Dub translate Spanish
215 parallel translation
Bunu biliyorum T-Dub.
- Lo sé, T-Dub.
Biraz coşkulu biri, ama T-Dub daha sakin.
Sí, le van los líos, pero T-Dub es serio.
T-Dub hapishanedeyken gazetede bir haber gördü.
T-Dub lo vio en un periódico.
Kim söyledi bunu? T-Dub? Chickamaw?
- ¿ Lo dicen T-Dub y Chickamaw?
- T-Dub?
- ¿ T-Dub?
Sıkı tutun T-Dub.
Espera, T-Dub.
- Görüşürüz T-Dub.
- Adiós, T-Dub. - Adiós.
- T-Dub'la ben de oraya geleceğiz.
- Que nos veremos allí.
- İçki yok demek. - Peki ya T-Dub?
- No hay bebida...
Ona ne oldu?
- ¿ Y el dinero de T-Dub?
Şu T-Dub tam bir deli. Ne yaptı biliyor musun?
- ¿ Sabes qué ha hecho?
Zelton'dan payıma düşen paranın çoğu duruyor. Sen veT-Dub onun yarısını alabilirsiniz.
Os doy la mitad de lo que me queda.
Evet, sen ve t-Dub ile paylaşırım.
- Lo parto con vosotros.
T-Dub geleceğini söylemişti. Sen ve kız hakkındaki haberleri okuyunca belki de gelmeyebilir diye düşünmüştüm.
T-Dub dijo que vendrías, yo no estaba tan seguro.
- O ve T-Dub meteliğe kurşun sıkıyorlar. Ceplerinde şıngırdayacak iki metelikleri bile yokmuş.
Él y T-Dub no tienen ni un centavo.
Chickamaw ve T-Dub'a şöyle söyleyeceğim :
"Lo hago porque estáis arruinados, pero es la última vez". Les diré :
Ama T-Dub ile konuşursam, bana söylediklerini ona anlatırsam- -
- Pero cuando le diga a T-Dub...
Biliyorum T-Dub.
Ya lo sé.
- Yapma bunu T-Dub.
- No lo hagas.
Henry "T-Dub" Mansfield vurularak öldürüldü. Diğerlerinden birinin de yaralı olduğu düşünülüyor.
T-Dub Mansfield ha muerto por un disparo.
T-Dub burayı işlettiğini söylemişti.
Me lo dijo T-Dub.
Bu bir kız. Rub-a-dub-a-dub.
Eso es, chica.
Sen bizi ne sandın, basketçi mi, dev mi?
¿ Qué crees que somos, T-Dub, gigantes?
"Ve şu T-Dub Masefield de, artık bundan böyle büfede çalışmayacak."
Y T-Dub Masefield ya no trabajará en la despensa.
Chicamaw ve T-Dub Masefield'i bekliyordum.
Esperando a Chicamaw y a T-Dub Masefield.
İhtiyar T-Dub nerede?
¿ Dónde está el viejo T-Dub?
" T-Dub'Üç Ayak Parmaklı'Masefield,
" Y T-Dub'Tres dedos'Masefield...
T-Dub gibi.
Igual que T-Dub.
T-Dub kullanacak ha?
T-Dub conduce, ¿ no?
Yaşlı T-Dub'ın aklını başından aldın gidiyor Lula.
Creo que le gustas a T-Dub, Lula.
İsa aşkına T-Dub. Bu kız oynuyor mu, oynamıyor mu?
Por Dios, T-Dub. ¿ Va a actuar o no?
Parayı aldın mı T-Dub?
¿ Conseguiste el dinero, T-Dub?
T-Dub, lanet viskinin kalanını nereye koydun?
T-Dub, ¿ dónde está el resto del whisky?
İhtiyar T-Dub'ı ekemeyiz, değil mi?
No podemos abandonar al viejo T-Dub ahora, ¿ verdad?
Neler oluyor T-Dub?
¿ Qué sucede, T-Dub?
Senin işler nasıl gidiyor T-Dub?
¿ Cómo te ha ido, T-Dub?
Tanrı aşkına T-Dub, gerçek adınla imzalamışsın.
Cielos, T-Dub, usaste tu verdadero nombre.
T-Dub öldü.
T-Dub está muerto.
İyi geceler T-Dub.
Buenas noches, T-Dub.
T-Dub buranın uygun olacağını söylemişti.
T-Dub dijo que no habría problema.
T-Dub'ın senin için yaptıklarından sonra da mı?
¿ Después de lo que T-Dub hizo por ti?
T-Dub'ın dediği gibi insan biriymişsin.
Son gente buena, como dijo T-Dub.
Herhangi bir şeyden bir dub -
Un doble de cualquier...
Dub Slack ve Primo Pitt.
Dub Slack y Primo Pitt.
- Dub ve Nino.
- Dub y Nino.
"Dub ve Nino" da ne demek, seni ketum orospu çocuğu.
¿ Qué significa "Dub y Nino", hijo de...?
Dub olsun.
Que sea Dub.
- Dub'ı yakalayacağız.
- Vamos por Dub.
- Böyle diyeceğini biliyordum T-Dub.
- Sabía que lo dirías.
- T-Dub'ı? - Chickamaw'ı da.
- Lo de T-Dub.
Küçük parmakları saçımda dolaşırdı
Rubba-dubba-dub ella poco Los dedos a través de mi pelo