Dutch translate Spanish
1,194 parallel translation
O, en ünlü Bronx çetelerindendi. Dutch Schultz oradan geldi.
La más famosa del Bronx, la del primer Dutch Schultz.
Sonra adını, benim onuruma Dutch Schultz koydular.
Me pusieron Dutch Schultz en su honor.
Bay Weinberg.
- ¿ Dutch te tiene hasta tarde?
- Onu, bu işe karıştırma Dutch.
- Déjala al margen.
Siz de ilk Dutch.
Y Vd. mi primer Dutch.
Pekala davadan önce 28 günümüz var. Bu 28 günde, bu halka Dutch Schultz'un onlardan biri olduğunu göstereceğiz.
Nos quedan 28 días para el juicio. 28 días para demostrarles que Dutch es uno de ellos.
Dutch'a gelemeyeceğimi söylemiştim.
- ¿ Dónde está Dutch?
Dutch için endişelenmene gerek yok.
No te preocupes por el Duque.
Gerçek Dutch Schultz'u hiç görmedin.
No conoces al autentico Dutch.
Danimarka'dan geldi, ödül olarak.
Vacas Hereford Dutch Country, Premiadas.
Alex, bir rüya gördüm sen, ben ve Dutch Frisco'da yaşıyorduk.
Alex, estaba soñando que tú, yo y el Dutch... - vivíamos en San Francisco.
Umarım Dutch bu yolculuğu minnetle karşılar.
Espero que Dutch aprecie este paseo.
"Dutch" filmini gösteriyorlar ve beni beğenmiyorlar, öyle mi?
Nos muestran una película en holandés ¿ Y piensan que yo apesto?
Bir toplum seçin, herhangi bir toplum Zuni, Ndembu, Pennsylvania Dutch.
Si eligen una sociedad, cualquiera : Zuni, ndembu, alemanes de Pensilvania...
Dutch 6 : 0'dan beri burada olduğunu söyledi.
Dutch dijo que llegaste a las 6 : 30.
Ünlü suçluların evi sayılır, mesela Al Capone'nun Mickey Cohen'in, Joseph "Dutch" Cretzer'in ve Alcatraz Kuşçusu olarak bilinen Robert Stroud'un.
Hogar de famosos criminales como Al Capone... Mickey Cohen, Joseph "El Holandés" Cretzer... y Robert Stroud, el famoso "hombre pájaro" de Alcatraz.
Şu Hollandalı için çalışan kız müthiş sevimli.
Esa chica que trabaja para Dutch está estupendamente.
Teşekkürler Hollandalı.
Gracias, Dutch.
Biri bir filmde söylemişti. "Dutch Schultz'un biyogunu bana verin, Bayan Longfellow".
"Deme la blog de Dutch Schultz, Srta. Longfellow".
- Son hız gidiyoruz Dutch!
- ¡ No podemos ir más deprisa, Dutch!
Sıkı tutun Dutch!
¡ Agárrate, Dutch!
Sen hiç adam vurdun mu Dutch?
¿ Has disparado a un hombre alguna vez, Dutch?
Yeni gelen tam sana göre Dutch.
Creo que hay una nueva ideal para ti, Dutch.
Arkadaşın Dutch sarhoş, herkese senin Ed Ross'a nasıl meydan okuyacağını anlatıyor.
Ese Dutch tuyo está borracho y cuenta a todos cómo vas a retar a Ed Ross.
Dutch senin başına ciddi bir bela açmadan onu durduracağım, tamam mı?
Yo que tú agarraría a Dutch antes de que te cree problemas, ¿ sabes?
Ben Dutch'ı bulayım.
Será mejor que encuentre a Dutch.
Hollandalı Schultz'la içki kaçakçılığı yapardı. Taş Tony Anastasia'yla birlikte birkaç kulüp açmıştı.
Rey "importaba" licor con Dutch Schultz y abrió cabarés con Tony "El Duro" Anastasia.
Affedersin, Dutch.
Lo siento, Holandesa.
Adı hem Dutch hem de Margha.
Se llama Holandesa y también Margha.
Onlar Dutch kıza yakın toplanıyorlar.
Ellos están cerca de la chica.
O Revlon, duvar boyası değil.
Y el amarillo se llama Revlon, no Dutch Boy.
Dutch Schultz'la oyun oynarsanız benimle oyun oynarsanız!
Si se pelea con Dutch Schultz, se pelea conmigo!
Harlem'de.. .. Piyangoyu.. .. Dutch Schultz oynatır.
Dutch Schultz escribe de política en Harlem!
- Merhaba, Dutch.
- Hola, Dutch.
İşte, Dutch.
Aquí, Dutch.
- Dutch Schultz yine iş başında
- Dutch Schultz está aquí de nuevo.
Dutch sadece konuşmak istiyor.
Dutch sólo quiere hablar.
Arthur'un Dutch Schultz ismini neden seçtiğini biliyormusun çünkü saygı istiyor.
¿ Sabes por qué Arthur escogió el nombre de Dutch Schultz? El quiere respeto.
lllinois söylediğine Dutch Schultz Harlem'deki..... adamlarından altısını hastanelik etmiş.
Illinois dijo que Dutch Schultz puso a seis de sus hombres en la tabla en el Hospital de Harlem.
Tee'nin cesur olduğunu biliyorum ama cesaret Dutch'dan kurtulmana yetmez.
Sé que T-Ninchy tiene una fuerte columna, pero la fe no nos va a deshacer del holandés.
Dutch'ın adamlarının Willie Brunder'a neler yaptığını gördüm.
Ví lo que hicieron sus muchachos a Willie Brunder.
Evet, Dutch konuşarak mı halledeceğiz savaşarak mı?
Por lo tanto, Dutch, quieres hacer eso pacificamente o quieres hacerlo de una vez?
Dutch ile ben ilgilenirim.
Me ocuparé del holandés.
Evet Kuzen Dutch'ın bütün bu paraları ile ne yapmayı planlıyorsun?
Entonces, primo, ¿ qué vamos a hacer con el dinero de Dutch?
Hey, herkes beni dinlesin Madam Kraliçeden bir hediye.
Hey, todos! ¿ Tengo un regalo de la Señora Reina, cortesía de Dutch Schultz!
- Bu yüzden Dutch'ın eylemlerini konuşmalıyız
- Yo quiero hablar de las actividades de Dutch.
Kim olduğunuzu sanıyorsunuz Dutch Schultz bu öğleden sonra üç piyango evimi daha yaktı.
¿ Quién es usted? Dutch Schultz quemó tres de mis casas de política hoy!
- İsmi Dutch.
- Su nombre es Dutch.
Dutch'u alacağım.
Yo traere a Dutch.
Biliyor musun Dutch'ın ölmüş olması iyi çünkü şu an onu öldürebilirdim.
Me alegro que Dutch esté muerto, porque estoy a punto de matarlo.
Tamam Dutch!
OK, Dutch, Usted está solo.