Erkekler translate Spanish
15,582 parallel translation
Benim yaşıma geldiğinde erkekler sana bakar ama görmez.
Cuando llegas a mi edad los hombres te miran como si no fueras nada.
Dışarıdaki "sadece erkekler" tabelası gibi.
¿ Cómo esa señal de ahí fuera que dice "Solo hombres"?
- Lanet olsun, erkekler ve kızlar.
- Hostia puta, chicos y chicas.
Şimdi beni konuşmadan kurtarabilirsin. Üç kalp, iki dalak, yedi meme ucu hanımlar için ya da erkekler.
Así que puedes ahorrarme el discurso de... tres corazones, los dos bazos, los siete pezones, para las damas, o los colegas.
Bash, senin dışındaki erkekler, bana sadece yalan söyledi
- Por otro. Bash, aparte de ti, solo me han mentido
Ve senin gibi erkekler, zorba ve yalancılar, onlara sahip olduğunuzu sanıyorsunuz. Onların efendileri olduğunuzu.
Y los hombres como tú, matones, mentirosos, piensan que las poseen.
Böyle şeyleri genelde erkekler yapar.
Suelen ser hombres los que hacen eso.
Erkekler genelde, kadınların seviştiği en iyi partner olduğunu tasdiklemek ister.
A los hombres normalmente les gusta saber si han sido los mejores amantes.
Bu erkekler için sadece sabah eve gitmekken kadınlar neden yaftalanıyorlar? Neden kendimize olduğumuz şeyi söylemiyoruz?
Por qué las mujeres necesitan ponerle nombre a una escapada de mañana cuando para los hombres, simplemente no decimos nada.
Erkekler için ilk aşkları ne ifade eder? – Ne?
¿ Qué es el primer amor para un hombre?
Bu arada, kim erkekler yemek hazırlayamaz demiş ki?
Digo, ¿ quién dice que los hombres no podemos cocinar?
Gidip erkekler tuvaletinde kurulansam iyi olacak.
será mejor que vaya al aseo de caballeros a secarme.
Kızlar erkek olduğumu söyledi erkekler "sadece bir kız" olduğumu söyledi.
Las chicas pensaban que era un chico. Los chicos dijeron que "solo era una chica".
Ve erkekler konusunda berbat bir zevkin olduğu kesin.
Sí. Está claro que tienes mal gusto para los hombres.
Girişte, ekibimiz iki bilinmeyen şüpheliyle karşılaştı 30'lu yaşlarında beyaz erkekler.
En la entrada, nuestro equipo encontró a dos sujetos desconocidos... blancos, de treinta y tantos años.
Ülkemizin her yerinde erkekler ve kadınlar fabrikalara ve tarlalara çalışmaya gidiyor.
Al otro lado de nuestras tierras, hombres y mujeres ir a trabajar en las fábricas y granjas...
Pekâlâ. Erkekler ile kim ilgilenecek?
Bueno, ¿ cómo lo llevan los chicos?
Erkekler buraya gelir, sarhoş olur, arkadaşlarına hava atar, ve benim kızlarıma da hava atarlar.
Los hombres vienen aquí, beben, alardean con sus amigos, alardean con mis muchachas.
Yıllarca birşeye güvenebilirsin, o da erkekler sex ister ve onun için para ödemeye de hazırdırlar.
Si hay algo con lo que puedes contar, año tras año, es que los hombres quieren sexo y que pagarán por él.
Televizyon yok, erkekler yok, şarkı söyler, yüzer, spor yapardık.
Sin TV, sin chicos, solo cantando y nadando y haciendo deportes.
Erkekler de var tabii.
de paso.
Deneyimlerime göre... küçük bir erkekler tartışmasında biraz kan olur ve eril bir akıl tüm gücüyle yapar.
En mi experiencia, una pequeña pelea de virilidad mueve la sangre... y hace de una mente y un cuerpo viril.
Güçle ilgili bir şey. Ve bence erkekler tam birer odun.
Es un símbolo de poder, creo... y además que los hombres son unos cerdos.
Erkekler, bulabildiğiniz herhangi bir yemeğe.
Los hombres, toda la carne que haya.
Bütün diğer erkekler gibisin.
Eres como cualquier otro hombre.
Bu ülke kahramanca çabaları kuruldu Bilinmeyen yurtseverlerin, Büyük bütünlük cesur kadın ve erkekler Doğru olanı yapmak seçti
Este país fue fundado sobre los esfuerzos heroicos de patriotas desconocidos, hombres y mujeres de gran integridad valientes que optaron por hacer lo correcto, no importa lo que cueste.
Herkesin hakkında her şeyi biliyordu, Ve o senin gibi erkekler beni konuşmak için kullanılır.
Él sabía todo de todos, y solía hablar conmigo acerca de hombres como tú.
Belki John gibi erkekler için nokta bir kör var Karanlık, çirkin tarafı adamlar... Babanı seviyorum.
Tal vez usted tiene un punto ciego para los hombres como John, hombres con un lado oscuro, feo... al igual que su padre.
- [Erkekler indistinctly bağırmak]
- [Los hombres gritan indistintamente]
O hiç o öldürülen erkekler hakkında size?
Él le dijo alguna vez sobre los hombres que asesinaron?
Yalnızca erkekler gidebiliyor.
Solo pueden ir los hombres.
Sonra erkekler tuvaletinde Chargers taraftarlarından birine kokain sattı biz de o parayla Applebee's'e gitmiştik.
Y cuando le vendió meta a un hincha de los Chargers en el baño y usamos el dinero para ir a Applebee.
Erkekler bu şekilde güle güle demezler.
Así no nos despedimos los hombres.
Galiba bu durumda "Erkekler işte!" diyip iç çekeceğiz.
Creo que la respuesta correcta es decir "¡ Hombres!" y suspirar.
Dünyadaki en güçlü kadınlar ver erkekler arasındalar.
Están entre los hombres y las mujeres más poderosos del planeta.
-... onda da tek konuştuğumuz erkekler!
- Y todos hablamos de los hombres es!
Erkekler zihnimizi bulandırmış!
Los hombres han arruinado nuestras malditas mentes!
Erkekler acımasız ve de beynimi acıtıyorlar.
Los hombres son malos y hacen daño a mi cerebro.
Genelde erkekler bunu yapmaz, biliyorsun değil mi?
Por favor, no lo retires. Uh... sabes que los chicos no hacen eso, ¿ verdad?
Bazı erkekler bunu kabul etmeyebilir.
Algunos hombre no se sentirían cómodos con eso.
Sahneden en uzaktaki, en uzak erkekler tuvaletinde.
En el baño de hombres más alejado, el más alejado del escenarios.
Sahneden en uzaktaki ilk erkekler tuvaletinde.
El primer baño de hombres más alejado del escenario.
Ve siz de isterseniz sizlerle yeniden arkadaş olmak isterim. Çünkü erkekler sana bakarak şişko bir salak olduğunu söylerler. En azından bunu arkandan konuşmadan yüzüne bakarak söylüyorlar.
y si no les molesta me gustaria que seamos amigos otra vez puede que los hombres te hagan sufrir y te llamen un gordo idiota, pero al menos lo hicieron en tu cara.
Erkekler en iyisidir.
chicos son lo mejor.
Seri katil yine erkekler tarafından domine edilmiş bir kategori.
Asesino múltiple es otra categoría dominada por los hombres.
Senin için hayatını verecek erkekler ve kadınları.
Hombres y mujeres que darían su vida por ti.
Sevdiğim bütün erkekler ölüyor.
Todos los hombres que he amado... Han muerto.
Bu bıçaklar erkekler içindir, çocuklar için değil.
Llevar espadas es de hombres, no de niños.
Gidip erkekler tuvaletinde makyajımı tazeleyebilirim sanırım. Han mesaj attı.
supongo que tengo tiempo de ir a revisar mi maquillaje en el baño de hombres.
Pekâlâ. Erkekler resmi olarak görevlendirildi.
Vale, ya se han ocupado de los chicos oficialmente.
Dünyaya gelmiş bütün erkekler kendi arzu ve tercihlerini önde tutarlar.
Y mientras no causen daño, los atiendo a todos.