos importantes.
Polis, danışma,
Departamento de Policía. Informaciones.
- Hayır, yol danışma. - Sağol.
- No, la cabina de tráfico.
Danışma Kurulu.
Alguien de la Junta.
Burası danışma bürosu mu?
¿ Qué soy? ¿ Información?
Danışma, bu otelde başka bir Frank Flannagan var mı?
Conserje, ¿ hay otro Frank Flannagan en este hotel?
Kraliyet Danışma Meclisi kararını verdi kutsal toprak haricindeki her şey gitti.
El Consejo de Privy ha dado su veredicto,... todo se ha perdido excepto la tierra sagrada.
Danışma.
Información.
Lütfen bekleme salonundaki danışma masasına geliniz.
Por favor, preséntese en la oficina de comunicaciones de la sala de espera.
Demek istediğim, bir tür müsabaka. Size karşı burada ki bir kaç kişi, ama hamleler arasında bir birimize danışma şartıyla.
Propóngase una especie de partida de consulta algunos de nosotros contra Vd.
2 yıl boyunca kriz danışma biriminin başı.
Dos años como jefa de una unidad de consejería de crisis.
Danışma. Ben Memur Patou.
Soy el agente Patou.
Kapıda "tamirhane" yazıyor. "Danışma" değil.
El cartel de afuera dice "Mecánico"... no "Oficina de informes".
Grup terapisi başlatabiliriz diye düşündüm ve gerekirse kişisel danışma seansları.
Podríamos hacer terapia de grupo e individual cuando fuera necesario.
İngiliz tren soygunu için danışma ücretimiz : £ 250,000.
Nuestros honorarios por el robo del tren británico : 250.000 de libras.
Ve üç Sivil Savunma danışma kurulu üyesi ; iki stratejist : bir doktor ;... bir biyofizik uzmanı ile bir psikiyatristin... sağladığı bilgilere dayanmaktadır.
En información suministrada por un consejo asesor de 3 miembros de... Defensa Civil ; dos estrategas, un doctor, un biofísico y un psiquiatra.
Bir sorunun olursa, burada bir danışma bürosuna sahibiz.
En caso de algún problema, hay un comité de consultores.
Mösyö Dupont danışma bürosundan aranıyorsunuz.
Sr. Dupont, solicitamos su presencia en la oficina de información.
Çok eğlenceliydi ve hepimiz doyasıya güldük ama emin olun, Meslek Danışma Kurulu'nda mülakata girseniz kesinlikle öyle muamele görmezsiniz.
Bueno, ha sido divertido y todos nos hemos reído. Pero quiero asegurarles que nunca serán tratados así si son... entrevistados aquí, en la Asesoría de Carrera.
Ben, Meslek Danışma Kurulu'nun başkanıyım.
Soy el jefe de la Asesoría de Carrera.
Meslek Danışma Kurulu başkanıyım.
Soy jefe de la Asesoría de Carrera.
Ben danışma bürosu değilim.
Yo no soy la oficina de información.
Marilyn Cohen, her neredeyseniz Greg sizi danışma kulübesinde bekliyor, çünkü sizinle evlenmek istiyor da!
Marilyn Cohen, Marilyn Cohen. Ve a la caseta de información.
Danışma. 1 numaralı sergi salonunda aranıyorsunuz.
Información. Le buscan en la sala número 1.
Ücretsiz danışma yapıyorsa, bir noktayı daha belirtmiştir umarım.
Mientras le dé consejo legal gratis, espero que le haya aclarado otra cosa.
Ülkedeki en pahalı... hukuki danışma.
El asesor legal... más caro del país.
Gelen yolcu salonu... lütfen kuzey holündeki danışma masasına rapor verin.
El pasajero Hall... preséntese en Información en la sala norte, por favor.
Danışma, Dr. Wilbur'un numarasına ihtiyacım var.
Información, necesito el número de la Dra. Wilbur.
Uluslararası Yatırım Danışma Şirketi.
Consejeros de Inversion Internacional Limitada.
Basın paketi almamış olanlar danışma aracından temin edebilirler.
Quien no tenga un kit de prensa, puede recogerlo en información.
Gelen uçakların tarifesi danışma tarafından postalanıyor.
Los horarios de los vuelos de llegada están expuestos en la cabina de información.
Detaylı bilgili danışma ofisinden alabilirsiniz, orada...
Pueden conocer los detalles en el centro de información del...
Danışma ücretsiz.
Información gratuita.
Diş Danışma Kurulu'na ne dersiniz?
¿ Qué tal el Comité consultivo de establecimientos dentales?
- Dan, sen karışma!
No te metas.
Saat 10'dan 11'e kadar aileyle tanışma ve onlarla iyice kaynaşma.
De 10 a 11 encuentro y relaciones con la familia.
Fotoğrafların büyütülmesi bize zirvenin ayrıntılarını gösterdi, çarpışma ile en az 12 yolcunun dışarı savrulduğunu ve kuyruk bölümünde de dört cesedin olduğu seçiliyor.
Las ampliaciones de las fotos nos dan detalles del lugar. Hay 12 pasajeros que salieron disparados por el impacto y se ven cuatro cuerpos en la cola.
Yeni bir yarışma programı varmış.
Creo que dan un nuevo concurso.
Her ses aşağıdan duyulabilir. Sadece ofislerden değil, çalışma odalarından da.
Se puede oír cada ruido, en las oficinas y en los talleres.
Öyleyse, Hoichi, Dan-no-ura da Son Çarpışma'yı söyle.
Hoichi, canta sobre la batalla de Dan-no-ura.
Dover'dan gelirken beton bir duvarla ufak bir tartışma yaşadık.
Tuvimos una rencilla con una muro de cemento volviendo de Dover.
Richard Moss ve Barbara, bizimle danışma kulübesinin önünde buluşun.
Jim MacLean, lo buscan en la enfermería. Besar es muy sano.
18 çalışma saatini 10 sent ile çarparsan, bir buçuk milyon yapar!
Un aumento de 10 céntimos por hora por 18 horas diarias de trabajo.. ¡ Dan 1 millón y medio!
Proteus, benden, çalışma arkadaşlarımdan bilim adamlarından, yabancı hükümetlerden, ikimizin de çalıştığı ICON'dan çeşitli istekler olacak.
Proteo, obtendrás muchos pedidos de mí, mis colegas, científicos, gobiernos extranjeros de ICON, la compañía para la cual trabajamos ambos.
Kapıdan çekil... ve gece de sakın girmeye çalışma.
Aléjate de la puerta, ni te atrevas a entrar.